İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Arnavutköy'deki Halk Buluşmaları sırasında konuşmasına başlarken AKP seçim aracının müzik çalarak geçmesi üzerine "Saygı göstermeyi bilmiyorlar ama öğrenecekler" ifadelerini kullandı. İmamoğlu sözlerine devam ederken AKP'nin seçim aracı ikinci kez geçti. Vatandaşların tepki göstermesi üzerine İmamoğlu, "Yapsınlar... Benim memleketimin insanı ahlaklı, adaletli, vicdanlı insanı sever. Bunlara oy vermeyecek. Allah akıl versin" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini hedef alan sözlerine yanıt veren İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Cumhurbaşkanı bana sordu. 'Sen kimin parasını kime dağıtıyorsun?' dedi. Milletin parasını millete dağıtıyoruz. Senin gibi bir avuç insana değil. Dağıtmaya da devam edeceğiz."
İBB Başkanı İmamoğlu, Arnavutköy Halk Buluşması'na katıldı. İmamoğlu, sözlerine başlarken AKP seçim aracının geçmesi üzerine "Saygı göstermeyi bilmiyorlar ama öğrenecekler" dedi.
İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Ben Arnavutköy insanına hangi partiye oy vermiş vermemiş diye bakmadım. Biz bu şehrin her insanına saygı duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Bu kardeşiniz, yaratılanı yaradandan ötürü seviyor. Bu ülke tarihi boyunca görmediği ayrımcılığı bu son zamanlarda çok yaşadı, yaşıyor. Biz diyoruz ki yerelleşelim, yereldeki insanların sorunlarını anlayalım.
Başından beri bu şehrin çocuklarını, gençlerini, kadınlarını ve yaşayanlarını dert ettiğimiz için Arnavutköy'ün hiç görmediği hizmetleri buraya taşıdık."
AKP'nin seçim aracı ikinci kez İmamoğlu'nun sözlerini böldü
İmamoğlu'nun konuşması sırasında araça ikinci kez müzik çalarak geçti. Vatandaşların tepkisi üzerine İmamoğlu, "Yapsınlar... Benim memleketimin insanı ahlaklı, adaletli, vicdanlı insanı sever. Bunlara oy vermeyecek. Allah akıl versin" dedi.
Erdoğan'a yanıt: Milletin parasını millete dağıtıyoruz; senin gibi bir avuç insana değil
İmamoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı bana sordu. 'Sen kimin parasını kime dağıtıyorsun?' dedi. Milletin parasını millete dağıtıyoruz. Senin gibi bir avuç insana değil. Dağıtmaya da devam edeceğiz. Tek emekli maaşıyla, asgari ücretle geçinen hanelere bir kişiye ait olmak üzere 10 bin lira ulaşım desteği vereceğiz. Onlar gelince yardımları kesecekler dediler. Altı katına çıkardık. Ne demiştim 2019'da? Gençliğimiz var, heyecanımız yüksek... Bu genç şehrin umutlarını arttırmaya devam edeceğiz. Gençlerin yanında olacağız.
"Topbaş imza atmadı diye mecburen görevi bıraktıran siz değil misiniz?"
İmamoğlu demişti dersiniz. Şu anda bu acemi adayın fotoğrafından çok başkasının fotoğrafı var. Onun kim olduğunu biliyorsunuz. Bakın sabredemeyecek. Bir -iki hafta sonra semt semt gezip miting yapmaya başlayacak. Her gün beni diline dolayacak. Her gece beni rüyasında görüyor. Bugün demiş ki 'Benden sonra rahmetli Kadir Topbaş İstanbul'a güzel bir çehre kazandırmış' Sonra ben gelmişim, kazandıramamışım. Topbaş, İstanbul’u ayağa kaldırdıysa niçin istifa ettirdiniz? Niçin damadından vurdunuz? Topbaş, işte bu kahırdan rahmetli oldu. Kurtla yiyip çobanla ağlıyorsunuz. İnsanda ar olur. Topbaş, 5 imar dosyasına imza atmadı diye 'metal yorgunu' diyerek görevden almadınız mı? Allah'tan korkun. Bunu yapacaksın, rahmetli diye anacaksın.
"Beni tehdit etmeye kalkma"
Kendisini siyaset dünyasına kazandıran Necmettin Erbakan için ne demişti 'Yaş yetmiş iş bitmiş...' Bugün kendisi 70 yaşına girdi. Ben kendisine böyle bir şey demeyeceğim ama beni tehdit etmeye kalkma. Bu gün yine itiraf etmiş beni engellediğini. Murat Kurum gelirse işler aksamaz diyerek beni engellediğini itiraf etmiş. Bu milleti tehdit etmeyin. 'Oy yoksa hizmet de yok' diye tehdit ederseniz bu millet de size gereken cevabı verir... 1 Nisan'dan sonra eliniz ayağınıza dolanacak. Emekli maaşını arttırmak, zam yapmamak ve ekonomiyi düzeltmek için uğraşacaksınız. İşinizin gücünüzün Ekrem İmamoğlu olmadığını bu millet size hatırlatacak.
Murat Kurum'a "Ayasofya" yanıtı
Çıkmış bir meczup dün akşam televizyonun birinde, ‘Efendim İmamoğlu bir tek Ayasofya Camii'ne temizlik ve güvenlik hizmeti vermiyor’ diyor. Çünkü neymiş efendim? Ben, cami olmasından ötürü acı çekiyormuşum. Yahu benim aklımı benim vicdanımı, benim kalbimi bile okuyor! Cahilliğinden değil, kötü bir insan olduğu için, meczup olduğu için Ayasofya yalanını ortaya atıyor. Bugüne kadar hiç demedim. Ayasofya Camii, sadece ibadethane değilken bile, orası müzeyken bile, caminin bir bölümünde orada imam ezan okur, bir bölümünde de namaz kılınırdı. Ben şimdi oraya kaç defa gittiğimi mi anlatayım millete? Ya bunlar kötü insanlar. Bunlar nasıl biliyor musunuz? Ben mesela, Allah rahmet eylesin, rahmetli dedemden, babamdan… Hepsi de hacıdır yani. Nerede namaz kılınır, nerede abdest alınır; kimse görmez. Namazını kılar, abdestini alır, duasını eder. Biz öyle öğrendik. Çünkü inancımız, Yaradan’la kul arasındadır. Bunlarda ise, gösteriş işi oldu. Milletin canını yakmak için, milleti birbirine düşürmek ve ayırmak için, bütün kötü duygularını kullanıyorlar."
