Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, kendisine yöneltilen 'Büyük Orta Doğu Projesi'nde sıra Türkiye’ye gelir mi' sorusuna, “Gelebilir. Çünkü gelmez dersen tarihi unuttun demektir” diye cevapladı.
Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği'nin 4. Olağan Toplantısı’na katıldı. Burada gazetecilerin sorularına cevap veren Başbuğ, ‘Büyük Orta Doğu Projesi’nde sıra Türkiye'ye gelir mi’ sorusuna, “Gelir kardeşim, aklını kullan, engelle ona göre dikkatli ol. Gelebilir. Çünkü gelmez dersen tarihi unuttun demektir. Onun için güçlü olmamız lazım. Esasen önemli olan milletin bütün olması ve milli konularda milletin arkasında olmasıdır. İç kaleyi sağlamlaştırmamız lazım, yarın sıra gelebilir” diye cevapladı.
"ABD için potansiyel tehdit Çin"
ABD'nin büyük bir dünya devleti olduğunun altını çizen İlker Başbuğ, “ABD'nin dünyanın her denizinde donanması var. Denizlere hakim. Dünya devleti olabilmeniz için hatta dünya devleti değil bir bölgede güçlü olmak ve dediğinizi yaptırmanız için deniz kuvvetlerinizin olması gerekir. Bu olmadan ne bölge, ne de dünya devleti olabilirsiniz. ABD’nin dünyanın en güçlü silahlı kuvvetleri olduğu gerçeği var. Büyük bir ekonomik güç, bunun yanında en büyük teknolojik gücü, teknoloji, ekonomi, silahı olduğu zaman ortaya büyük bir dünya devleti çıkıyor. Rusya bunun yanında bir güç ama ABD ile eşit noktada değildir. Uyuyan değil büyüyen potansiyel bir devlet var o da Çin. ABD için potansiyel tehdit Çin'dir” ifadelerine yer verdi.
‘Orta Doğu ABD politikasında birinci öncelikli mi ya da Çin Denizi'ne neden öncelik veriyor’ şeklinde soru soran Başbuğ, “Dünyaya hakim olan bir devlet. Bu dünyada çeşitli stratejik bölgeler var. Bunlardan bir tanesi Orta Doğu, buradan Çin Denizi’ne gidiyorsunuz. Dünyayı stratejik bölgelere ayırın, dünya devleti, o bölgede güçlü bir devlet olmasını istemez. O devlet ben bölgeye hakimim, bölgeyi etkileyebilecek güce erişecek bir büyük devlet istemez. Bakıyorsunuz bir devlet sivriliyor, askeri ve ekonomik olarak. Dünya devleti olarak bölgede güç dengesi kurmalısınız, en kolay yolu bu. ABD'nin Orta Doğu'da diyor ki bir bölgesel dengelerin ABD’ye karşı değişmesi, ABD'de güvenlik sorunu oluşturur” diye konuştu.
ABD'nin Orta Doğu'yu ABD'ye karşı olan bir gücün kontrolüne bırakamayacağını savunan Başbuğ, ABD'nin Orta Doğu'da attığı her adımın İran'la olan bağlantısına bakmanın önemli olduğunu vurguladı.
Çekya’da serbest bırakılan Salih Müslim’e de değinen Başbuğ, “PYD, partinin ismi, YPG silahlı unsuru. Partinin silahlı unsuru olur mu? İzahı mümkün olmayan bir durum. 2002 yılında PKK isim değiştirecek, kendini kamufle ediyor. 8. Kongresi'nde Suriye'de, İran'da, Türkiye'de PKK zaten var, siyasi oluşumu olacak diyor. PYD, YPG, KCK-PKK hepsi aynı. Başına kimi veriyorlar, 2003'de yapılanmada Salih Müslim yürütme organı içinde yer alan isim. Sen git kardeşim Suriye'deki partiyi oluştur diyorlar. PKK'nın Suriye'deki kolu bu kadar basit. Salih Müslim, PKK'nın adamı. 2012'de Afrin'i bırakacak Esad, 2013'e gelince, Abdullah Öcalan diyor ki, ‘Orada yapılanma oluyor, Suriye'nin kuzeyinde bölgeler kurun’ diyor. Fırat'ın doğusunda, Rojava, El Cezire gibi özerk bölgeler kurulacak” dedi.