"Türkiye ile Rusya arasında imzalanan anlaşma, sivillerin hayatlarının kurtarılacağı ve İdlib’den yeni bir mülteci dalgasının akın etmesinin önleneceği bir ateşkese olanak verdi. Bu ateşkesin uygulanması çok büyük önem teşkil ediyor. Daha önceki bütün anlaşmaları ihlal etmiş olan rejimin bunu da ihlal etmesine izin vermeyeceğiz.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye’nin, rejimi İdlib’den çıkarmadaki kararlılığını iletti. Zira rejimin İdlib’den çıkarılması, daha fazla insani acılar yaşanmasını önleyecek. Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin, ateşkes ilan edilmesi ve siyasi bir çözüm için atılacak en iyi adımın ne olduğuna karar vermek adına iletişimin sürdürülmesi konularında da hemfikir oldu.
Türkiye, Suriye’de istikrar sağlamak için hem Rusya hem de ABD ile birlikte hareket etmeye devam ediyor. Asıl önceliğimiz, başka insanların da yerlerinden edilmesini önlemek ve İdlib’den yeni bir mülteci dalgasının patlak vermesinin önüne geçerek rejimin, sivilleri bölgeden çıkarma girişimlerine son vermektir.
Türkiye, Suriye’deki masum sivilleri ve ulusal güvenliğimizi korumak için bütün askeri araçları kullanacağını göstermiştir. Askerlerimize yönelik herhangi bir saldırıya da rejimin ihlallerine de asla izin vermeyeceğiz. Rejim, insanları öldürerek, sebep olduğu bu felaketten kendine bir çıkış yolu yaratamaz.
Uluslararası toplum, dikkatlerini, bölgemizdeki bu krize vermeli ve ortaya çıkan yükü paylaşmalıdır. Ateşkes, sorunların bittiği anlamına gelmemektedir. Tam tersine, sağlam ve sürdürülebilir uluslararası bir insani müdahaleye ihtiyaç vardır.
Üç milyondan fazla insan İdlib’de sıkışmış durumda. Avrupa, bölgedeki insani krize kapsamlı ve etkili bir çözüm bulma gerekliliği karşısında harekete geçmelidir.
AB, sözlerini tutmadığı için, Türkiye de geçtiğimiz günlerde değiştirmiş olduğu mülteci politikasını uygulamaya devam edecektir. AB, Türkiye’ye karşı önlem almaktansa insani krize son vermek adına Türkiye ile iş birliği yapmak için gerekli adımları atmalıdır.
Bu ateşkesin sürdürülmesini sağlamak için elimizden geleni yapacağız. Bununla birlikte, rejimin daha fazla çatışmaya ve istikrarsızlığa neden olacak herhangi bir eylemine de müsaade etmeyeceğiz. Bütün tarafların sözlerini tutmasını ve en kısa sürede siyasi bir çözüm bulunması için çalışmasını bekliyoruz."