Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, Menzil Tarikatı 'şeyhi' Abdülbaki Erol’un torununun 'şatafatlı' tahta çekilen fotoğrafı hakkında, "İlahiyatçılar ciltler dolusu kitaplar yazsa, şu fotoğrafın uyandırdığı tarikat karşıtı etkinin yanına bile yaklaşamaz" dedi.
Hürriyet'te Ahmet Hakan'ın "Dünya öküzün üstünde" başlığıyla (3 Eylül 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
“Dünya yuvarlak değildir, düzdür... Masonlar hepimizi kandırdı” falan diye bir makale kaleme almış.
*
Kopernik’i, Galileo Galilei’yi mezarında ters döndüren AK Partili bu gencimizinulaşmış olduğu bu kafaya...
Herhangi bir CHP’li gencin, Niko’nun meyhanesinde her gece votka, rakı ya da şarap içerek ulaşması mümkün değildir.
*
“Dünya yuvarlak değildir, düzdür” tezi, yine makul bir tez.
Düşünsenize:
Bu topraklarda bir zamanlar “Dünya öküzün üstündedir” diye bir tez bile yükselmiş.
Bu kafaya bonzai çekerek ulaşılabilir mi acaba?
Bilemiyorum Altan.
*
Fakat bildiğim bir şey var.
“Dünya öküzün üstündedir” tezine iki şairimiz de kayıtsız kalmamış.
*
Can Yücel mesela...
Şunu yazmış:
“Dünya öküzün boynuzları üstünde dururmuş / Her kıpırdayışında öküz, deprem olurmuş / Oysa dünya, halkların omzu üstünde durur / Kıpırdasın da gör”.
*
Necip Fazıl mesela...
O da şunu yazmış:
“Yüz daha versen yüz uman yüzler bilirim / Yokuşlara kardeş olan düzler bilirim / Dünya öküzün üstünde derler ama / Dünyanın üstünde nice öküzler bilirim”.
Kör Niko'nun meyhane şarkılarına bayıldım
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Kör Niko’nun meyhanesi” demesinin ardından herkes “Kör Niko” arayışına başladı.
Ve arayış başarıyla sonuçlandı.
*
Meğer “Kör Niko’nun Meyhanesi / Meyhane Şarkıları” diye bir albüm varmış piyasada.
*
Şöyle bir baktım, “meyhane şarkıları”dedikleri hangi şarkılarmış diye...
Ohoooo!
Hepsi birbirinden nadide, hepsi birbirinden muazzam şarkılar.
*
O pek sevdiğim “Senden bilirim yok bana bir faide ey gül” şarkısı da var, “Leyla birözge candır” şarkısı da... “Ada sahilleri” de var, “Dönülmez akşamın ufkundayız” da var.
*
Galiba Devlet Bey’le müzik zevkimiz azıcık örtüşüyor.
Murat başoğlu Hande Başoğlu
Herkes “Çoktan yurtdışında almıştır soluğu, artık buralarda duramaz” falan derken...
Anlaşıldı ki...
Bodrum’daymış Murat Başoğlu.
Üstelik eşi Hande Hanım da yanı başındaymış.
*
Ortada basit bir aldatma girişimi olsa...
“Yaralarını sarıyorlardır, bize ne” falan diyeceğim. Ama ortada buz gibi bir ensest vakası var.
“Ya zaten Türkiye’nin yüzde 40’ı ensest içinde” falan diye üfürme rakamlarla bile meşrulaştırılamayacak bir vaka bu.
*
İşte tam da bu nedenle...
Bu ailenin hiçbir şey olmamış gibi hayata kaldığı yerden devam edebilmesi karşısında...
Hiç değilse “şaşkınlığa düşme”hakkımı kullanmak istiyorum.
*
Ya neyse işte... Hepsini saydırmayın bana. Hemen edinip dinlemeye başlayın.
Swarovski'ye öykünen tasarımıyla Bülent Ersoy’un pek bir gıpta edeceği bu taht misali koltukta oturan şahıs...
Menzil Tarikatı’nın Şeyhinin torunu imiş...
*
Günümüzün yozlaşmış tarikatlarına, şeyhlerine savaş açan ilahiyatçılar, ciltler dolusu kitaplar yazsalar, şu fotoğrafın uyandırdığı tarikat karşıtı etkinin yanına bile yaklaşamazlar.
