Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, darbe girişiminin ardından yeniden başlayan "idam cezası" tartışmalarıyla ilgili olarak "Başbakan; ‘Herkes varsa biz de varız’ demiş. Herkes varsa ne demek? CHP varsa demek. Zaten Başbakan ‘CHP bu konuda samimi değil’ demiş. Bence samimi. İdama karşı. İdama evet dedikleri tek bir cümle dahi duymadım" dedi. Tezkan, "Evet çıksa da hayır çıksa da idam iktidar partisi tarafından Meclis’e getirilmeyecek" görüşünü dile getirdi.
Mehmet Tezkan'ın "İdamın vebali ağır olur" başlığıyla yayımlanan (28 Mart 2017) yazısı şöyle:
Gündemin ana konusu; anayasa değişikliği..
Bir de yan konusu var; idam cezası..
15 Temmuz darbe girişimiyle birlikte gündemimize girdi.. Bir süre sıcaklığını korudu.. Tam unutuluyordu ki; Devlet Bey hatırlattı..
İktidar partisini zamana oynamakla suçladı, idamı getirin diye çağrı yaptı..
***
Başbakan cevap vermedi.. İktidar partisi bu yönde adım atmadı..
Anlaşıldı ki; iktidar partisi de pek niyetli değil.. Politik olarak gündemde tutuyor ama idamı geri getirmenin vebalinin ağır olacağını biliyor..
Zaten iktidar partisi isteseydi referandum paketine koyardı.. 16 Nisan’da oylanırdı..
18 madde değil 19 madde olurdu..
***
İdam meselesi Başbakan’ın dün gazetecilerle yaptığı toplantıda da gündeme gelmiş..
Başbakan; ‘Herkes varsa biz de varız’ demiş..
Herkes varsa ne demek?
CHP varsa demek..
Zaten Başbakan ‘CHP bu konuda samimi değil’ demiş..
Bence samimi..
İdama karşı..
İdama evet dedikleri tek bir cümle dahi duymadım..
Başbakan’ın sözlerinden çıkan sonuç şu.. CHP de varsa dediğine göre; evet çıksa da hayır çıksa da idam iktidar partisi tarafından Meclis’e getirilmeyecek..
Dedim ya, iktidar partisi vebalinin ağır olacağını biliyor..
CHP de varsa demesi bundan..
Çünkü..
İdamı geri getirmek demek..
Avrupa Konseyi’nden atılmak demek..
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden ayrılmak demek..
AİHM’nin yolu kapanır demek..
Avrupa Birliği’ni unut demek..
Türkiye’nin Avrupa’ya vedası demek..
Türkiye’nin Ortadoğululaşması demek..
Bunun sadece siyasi değil ekonomik sonuçları da olur.. Türkiye başka kulvara savrulur..
***
Şunu da herkes biliyor..
İdam geri gelse ne Apo asılır, ne 15 Temmuz darbe girişimcileri, ne askerlerimizi, polislerimizi şehit eden teröristler..
Çünkü geçmişi kapsamaz..
***
Bir de şu var.. En son idam cezası 25 Ekim 1984 tarihinde infaz edilmiş..
Bu topraklarda 33 yıldır idam yok..
Kimseyi asmamışız!.
Vallahi billahi anlamadım!.
Niye diyeceksiniz..
İktidar partisinin evet oyu isterken ortaya koyduğu gerekçeleri..
Söylediklerini..
Vallahi billahi anlamadım..
***
Mesela diyorlar ki; tek başına iktidar dönemi için evet oyu verin..
Kim diyor?
Tek başına iktidarda olan partinin en yetkili isimleri..
Mesela diyorlar ki; 16 Nisan 15 Temmuz’un rövanşıdır. 15 Temmuz’a atılacak en ağır tokattır..
Darbecilere en ağır tokat o gece atılmadı mı?
Hem de en okkalısından..
15 Temmuz başarılı olmadı ki rövanşı olsun..
15 Temmuzcular 16 Temmuz sabahını göremedi ki rövanşı olsun..
Halk demokrasiye sahip çıktı..
Maç o gece bitti..
MHP’nin yokları
Yeniçağ gazetesinde Arslan Tekin MHP’yi eleştiren yazılar kaleme alıyor..
‘Evet’e desteğin MHP’yi bitireceğini iddia ediyor..
Devlet Bey’e arz olunur başlıklı iki yazı kaleme aldı.. Sert denebilecek eleştiriler yaptı..
***
Cevap, Devlet Bey’in başdanışmanı Fethi Yıldız’dan gelmiş..
MHP’den gelen açıklama satır başlarıyla şöyle..
Cumhuriyetimizin temel ilkeleriyle çatışma yoktur.
İlk dört maddeyi değiştirmeye yönelik girişimler yoktur. Anayasaya uymayan yöneticilerin sorumsuz kalması yoktur.
Yönetenlerin işledikleri suçlardan cezasız kalması yoktur.
Millî devleti parçalayan özerklik /federasyon yoktur.
Türkçeden başka bir dile resmiyet kazandırılması yoktur.
Türk’ün anayasasından Türk’ün adını çıkarma girişimi yoktur.
Türk milletinin içinde ayrı bir millet inşa etme girişimi yoktur.
Terör örgütü ile pazarlık, teröriste af, teröre taviz yoktur.
Bebek katiline özgürlük yoktur.
Paralel devlet yapılanmasını yoktur.
***
Anlaşılan o ki; MHP’nin yokları saymaktan başka sözü yok.. (Referandum broşürlerindeki gibi..)
Bir de olanları saysalar.. Varları söyleseler..