İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), yoğun geçen 10 yılını geride bıraktı. Davalarda Türkiye ve Rusya başı çekiyor. Türkiye dava sayısında 'Avrupa birincisi' konumunda
Türkiye'ye karşı açılan davalar nedeniyle Türk kamuyunda da adı sık sık duyulan Mahkeme, 47 Avrupa Konseyi ülkesinin 800 vatandaşının son başvuru noktası konumunda.
‘Avrupa'nın vicdanı' olarak da adlandırılan Mahkeme'nin geçmişi aslında 58 yıl öncesine
dayanıyor. 1950 yılında İnsan Hakları Avrupa Konvansiyonu yürürlüğe girmiş, uygulanmasını denetlemek üzere kurulan İnsan Hakları Avrupa Komisyonu 1954-1998 yılları arasında görev yapmıştı. Yapılan reform çerçevesinde Komisyon yerini 1 Kasım 1998 tarihinde İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi'ne bıraktı.
Reformla, Avrupa Konseyi üyesi 47 ülkenin toplam 800 milyon vatandaşına doğrudan Mahkeme'ye başvuru imkanı sağlandı. Önkoşul, iç hukuktaki tüm imkanların tüketilmiş olmasıydı.
Davaların 3’te 1’i Türkiye ve Rusya’dan
Mahkeme, geçtiğimiz 10 yılda 9 binin üzerinde davada karar açıkladı. Daha önceki 40 yılda toplam karar sayısının 830 olduğu düşünüldüğünde başvuru sayıları çığ gibi arttı.
Bu yıl eylül ayı sonuna kadar 37 bin 550 davaya bakıldı. Bu, bir önceki yıla göre yüzde 23'lük artış anlamına geliyor. 20 bin 761 başvuru ise geri çevrildi. Temel hak ihlalleri ile ilgili açılan davalar, Mahkeme'nin dosyalarının ezici çoğunluğunu oluşturuyor.
Davaların 3’te 1’i Türkiye ve Rusya'ya karşı başvurulardan oluşuyor. Adil yargılama ve işkence ile ilgili davalar çoğunlukta.
Türkiye Avrupa ‘birincisi’
Türkiye, Avrupa sıralamasında da başı çekiyor. 1998-2008 yılları arasında temel hak ihlalleri nedeniyle verilen kararların yarısından çoğu 4 üye ülkeye yönelik: Türkiye bin 826 kararla ilk sırada yer alırken, İtalya bin 780 karar ile ikinci, Fransa 609 karar ile üçüncü ve Polonya 589 kararla dördüncü sırada.
Davaların çoğu Kürt sorunuyla ilgili
Türkiye ile ilgili davaların büyük çoğunluğu Kürt sorunu ile bağlantılıyken, diğer ülkelerde ulusal mahkeme süreçlerinin aşırı uzaması ya da adil olmaması dava nedeni. Almanya'ya karşı ise son on yılda 93 karar açıklandı, davaların çoğunda adil yargılanma hakkı ihlali öne çıktı.
Mahkemenin yükü artıyor
İHAM Başkanı Jean-Paul Costa, Rusya ile Gürcistan arasında Ağustos ayında yaşanan savaşın sonucunda yeni bir dava dalgasıyla karşılaşmaktan korktuklarını belirtiyor. Costa ayrıca son on yılda görev alanlarına yeni sosyal sorunların da eklendiğine dikkat çekiyor ve ötanazi ile eşcinsellerin evlat edinme hakları gibi sosyal haklarla ilgili giderek artan davaları örnek gösteriyor.
Mahkeme'nin iş yükü ve başvuru akını nedeniyle çalışamayacak hale gelmesi üzerine Avrupa Konseyi 2004 yılında reform kararı almış, görevli 45 yargıcın daha etkili çalışabilmesi için önlemler getirilmişti. Ancak Rusya'nın bu protokolü imzalamaması nedeniyle reformlar yürürlüğe giremiyor. (Deutsche Welle)