İçişleri Bakanı Efkan Âlâ'ya, bir gazeteci, "Paralel yapılanmadaki kişileri yargıda görecek miyiz?" diye sordu. Âlâ, soruya “devletin kurallarına rağmen, devletin kurumları içerisinde o kuralları kötüye kullananlar da elbette bunun hesabını verecekler” şeklinde cevap verdi.
İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, Erzurum Polisevi'nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Âlâ'ya burada bir gazeteci, "17 Aralık'tan sonra gördük ki hem başbakanın söylemleri hem yetkili bakanlar Türkiye'de bir paralel devlet yapılanması var. Başında bulunduğunuz emniyet teşkilatındaki bu paralel yapılanmadaki kişileri yargıda görecek miyiz? Bu konuda herhangi bir çalışma var mı? Bu topluma açıklanacak mı?" sorusunu yöneltti.
"Paralel devlet var mı? Yaşıyoruz, hep birlikte. AK Parti hükümetleri döneminde ben her kademede bürokratlık yaptım. Şunu biliyorum var olan bir şeyin üstünü örtmek gibi bir geleneğimiz yok. Bu eskiden kapalı sistemlerde, yarı demokratik anlayışa sahip partilerde vardı. Biz de bir şey varsa vardır, yoksa yoktur. Var. Görüyoruz" diyen Âlâ şöyle devam etti:
“Peki yargılanacak mı? Bir suç işlememiş, bir yanlış yapmamış hiç kimse siyasal ya da dini ya da başka türlü tercihlerinden dolayı hiçbir sorguya tabi tutulmaz. Bu bizim getirdiğimiz özgürlük ortamıdır. Ben hayatım boyunca bunu daha önceki görev yaptığım yerlerde sizler de en kritik yerlerde zannediyorum izlemişsinizdir. Hayatımı insanın temel hak ve özgürlüklerine adamış bir insanım. Benim için bundan daha değerli bir mücadele aracı çok az olur. Var ama daha az olur."
‘Bütün partiler dinlenmişse’
Özgürlüğü çok önemsediğini vurgulayan Âlâ, şunları kaydetti:
"Bu insanların tercihidir ama devletin kurallarına rağmen, devletin kurumları içerisinde o kuralları kötüye kullananlar da elbette bunun hesabını verecekler. Somut olarak söyleyeyim, bir ilde bütün partiler dinlenmişse AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, BDP ve MHP tamamı dinlenmişse şimdi size soruyorum. Siz de kamu adına iş yapıyorsunuz. Çok önemli bir iletişim devrimi oldu. Basının ehemmiyetini vurgulamaya, altını çizmeye bile gerek yok. Siz bana sormayacak mısınız, o zaman. Peki bunlar dinlendi, nasıl dinleniyor? Terör maddesinden bu partiler nasıl dinleniyor? Oradaki kamu görevlileri de dinleniyor.
"Bu devlet çok ciddi geleneklere sahip"
Bir tanesini örnek veriyorum. Biz istemesek de bu devlet çok ciddi geleneklere sahip bir devlettir. Kişilerden bağımsız yanlış yapanın hesabı mutlaka sorulur, sorulmuştur. Görüyorsunuz. Daha kaç yıl önce yapılmış işlerin bile hesapları soruluyor. Başka çaresi yok. Biz doğru dürüst çalışan, kanunlara, kurallara uyan, kanunların kedine verdiği yetkiyi kötüye kullanmayan ama çeşitli tercihleri olan insanlara eyvallah. Zaten buna söylenecek laf yok. Biz bunu garanti etmek için kamu hizmeti yapıyoruz, buradayız ama tersi olmuşsa da onun hesabını sormak, onun teftişini yapmak, onun soruşturmasını açmak da bizim görevimiz."
'80 lazımsa onu da göndeririz'
Bakan Âlâ, bir başka gazetecinin "40 müfettişin dinlemelerle ilgili birtakım çalışmalar yaptığı söyleniyor. Bu doğru mu?" yönündeki sorusuna, "Arkadaşlar saymıyorum ama 80 lazımsa onu da göndeririz. Yani biz iş bakımından nerede yanlış yapılmışsa orayı, burayı beklemeyiz. Biz vatandaşın hak ve hürriyetlerini korumak için buradayız kardeşim. Kimse vatandaşın hakkını, hukukunu hiçbir amaç için çiğneyemez. Biz insanlara, suç işleyenleri takip edin diye yetki veriyoruz, o kendi takip ettiğine suç isnat ediyor. Buna evet diyemeyiz" karşılığını verdi.