Spor

'İçimizdeki Hollandalı Hamit Altıntop'

Galatasaray'ın Arsenal mağlubiyetinin ardından yaptığı yorumla dikkat çeken Hamit Altıntop, adeta 'içimizdeki Hollandalı' oldu

11 Aralık 2014 09:35

Politik davranmayan, doğru bildiğini çekinmeden söyleyen Hollandalı futbolcu tiplemesinin ülkemizdeki örneği Hamit Altıntop, Arsenal maçı sonrası konuşmasıyla, takımı ve Türkiye futbolu için bir kez daha yol gösterici oldu.

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nde kâbus gibi bir sezonu geride bıraktı. Altı maçın dördünde rakiplerinden dörder gol yerken, 90 dakikaların sonunda kimsenin konuşmaya ne mecali, ne cesareti vardı. Ancak sadece bir kişi her sıkıntılı sonuçtan sonra olduğu gibi kameralar karşısına geçmekten ve sorunları açık açık ortaya koymaktan kaçınmadı.

Hamit, Devler Ligi’nin yanı sıra, milli ve lig maçlarından sonra da yaptığı açıklamalarla, “Önümüzdeki maça bakacağız” klişesini defalarca kırıp, dobra dobra konuştu. Hamit bu özelliğiyle kendi hocaları hakkında bile eleştiri yapmaktan kaçınmayan Hollandalı futbolculara benziyor. Bu anlamda o adeta “İçimizdeki Hollandalı...”

 

Laf olsun diye konuşmuyor

 

Şampiyonlar Ligi’ndeki 4-0 ve 4-1’lik Borussia Dortmund, 4-1’lik iki Arsenal ve 2-0’lık Anderlecht yenilgilerinden sonra kameraların karşısında hep Hamit Altıntop vardı.  Üstelik, ‘konuşmuş olmak için konuşmak’tan ziyade, maçlara dair detaylı ve çarpıcı değerlendirmeler yaparak dikkat çekti. Politik davranmak yerine oldukça içten konuşan Hamit, yeri geldiğinde oyun sistemini de, takım arkadaşlarının performansını da ve kendisini de eleştiri noktasına koymaktan kaçınmadı. Sarı kırmızılı futbolcunun bu tarzı genel olarak takdirle karşılanırken, bazı kesimler ise tepki göstermekten geri durmadı.

 

‘İçimizdeki Hollandalı’ nedir?

 

Hollanda futbol kültüründe futbolcuların teknik direktörleri ve takımlarını eleştirmesi çok normal karşılanan bir olay... Futbolcu, beğenmiyorsa, oyun sistemini de veya yapılan oyuncu değişikliklerini de eleştirebiliyor. Aynı şekilde hocalar da öğrencileri hakkında açık konuşmaktan çekinmiyor. Bu da Portakalların futbol ikliminin ‘liberal’ olmasına yoğruluyor. Van Hooijdonk Fenerbahçe’de oynarken bunun örneklerini verdi. Guus Hiddink de Milli Takım çalıştırırken ülkesinde yayımlanan De Telegraaf gazetesinde Türkiye’yi eleştiren yazılar kaleme almıştı.

 

Sorun Pandev ve Dzemaili değil, ülke futbolu

 

Hürriyet’ten Ali Naci Küçük’e konuşan G.Saraylı yıldız, “İki yeni transfer yapıldı, doğru transferler miydi, tartışılır” sözleriyle iki takım arkadaşını hedef gösterdiği yorumlarına üzüldüğünü belirtti, “Ben Türk futbolundaki sorunlardan söz ediyorum” dedi.  ARSENAL maçı sonrası yaptığı değerlendirmede, “Umut dolu iki yeni transfer yapıldı ama bunlar doğru transferler miydi, tartışılır” demesi büyük yankı uyandıran Hamit Altıntop, konuşmasının yanlış yorumlandığını belirtti.

Hamit, açıklamalarında G.Saray’a sezon başında katılan Pandev ve Dzemaili’yi hedef gösterdiğine dair medyada yer alan haberlere çok üzüldüğünü belirtti. Yıldız futbolcu, şöyle devam etti:

“Açıklamalarım yanlış yerlere çekilince gerçekten çok üzülüyorum. Bakıyorum Pandev ve Dzemaili’yi kast ettiğim yazılmış. O açıklamaları yaparken iki arkadaşım da aklımın ucundan dahi geçmedi. Ben kimseyi hedef göstermek ya da sorumlu tutmak istemedim. Bakın, ben Türk futbolunun sorunlarından bahsediyorum. Bu Galatasaray ile alakalı yada sınırlı değil. Ayrıca o kadar kolay ya da kısaca konuşulacak bir konu da değil bana göre. Ülke olarak değişmeliyiz, gelişmeliyiz. Ülke olarak kendimizi geliştirmeliyiz.”

 

Prandelli’nin sözleri...

 

Hamit, “Peki, sana göre Prandelli’nin ‘Hedefimiz Türkiye Ligi’ ifadesi takımı etkiledi mi?” sorusuna ise “Ben bu konulara girmek istemiyorum. Bunu uzun uzun konuşmak gerekli. Ülke futbolu olarak daha iyi noktada olmalıyız. Bu yüzden bu konu bence G.Saray ile sınırlı değil, tüm ülkemizin sorunu” karşılığını verdi.

 

Hamit ne söylemişti: Herkes kendini sorgulamalı

 

“Bu sezon maalesef çok istikrarlıydık. Başladığımız gibi bitirdik. Ondan önce 2 yıl iyi sonuçlar aldık. Bu sene duruş olarak, skor olarak geriye adım attık. Bunu da çok iyi analiz edip, daha iyisini yapmamız gerekir.

İki yeni transfer geldi, doğru transferler miydi, tartışılır. Ne kadar istekli olsak da bazı eksikler var, kabul etmemiz gerekir. Saha içinde topu hep yana atmak önemli değil, saha dışında da herkes sorumluluğu üstlenmeli. Biz de abileri olarak sorumluluğu biliyoruz. Bir gemide bir tarafa doğru herkes hareket ederse, kulüp başarılı olur. Galatasaray büyük bir camia ve herkes bilinçli hareket etmeli. A’dan Z’ye herkes kendini sorgulamalı.”

 

Hep gerçekleri söyledi

 

Anderlecht maçı sonrası- 27 Kasım 2014- Skor: 0-2

“Kötü bir Avrupa sezonu geçiriyoruz. Bir maçımız daha var. O maçı en iyi şekilde oynayıp, bu seneki Avrupa maceramızı maalesef kapatacağız. İyisini de kötüsünü de biz yaptık, sorumlusu biziz. Biraz özgüven sıkıntımız var. Yolumuza devam edeceğiz. Hedefimiz futbolun doğrularını yapmak. Bunu da yapabilirsek başarılı olacağımıza inanıyorum.”

Brezilya milli maçı sonrası-12 Kasım- Skor: 0-4

“Kabul etmemiz gereken Türk futbolu milli takıma da yansıyor. Zorlu, kötü bir süreçteyiz. Bunu görmek lazım. Gördükten sonra iyi analiz etmemiz gerekiyor. İşimize sevgiyle, saygıyla ciddiyetle dürüstlükle yaklaşmamız gerekiyor. Gerekiyorsa uyumadan kolları sıvayıp çalışmamız lazım. Hedefimiz olması gerekiyor. Birbirimizi kandırmayalım, yetersiz olduğunu biliyoruz.

B. Dortmund maçı sonrası- 5 Kasım 2014- Skor: 1-4

“Şartları, kendimizi sorguluyoruz. Tribünlerde olaylar çıktı. Belki haddimi aşacağım ama; bir yere misafirliğe gittiğimizde veya evimize misafir geldiğinde terbiyeli, saygılı ve hoşgörülü olduğumuzu sanıyorum. Böyle olaylar yakışmıyor. Futbolu, oyuncuları beğenmemek ayrı konu, böyle bir eylem yapmak ayrı konu. Herkesi vicdanları ile baş başa bırakıyorum.”

B. Dortmund maçı sonrası- 23 Ekim 2014- Skor: 0-4

“Basit hatalar yaptık. Taktik anlamda hocanın istediklerini uygulayamadık. Nasıl daha iyi oluruz diye tartışacağız. Üzüntü olacaktır ama yolumuza devam etmeliyiz. Adım adım haddimizi bilerek devam edeceğiz. Mücadele ederseniz, kendinizi harbiden yorarsanız, inanırsanız başarı elde edersiniz. Takım içinde birbirimize daha iyi destek olacağımıza inanıyorum.”

Macaristan maçı sonrası- 16 Ekim 2012- Skor 1-3

“Teknik direktör Abdullah Avcı soyunma odasında ne dedi” sorusuna yanıtı: ‘’İnanılmaz pozitif bir kişiliğe sahip, detaylara dikkat eden ve bizleri de maça öyle hazırlayan... Eleştiri değil ama ben kendi tecrübeme dayanarak... Bazen de o iyi niyetliliği, o pozitifliği, iyi kalpliliği sert uygulamak gerekiyor. Ben buna inanıyorum. Bazen bu ciddiyeti hissettirmek gerekiyor.’’

Almanya maçı sonrası- 11 Ekim 2011- Skor: 1-3

“Grupta değişik maçlar oldu. Bir dengeyi bulamadık. Bunun peşindeyiz. Gelecek zamanlarda Türk Milli Takımı’nın bir futbol tarzının olacağına inanıyorum. Bunun için biraz sabırlı olması lazım. Her yenilgi sonrası yeni bir başlangıç yapılırsa bu tarzı oluşturamayız. Eleştiri elbette olacaktır ancak birlik ve beraberlik çok önemli. Her konuda, her zaman denge şart.”

 

Gerektiğinde iğneyi kendine de batırdı

 

G.Saraylı İşadamleri Derneği’ndeki konuşması- 20 Kasım 2014

“Biz futbolcular olarak doğruları söylememiz lazım. Yensek de yenilsek de... Ben hiçbir zaman taraftara oynayan bir futbolcu olmadım, tribünlere oynamadım. Eksiklerim var, bunların farkındayım. Düzeltmeye de çalışıyorum. Belki insanlar, ‘Hamit futbolunu oynamıyor da böyle konuşmalarla gündeme geliyor’ diyebilir. Ancak benim hedefim daima ileri adım atmak. Futbol, benim ekmek param ve işim. Ayrıca Türkiye’deki haberleri, gündemi takip ediyorum. Haberleri açıyorum, yüzde 85’i olumsuz. Güzel şeyler nerede? Sırf olumsuz şeylerle ilgilenmek ne kadar doğru?”