Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, yaptığı açıklamada, Alman Federal Meclisi’nin ‘Ermeni Soykırımı’ kararının, hiçbir hukuki temeli bulunmadığını ve tarihi gerçeklere aykırı olduğunu öne sürerek, “'Holokost'un faili olduğu gerçeğini tekrar hatırlamakta fayda var. Evet, Almanya bu korkunç insanlık suçunu işlediğini kabul ediyor. Fakat derin bir suçluluk ve belki de aklanma duygusuyla 'tek katliam/soykırım yapan ben değilim, başkaları da yaptı' diyebilmek için Ermeni soykırım yalanının arkasına sığınıyor” dedi.
Osmanlı döneminde Ermeni halkına yapılanların açık olarak “soykırım” olarak adlandırıldığı tasarıda Holokost ile paralellik kurulmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kenya ziyaretine eşlik eden Kalın’ın açıklamaları şöyle:
Almanya'nın, modern tarihin en büyük soykırımının 'Holokost'un faili olduğu gerçeğini tekrar hatırlamakta fayda var. Evet, Almanya bu korkunç insanlık suçunu işlediğini kabul ediyor. Fakat derin bir suçluluk ve belki de aklanma duygusuyla 'tek katliam/soykırım yapan ben değilim, başkaları da yaptı' diyebilmek için Ermeni soykırım yalanının arkasına sığınıyor.
"Türkiye tarihiyle yüzleşmekten hiçbir zaman kaçınmamıştır. Fakat yalan, propaganda ve algı operasyonlarına da elbette seyirci kalamaz. 1915 olaylarını bahane ederek bugün Türkiye Cumhuriyeti ve milleti üzerinde baskı kurmaya çalışmak ancak abesle iştigal etmektir, Türk devletini ve milletini hiç tanımamaktır.
“Almanya'da yaşayan üç milyon Türk'ün de bu karara tepkisiz kalması elbette beklenemez. Bu tasarıyla ne Almanya'daki Türk toplumunun entegrasyonuna ne de Türkiye-Ermenistan ilişkilerine olumlu bir katkı yapılması söz konusu değildir.
“Tek taraflı bir tarih anlayışını dayatmanın, başka siyasi güdülerle hareket edildiğini gösterdiğini vurgulayan Kalın, "1915 olaylarını aydınlatmak, Osmanlı Ermenilerinin acılarını paylaşmak, bugünkü siyasi tıkanıklığı aşmak ve bölgede adil ve kalıcı bir barış ortamı inşa etmek için büyük çaba gösteren ve cesurca adımlar atan Türkiye'nin çabalarını yok saymak, tarihi ve siyasi körlüğün esef verici örneklerinden biridir. Alman Federal Meclisi, Türkiye'ye akıl vermek yerine ve asılsız ithamlarda bulunmak yerine, bugüne kadar bütün olumlu girişimlere mutlak bir retçilik tavrıyla karşı çıkan Ermenistan'a sağduyu telkininde bulunmalıdır."