Hürriyet yazarı Sedat Ergin, Türkiye’nin Libya ile imzaladığı anlaşmaların son dönemde uluslararası ilişkiler alanında atılan en riskli adımlardan biri olduğu görüşünü savundu.
Ergin yazısında, “Ankara’nın başlıca endişelerinden biri, müttefiki Serrac’ın iç savaşı kaybetmesi halinde Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz sınırları anlaşmasının boşlukta kalması ihtimalidir. Buna karşılık, Hafter kazansa bile Libya’nın ulusal çıkarları gereği bu anlaşmayla elde ettiği kazanımları riske edemeyeceği görüşü Ankara’da karşı tez olarak ileri sürülüyor. Gelgelelim, hayatının azımsanmayacak bir bölümünde CIA’in bordrosunda yer almış bir şahsiyetin ülkesinin çıkarlarını ne ölçüde gözeteceği zaten tartışmaya açık bir sorudur. Yine de gelinen noktada Türkiye’nin Libya ile imzaladığı deniz sınırları anlaşmasının sürdürülmesi ile Serrac’ın iktidarda kalması arasında doğrudan bir ilişkilendirme kurulmuştur” ifadesini kullandı.
Libya’da karışık bir tablonun olduğunu belirten Ergin, “Bu arada dikkat çekici bir yöneliş, Türkiye’nin Libya dosyasında Rusya ile yakın bir istişareye girmekte oluşudur. Şu an iç savaşta karşı kamplarda görünseler de Türkiye ile Rusya arasında Libya konusunda Suriye’dekine benzer bir işbirliği mekanizmasının kurulup kurulmayacağı önümüzdeki günlerin önemli bir sorusudur. Ancak Rusya ile Libya üzerinde işbirliğine girilmesi, Türkiye’nin bu ülke ile ilişkilerinde zaten ortaya çıkmış olan asimetrik durumda ibrenin biraz daha Rusya’ya doğru kaymasına yol açabilir. Rusya, Libya’da Türkiye ile girebileceği bir işbirliğini Suriye ya da başka alanlarda kendi lehine kazanımlara tahvil etmeye çalışabilir. Her halükârda, Suriye’de iç savaşa müdahil olmanın yarattığı ağır sorunlarla edinilen zengin tecrübenin ışığında, Türkiye’nin Libya konusunda attığı her adımın bir değil iki kez düşünülmesinde sayısız yarar var” düşüncelerini dile getirdi.
Yazının devamı için tıklayın