Gündem

Hrant Dink cinayetini işleyenler beş kişiydi

Asla bilemedi, izini sürenlerin, çevresinde dolananların, pusuya yatanların, tetiği çekenlerin kimliğini. Biz de bilemedik.

14 Haziran 2011 03:00


Ertuğrul Mavioğlu - Radikal


Asla bilemedi, izini sürenlerin, çevresinde dolananların, pusuya yatanların, tetiği çekenlerin kimliğini. Biz de bilemedik. Sadece kaldırımın üzerinde yattığını gördük; yüzükoyun, ayakkabısı delik. Sonra, beyaz bereli bir çocuğun yakalandığını söylediler, suç delili silahıyla birlikte. Trabzon Pelitli’denmiş, Samsun’da bayrağın önünde fotoğrafını çekip ibreti alem için poster yaptılar. Ardından başkalarını da aldılar Pelitli’den ve ama bir çocuktan katil yaratan karanlığa asla dokunmadılar.



(Büyütmek için resme tıklayınız)
 
Resmi açıklamalara göre, yalnızdı çocuk. Pelitli’den kalkmış, İstanbul’a kadar gelmişti. Silah da bulmuştu bir yerlerden. Beklemişti Agos’un önünde sabırla. Fotoğrafından tanıdığı Hrant’ı görünce de basmıştı tetiğe. Koca adam yere devrilirken, koşmaya başlamış ve her nasılsa ilk kez geldiği İstanbul’da hiç şaşırmadan Trabzon’a doğru dönüş yolunu bulmuştu.

Bu hikayeye hiçbirimiz inanmadık. Mutlaka yönlendiren birileri olmalıydı o çocuğu. Emir veren, para veren, yolu tarif eden, barındıran, karnını doyuran, hedefi gösteren. Geç de olsa bazı ipuçları çıktı, çocuktan katil yaratan karanlığa dair. Anlaşıldı ki, Hrant Dink’in öldürüleceği zaten bütün üniformalılarca bilinirmiş. Trabzon polisi, jandarması, İstanbul polisi, Ankara polisi, Emniyet’in üst düzey istihbarat görevlileri herkes bilirmiş ve bildiklerini birbirlerinden de gizlerlermiş. Duyduklarını duymazdan, gördüklerini görmezden gelirler, hedefine yürüyen kurşuna bile bile göz yumarlarmış. Ne ki, aradan geçen dört buçuk yılda, katili bir oyuncak gibi kurup o iyi insanın üzerine salanları, kimlikleri ayan beyan belli olsa da, sanık sandalyesine oturtmanın pek kolay olmadığını anladık artık.


‘Av Mevsimi’


Başrolünü Şener Şen ve Cem Yılmaz’ın oynadığı ‘Av Mevsimi’ni izlediniz mi? ‘Deli’ lakaplı Laz polis, bir kadının katillerinin izini sürerken, bir gün kendisi de av olur. Ölüm anı kameradadır ve son nefesinde verdiği küçük bir işaretle geride kalanların bakış açısını değiştirir. Bu sayfadaki fotoğraf kareleri de bakış açımızı değiştirecek türden. Hrant Dink’in katledilişinin üç saat kırkbeş dakika öncesi ve 17 dakika öncesi ile cinayetin hemen sonrasında Agos gazetesine 20 metre uzaklıktaki Saray Kumaşçılık ve Akbank ATM kameraları tarafından kaydedilmiş. Görüntüler, Ogün Samast’ın cinayet sırasında yalnız olmadığını, en az dört kişiden yardım gördüğünü kanıtlıyor. Samast’a yardım edenlerden birinin Osman Hayal olduğunu, Hrant Dink’in avukatlarından Fethiye Çetin, son duruşmada açıkladı. Katili azmettirdiği iddiasıyla cezaevinde yatan Yasin Hayal’in abisi Osman Hayal, 2008’de yakalanmış ve daha sonra serbest bırakılmıştı. Diğerlerinin ise kimliğini bilen yok. Bu görüntülerde yer alan kişilerin kimlikleri tespit edilmediği gibi, ifadeleri de alınmış değil. Fakat görüntülerdeki rolleri soruşturmanın bu yönde geliştirilmesini kesinlikle gerekli kılıyor. 19 Ocak 2007’de çekilmiş ve iki hafta önceki mahkeme dosyasına konulan kamera görüntülerini sahne sahne izleyelim. Bakalım ‘katil yalnızdı’ cümlesi ne kadar gerçeği yansıtıyor?