TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ‘Hedefimiz, dünyadaki en etkin diasporalardan biri olmaktır’ dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ile Dünya-Türk İş Konseyi Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, dünyadaki en etkin diasporalardan biri olmayı hedeflediklerini belirterek, "Uzun yıllardır 'lobi' kelimesi, 'diaspora' kelimesi, bizim için korkutucu anlamlar taşıdı. Artık korkmamıza gerek yok. Muhtaç olduğumuz birikim, kudret, enerji ve niyet bizde mevcuttur" dedi.
Hisarcıklıoğlu, DEİK ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) işbirliğiyle Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen Dünya Türk Girişimciler Kurultayının açılışında yaptığı konuşmada, farklı ülkelerden gelen Türk girişimcilere seslenerek, "Eksi 40 derecede Sibirya'da gökdelen, artı 40 derecede Sudan'da köprüler inşa edenler. Siz, tahta bavullarından başka kaybedecek şeyi olmayan babaların çocukları, siz, tek nesilde kayaların arasındaki çatlaklarda biten cesaret çiçekleri gibi filizlendiniz. Bulunduğunuz ülkelerde 'Öteki' oldunuz. Ama tek başına ayakta durmayı, iş kurmayı, iş vermeyi, iş yapmayı öğrendiniz, öğrettiniz" diye konuştu.
Türk özel sektörü olarak, yaşadıkları coğrafyanın, iş dünyası için fırsatlar bölgesi haline gelmesi için çaba gösterdiklerini söyleyen Hisarcıklıoğlu, bu çabalar kapsamında Türkiye'nin bulunduğu bölgedeki ülkelerde yaptığı çalışmalar hakkında bilgi vererek, "Çünkü bizler inanıyoruz ki, huzur varsa, ticaret yapılabilir, ticaret yapılınca insanlarımız zenginleşir" dedi.
'Gün, çalışma zamanıdır'
Hisarcıklıoğlu, "Gün, kuvvetlerimizi birleştirip ortak gayeler için yılmadan çalışmak zamanıdır" diyerek, Cumhuriyetin 100. yılına yönelik dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme, Ar-Ge'ye dayanan, yenilikçi ve rekabetçi bir ekonomik model kurma, en az 3 sektörde dünya lideri olma, 500 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirme, dünyada tanınan 20 marka üretme ve dünyanın en büyük 500 şirketi arasında 10 Türk şirketine sahip olma hedeflerini yineledi.
Bu süreçte en iddialı stratejik güç unsurlarının, üstün girişimci ruha sahip insan gücü ve dünyanın dört bir yanına dağılmış, başarılı ve azimli Türk iş adamları olacağını söyleyen Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Ülkemizin gücünün sınırları, coğrafi sınırlarımızdan ibaret değildir. Diplomatımız Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde, donanmamız Afrika sahillerinde, müteahhidimiz dünya klasmanında, yöneticimiz Coca-Cola'da, iş dünyası temsilcimiz Dünya Odalar Federasyonunda, bürokratımız İslâm Konferansında, edebiyatçımız Nobel akademisinde, bilim insanımız dünyanın en seçkin üniversitelerinde zirveye çıkmışlardır. Demek ki insanımız artık kabına sığmıyor. Yer kürenin her tarafında kendini gösterebiliyor. Ülkesini en etkin bir şekilde temsil ediyor. Türkiye'nin sınırlar aşan gücü, Güney Afrika'dan Barbados Adalarına, Kolombiya'dan Japonya'ya, binlerce Türk girişimci burada..
Sizlere sesleniyorum: Hedefimiz dünyadaki en etkin diasporalardan biri olmaktır. Uzun yıllardır 'lobi' kelimesi, 'diaspora' kelimesi, bizim için korkutucu anlamlar taşıdı. Artık korkmamıza gerek yok. Muhtaç olduğumuz birikim, kudret, enerji ve niyet, bizde mevcuttur."
‘Bir olacağız, iri olacağız’
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin yurt dışına açılışının biraz geç gerçekleştiğini ancak güçlü yurt dışı insan varlığına sahip olduğunu kaydederek, artık tüm girişimcilerin, bir bilinçle hareket etmesi gerektiğini belirtti.
Buna göre, yurt dışındaki Türklerin birbirlerini rakip olarak görmemesi gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hiçbir zaman unutmayacağız: Kar üründe değil müşteridedir. Büyük düşüneceğiz, yeni pazarları düşüneceğiz. Ölçeğimizi büyütmeliyiz. Birlikte iş yapmayı, ortaklıklar kurmayı öğrenmeliyiz. Bugün mesela Paris-Kenya uçağına binin, mutlaka elinde dizüstü çantasıyla bir Türk girişimcisi bulursunuz. Aynı yolu, içimizdeki girişimci Evliya Çelebi ruhuyla devam etmeliyiz" şeklinde konuştu.
Çocukları en iyi üniversiteye göndererek, girişimciliği öğretme ihtiyacı ile ortak gündemler oluşturulmasının ve dayanışmanın önemine de işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Ben değil, biz demeliyiz. Diğer lobiler bizden daha güçlü oldukları için mi, bizden daha etkin olabiliyorlar? Hayır. Organize olmuş küçük bir toplulukla, organize olmamış büyük kitleler yönlendirilebilir. Ayrılıktan azap, birlikten bereket geldiğini unutmayacağız. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız" görüşünü aktardı.
Rifat Hisarcıklıoğlu, bu yılın haziran ayında Avrupa Parlamentosu seçimlerinin gerçekleştirileceğini hatırlatarak, dünyadaki Türk girişimcileri aday olmaya ve Türk adayları desteklemeye çağırdı.
Girişimcilerin Türk profesyonelleri desteklemesi ve bulunulan ülkenin siyaseti, bürokrasisi, medyası, sporu ve kültür hayatında yer edinilmesi gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz, diğer lobiler gibi siyasi nedenlerle yurt dışına çıkmadık. Neden yola çıktık? Ekonomik sebeplerle. İş için, aş için. Bizi yükseltecek de ekonomik başarılarımız olacaktır. İran'ın veya Körfez ülkelerinin, en büyük zenginliği petrolleri olabilir. Rusya'nın doğal gaz olabilir. Çin'in geniş insan kaynağı olabilir. Biz 'En büyük sermayesi girişimcisinin müteşebbis ruhu olan ülkeyiz'. Bizim zenginliğimiz insanımızdır. Şimdi hep beraber bu gurur verici salonun ışığı altında söyleyebiliriz: 'Artık biz de varız'. Bu Kurultayla, yurt dışında özveri ile alın teri döken girişimcilerimizi, kurumsallaşmış bir çatı altında, tek bir topluluk haline getirdik. Türkiye ve Türk ekonomisi için önemli bir güç olduğuna inandığımız bu oluşum, ülkemizin küresel bir aktöre dönüşmesinde önemli roller üstlenecektir. Biz kendimize güveniyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi 'Bu millet her şeyini unutur, haysiyetini unutmaz'."
‘Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın’
Hisarcıklıoğlu, merhum işadamı Sakıp Sabancı anısına verilen ödülün ardından yaptığı konuşmada da, Türkiye'ye sayısız kalıcı eser ve büyük ekonomik birikim armağan eden Sakıp Sabancı'nın katıldığı son kurultayda, "Bize dünyalı Türkler lazım. 7 kollu dev olma yolundayız. Kurultay katılımcılarına baktığımda onlarda sanki rahmetli babamı görüyorum" dediğini aktardı.
Hisarcıklıoğlu, Dünya Türk İşadamları Kurultayı Başkanlığını Sabancı'dan 7 yıl önce devralırken sözlerindeki bu umudu, gözlerindeki bu heyecanı unutmasının mümkün olmadığını ifade ederek, şöyle dedi:
"Sakıp Ağa'nın bahsettiği bu girişimci ruhun sahipleri olan siz değerli girişimciler, bugün burada sözünü ettiği dünyalı Türkler olarak bir araya geldik. Bizim burada Türk iş dünyası adına yeni bir adım attığımız, yepyeni bir başlangıç yaptığımız bu tarihi günden tam 5 yıl önce yine bir 10 Nisan'da Sakıp Ağa'yı hakka uğurladık. Onun başlattığı bu yolda daha ileri adımlar atmaya devam ederek, kendisine olan saygı ve sevgimizi bir defa daha göstereceğiz. Hepimiz hatırlıyoruz ne derdi Sakıp ağa; 'pilavdan dönenin kaşığı kırılsın'..."
‘İyi bir temsil adımızı yükseltir’
DEİK İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı da, küresel arenada var olabilmek için ekonomik platformda daha etkin olmak gerektiğine işaret ederek, gayretlerinin ana hedefinin Türk girişimcilerinin, dünya ekonomisi içinde hak ettiği yeri alması, bunu koruması ve daha yükseltmesi olduğunu söyledi.
Türkiye'nin, küreselleşme sürecinde kazanan safta yer almasını sağlamanın herkesin ana görevi olduğunu kaydeden Yırcalı, şunları kaydetti:
"İyi bir temsil, her bakımdan Türkiye'nin adını yükseltir. Ülkenin en iyi şekilde temsil edilmesi, hepimizin ortak menfaatidir. Bir ülkede Türk yatırımları ne kadar fazla ve dolayısıyla ne kadar istihdam sağlanıyorsa, o ülkedeki Türk ürün ve hizmetleri ne denli rağbet görüyorsa, Türkiye'de o ülkede o denli kabul ve rağbet görür" diye konuştu.
Avustralya Türk İşadamları Derneği Başkanı Mehmet Ali Karamemiş, dünyanın değişik ülkelerine dağılmış Türk insanının, Türkiye'nin fahri temsilcisi olduğunu, dünyadaki Türk girişimcilerin vatanına olan bağlılığı, sevgisinin daima devam ettiğini belirtti.
Türkiye'nin son yıllarda kaydettiği atılımların cesaret verici olduğunu dile getiren Karamemiş, Avustralya'da 40 yılını dolduran Türk toplumunun bu ülkeye önemli katkıda bulunduğunu kaydetti.
Dubai Türk İşadamları Derneği Başkanı Cem Ataç, Körfez Bölgesi hakkında bilgi verdiği konuşmasında, Türkiye'nin Körfez'deki sermayeden yeterince pay alamadığını söyledi.
Avrupa Parlamentosu Milletvekili Vural Öger de, "Dünya ile bütünleşme yolundaki bugünün Türkiye'sinde diaspora Türklerinin rolü çok daha güçlü ve etkin olabilir. Yeni politikalar üretme zamanı artık gelmiştir" dedi.