Hint ekonomist Arvind Subramanian, Harvard Üniversitesi ve merkezi Washington DC'de bulunan bir düşünce kuruluşundan iki görevli tarafından yapılan araştırmada, Covid-19'a bağlı can kayıpları ele alındı.
Araştırmada, ülkede vakaların yüksek olduğu dönemde dolu olan hastanelerde, sağlık hizmetlerinin ertelendiği veya sekteye uğradığında Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının eksik sayılmış olabileceği sonucuna ulaşıldı.
Hindistan Sağlık Bakanlığı verilerine göre 414 binden fazla olan ölü sayısına atıfta bulunulan araştırmada, Ocak 2020 ila Temmuz 2021 tarihlerinde hayatını kaybedenlerin sayısının 3 milyon ila 4.7 milyon olabileceğine dikkat çekildi. Araştırmada, kesin bir rakam belirtmenin zor olduğu ancak salgında ölenlerin sayısının resmi rakamdan çok daha fazla olabileceği ifade edildi.
Son 74 yılın en kötü insani trajedisi
Araştırmada, salgında milyonlarca kişinin ölmesinin, muhtemelen ülkede 1947 yılında tanık olunan 'bölünme ve bağımsızlık'tan sonraki en kötü insani trajedisi olduğu kaydedildi.
Ölüm ve doğum rakamlarının tutulduğu nüfus idaresi sistemi kayıtları, kan testleri ve yaklaşık 900 bin kişiyle yılda birkaç kez yapılan ekonomi anketi gibi metotlar kullanılarak yapılan araştırmada, bu metotlarla ülke genelinde tüm nedenlerle ölenlerin sayısına ulaşıldı.
Araştırmada ulaşılan bu sayı, önceki yıllardaki ölüm oranıyla kıyaslanarak Covid-19'un Hindistan'da milyonlarca can almış olabileceği sonucuna varıldı.
Covid-19 verilerinin derlendiği Worldometers internet sitesine göre, 31 milyon 174 bin 322 Covid-19 vakasının tespit edildiği Hindistan'da, 30 milyon 353 bin 710 kişi iyileşti.
Hindistan, Worldometers'a göre, 'dünyada en fazla vakanın görüldüğü 2'nci, en fazla ölümün görüldüğü 3'üncü ülke' olarak öne çıkıyor.