Hindistan'da Covid salgını: Dünyanın en büyük aşı üreticisine göre ülkedeki aşı sıkıntısının nedeni hükümetin izlediği yanlış politikalar
03 Mayıs 2021 12:18
Dünyanın en büyük aşı üreticisi Hindistan Serum Enstitüsü Başkanı Adar Poonawalla, ülkede Covid-19 aşısı sıkıntısı yaşanmasından hükümeti sorumlu tuttu.
İngiliz Financial Times gazetesine konuşan Poonawalla, Hindistan hükümetinin, koronavirüs salgınında ikinci dalganın başladığı Mart ayına kadar şirketine büyük çaplı aşı siparişinde bulunmadığını söyledi.
İlk etapta yalnızca 21 milyon aşı siparişi verildiğini belirten Poonawalla, aşı sıkıntısının Temmuz ayına kadar sürebileceği uyarısında bulundu.
Koronavirüs vakalarının düştüğü Ocak ayında yetkililerin ikinci dalga beklentisinde olmadığını söyleyen Poonawalla, "Herkes Hindistan'ın salgını gerçekten kontrol altına almaya başladığını düşünmüştü" dedi.
Hindistan'da aşı üretiminin Temmuz ayından sonra ayda 60-70 milyondan 100 milyon doza çıkarılması bekleniyor.
Ülkede Pazar günü 400 bin yeni vaka görüldü. Başkent Yeni Delhi dahil, birçok vilayette sokağa çıkma kısıtlamaları uygulanıyor.
Hindistan Başbakanı Modi, Covid-19'la mücadelede rehavete kapılmak ve iç siyasetle ilgili çıkarları sağlık krizinin önünde tutmakla suçlanıyor.
Modi, artan vakalara rağmen siyasi mitinglerin ve milyonlarca kişinin katıldığı dini Hindu festivali Kumb Mela'nın düzenlenmesine izin vermişti.
Hindistan, nüfusunun yüzde 2'sinden azını aşıladı. Birçok vilayet aşı kalmamasından şikayetçi.
Vilayetlere indirim
Hindistan Serum Enstitüsü Başkanı Adar Poonawalla ise muhaliflerin ve siyasetçilerin aşı sıkıntısından Serum Enstitüsü'nü sorumlu tutarak "kendilerine iftira attıklarını" söyledi, asıl sorumlunun şirket değil hükümet olduğunu vurguladı.
Şirket, vilayet yönetimleri ile hastanelere yapılan satışlarda fiyatların merkezi hükümete yapılan satışlardan daha yüksek tutulduğu gerekçesiyle de eleştirilmiş, Poonawalla eleştirilerin ardından fiyatlarda indirime gitmişti.
Poonawalla, "Aşı siparişi olmadığı gerekçesiyle yılda 1 milyardan fazla aşı üretmemize ihtiyaç olmadığını düşündük. Haksız ve yok yere kurban ediliyorum" dedi.
Hindistan hükümeti Oxford/AstraZeneca aşısı üreten Serum Enstitüsü'nden Şubat ayı sonunda 21 milyon aşı dozu sipariş etti. Bir sonraki siparişin ne zaman yapılacağına dair bir bilgi vermeyen hükümet, vakaların arttığı Mart ayında da ek 110 milyon doz aşı sipariş etti. Hükümet geçen ay imalatın hızlandırılması için şirkete ek fon sağladı.
Hindistan, Nisan ayında da ülke dışındaki diğer aşı tedarikçileriyle temasa geçti. Rusya'nın ürettiği Sputnik V aşısına acil kullanım onayı verdi ve ABD, İngiltere, Avrupa veya Japonya'da onaylanan diğer aşılar için de benzer adımların atılacağını söyledi.
Fakat Sputnik V aşısıyla ortaklığa giden yerel üreticiler, aşıların ülke içinde dağıtımının aylar sonra başlayabileceğini belirtiyor.
'Hükümet şeffaf değil'
Uzmanlara göre, hükümet aşı üretim kapasitesine salgının ilk etaplarında daha çok yatırım yapsaydı "durum daha farklı olurdu."
Yeni Delhi'de kamu sağlığı uzmanı olarak görev yapan Chandrakant Lahariya, hükümetin aşı politikasında yeterince şeffaf davranmadığını söyledi, "Kamuda kesinlikle yeterli bilgi yok" dedi.
Poonawalla, İngiltere Hindistan'a uçuş yasağı getirmeden kısa bir süre önce eşi ve çocuklarının yanında olmak için Londra'ya geldi.
İngiliz Times gazetesine de konuşan Poonawalla, ülkeyi terk etmesinin sebeplerinden birinin de "kimliği belirsiz üst düzey siyasetçiler ve iş insanları tarafından aşılara erişim için aldığı tehditler olduğunu" söyledi.
Hindistan hükümeti geçen hafta Poonawalla'ya ek güvenlik sağlamıştı. Financial Times gazetesine verdiği mülakatta da Poonawalla, "Londra'da güvenlik kaygıları nedeniyle değil, işlerini halletmek için bulunduğunu", gelecek hafta Hindistan'a dönmeyi planladığını söyledi.
Hindistan'ın Mart ayında aşı ihracatını durdurmasıyla Serum Enstitüsü ile ticari anlaşma yapan diğer ülke hükümetleri de tedarik yapılmadığı gerekçesiyle şirkete dava açmıştı.
Poonawalla, şirketin ön ödeme yapan diğer hükümetlere "geri ödemenin başladığını" belirtti ancak bunların hangi ülkeler olduğunu açıklamadı.
Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir