Gündem

HDP'li Ertan'dan Erdoğan'ın Diyarbakır'daki OHAL açıklamasına tepki

Arif KARAKAŞ/VAN, (DHA)- HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'da yaptığı OHAL ile ilgili açıklamalarını eleştirdi

18 Mart 2018 17:31

Arif KARAKAŞ/VAN, (DHA)- HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan\'ın Diyarbakır\'da yaptığı OHAL ile ilgili açıklamalarını eleştirdi. Ertan, \"Dün OHAL\'i kaldırmakla övünen bir Cumhurbaşkanı ile karşı karşıyaya kaldık. Hem de Diyarbakır\'da. Onca zulme rağmen kardeşlik mesajları veren bir Erdoğan karşı karşıyayız. Diyarbakır\'da söylecek çok söz bulamadığını anlıyoruz. Çünkü söyleyecek sözü olsa, özellikle OHAL\'e dair açıklamaları \'zaytung\' haberi gibi olmazdı\" dedi.
HDP Van İl Örgütü, 21 Mart\'ta, Van valiliğinin izniyle kutlanacak nevruz programı öncesi basın mensuplarıyla bir kahvaltı salonunda düzenlenen toplantıda araya geldi. HDP Van İl Başkanı Avukat Ümit Dede, HDP-DBP ilçe örgütü temsilcileri ve basın mensuplarının katıldığı toplantıda konuşan HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan\'ın dün partisinin Diyarbakır\'daki il kongresinde OHAL\'le ilgili yaptığı açıklamaları hayretler içerisinde dinlediklerini belirtti.
\'NEVRUZ\'U 2 YILDIR OHAL KOŞULLARINDA KUTLUYORUZ\'
Nevruzu 2 yıldır OHAL koşulları altında karşıladıklarını belirten HDP\'li Ertan şöyle konuştu:
\"Birçok yerde nevruz etkinliğini kutlamak için başvurularımız oldu ve önemli bir kısmı reddedildi. Bazı yerlerde ise izin verildi. Geçmişten beri genel tepki aynıdır. Nevruzun kutlanmaması isteniyor, halkın bir araya gelmemesi isteniyor ve nevruzun içini boşaltmaya çalışıyorlar. Bu yıl da benzer görüntülerle karşılaştık. Biz, nevruzu her zamanki anlamıyla direniş çağrısıyla, yine barışçıl mesajlarla, yüklediği anlamlarıyla beraber kutlanmasını çok önemsiyoruz. Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyarbakır\'daydı. Yaptığı açıklamaları hayretler içerisinde dinliyoruz, takip ediyoruz. Dün OHAL\'i kaldırmakla övünen bir Cumhurbaşkanı ile karşı karşıyaya kaldık. Hem de Diyarbakır\'da. Onca zulme rağmen, kardeşlik mesajları veren bir Erdoğan ile karşı karşıyayız. Diyarbakır\'da söylecek çok söz bulamadığını anlıyoruz. Çünkü söyleyecek sözü olsa, gerçekten de özellikle OHAL\'e dair açıklamaları \'zaytung\' haberi gibi olmazdı. Evet, OHAL\'i kaldırdılar, ama geçmişteki sıkıyönetim koşullarını katbekat aşan tırnak içerisinde aratan günleri yaşıyoruz. Özgürlükleri kısıtlamadık diyor. Sanki onlarca gazeteci hapsedilmemiş, sanki binlerce insan politik görüşleri sebebiyle hapiste değilmiş gibi konuşuyor. Sanki Diyarbakır\'ın seçilmiş iradeleri, belediye başkanları hapiste değilmiş gibi konuşuyor. Sanki sırf kayyum atamak için Sayın Kışanak dahil en az 35 belediye başkanımız hapiste değilmiş gibi konuşuyor. Binlerce arkadaşımız AKP\'nin OHAL kararnameleriyle özgürlüğünden mahrum edilmiş haldedir.\"
KÜRTLER SÖZ KONUSU OLUNCA HEPSİ \'KURT\' OLUYOR
HDP\'li Özgökçe Ertan, Türk Silahlı Kuvvetleri\'nin Afrin\'de sürdürdüğü \'Zeytin Dalı Harekatı\'nda, sivillerin öldürüldüğünü iddia ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Müzakere masasını, çözüm sürecini, çözüm mözüm yok diyerek, defalarca kez bunu tekrar ederek, bu talebi asla yerine getirmeyeceklerini söyleyerek, bir savaş politikası benimsediler. MHP-AKP derin koalisyonu, Kürt düşmanlığını içeride ve dışarıda olmak üzere en bariz haliyle gözler önüne seriyor zaten. Mersin\'de kurt işareti yapan Erdoğan ve sözcüleri o işareti yalanlamakla geçiştirmeye çalışıyorlar. Ama yapılan bozkurt işaretinin anlamı çok nettir. Söz konusu Kürt olunca, Kürtler olunca bunların hepsi beraber AKP\'si, CHP\'si, MHP\'si ve bilmediğimiz her kesim bize karşı \'Kurt\' olmaktadır. Bu çok bariz bir Kürt nefretidir, Kürt düşmanlığıdır. Afrin\'den herhangi bir tehdit olmamasına rağmen, tabiri caizse çakıl taşı bile atılmamışken, bir yandan Afrin\'e bombalar yağmaya başladı. Bombaların altında gençlerin, çocukların, kadınların, yaşlıların öldüğü 3 bin yıllık tarihin yok edildiği, bir kentin yerle bir edildiği bir yere dönüştü. Uluslararası kamuoyuna anlattıkları tek şey, terörle mücadele ve güvenlik sebebi. Aslında terörle mücadele bahanesi adı altında çok ciddi olarak Suriye\'de bir çözüme yaklaşılmışken, artık o çözümü engelleme faaliyetinin olabileceği tehlikesi çok barizdir. Hem Türkiye\'nin, hem Suriye\'nin hem de kürt halkının asla çıkarına olmayan bu kuşatmayı, saldırıyı, bu saldırı savaşını sonlandırması çağrısını bir kez daha yapıyoruz.\" 

FOTOĞRAFLI

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir