Twitter’da, Gezi Parkı olaylarının başlamasıyla sosyal medyada sıkça karşılaşılan “#diren…” etiketlerine bir yenisi daha eklendi: #direnşort.
#direnşort etiketinin Twitter’da en çok konuşulanlar arasına girmesinin nedeni Milliyet gazetesi yazarı Meral Tamer’in 9 Ağustos’ta Milliyet gazetesindeki köşesinde yazdığı, “Bayram namazına, hastaneye, cenaze evine şortla gidilir mi?” başlıklı yazısı…
Hürriyet gazetesinden Cengiz Semercioğlu’nun bugün yeniden gündeme getirdiği yazıda Tamer, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Aslında giyim eşyası olarak şortu çok severim. Yerine göre çeşitli boylarda şortları, her yaştan kendine yakıştırarak giyenleri keyifle seyrederim. Özellikle tatil yörelerine gidiş-gelişte havaalanlarında ve uçaklarda çok renkli, değişik desenli şortlar hep dikkatimi çeker.
Kendim de şort giyerim, ama yerine göre tabii... Tatil yöresinde giyebileceğim şortla kalkıp da markete, hastaneye, postaneye gitmeyi aklımın ucundan geçirmem. Ne var ki günlük market alışverişini yaptığım Akmerkez Macrocenter’de de, Etiler Gurme Carrefour’da da bu yaz başından beri minnacık şortlarıyla gelen kadınlar dikkatimi çekiyor. Hani öyle tatilden gelmiş ve hemen geri dönecek gibi yanık bir halleri de yok; frapan tipler de değiller...
Geçen gün rutin kan ve idrar tahlillerim için yıllardır müdavimi olduğum Biruni Laboratuarı’na gittim; orada da tahlil için gelmiş şortlu kadınlara rastlamaz mıyım? Bu ilk kez oluyor…
Geri kafalı mı oldum?
Bitmedi; hafta başında bir muayene için gittiğim Amerikan Hastanesi’nde sıramı bekliyordum. Baktım, 50-55 yaşlarında bir hanım, bacaklarını neredeyse kasıklarına kadar açıkta bırakan kısacık şortu ve yanında eşiyle birlikte gelip karşımdaki koltuklara oturdular. Hangisi hastaydı bilmiyorum, ama hastaneye gitmenin de bir adabı yok mudur?
Her türlü aykırı davranışa ve değişik fikre açık olan ben, galiba hayatta galiba ilk kez bir şeyi bayağı yadırgıyorum. Ben mi geri kafalı olmaya başladım, yoksa bu yaz sadece popoları kapatıp, baldırları tamamen açıkta bırakan şort giymek çok mu moda oldu bilemiyorum valla…
Hele geçen hafta İstanbul’da bir cenaze evinde, yine orta yaş üstü bir hanımı, ancak tatil beldesinde giyilebilecek kısalıkta bir şortla görünce “pes artık” dedim. Umarım cenazeye de aynı şortla gitmemiştir. Bu bayram eminim, bayram ziyaretlerine de kısacık şortlarla gidenler olacaktır.
Acaba diyorum, özellikle orta yaş ve üstü kadınlarda beni rahatsız eden bu kısacık şortlar, Başbakan Erdoğan’ın giderek otoriterleşen ve muhafazakarlık dozu artan iktidarına karşı, laik kesimden yükselen bir tepki şekli mi?”
Sosyal medya sallandı
Kent yaşamında şort giyilmesini eleştiren Tamer’e sosyal medyanın tepkisi gecikmedi.
Ünlüler, Twitter fenomenleri ve özellikle çok sayıda kadın kullanıcının başlattığı #direnşort etiketi altında, mini şortlu fotoğraflar paylaşıldı.
Twitter mesajlarından bazıları:
Rahşan Gülşan: Arkadaşlar gönül isterdi ki şortlu fotoğraf cektirip #dirensort hashtagina destek vereyim. Ama malumunuz tesis yok:)
Pucca: Yeter ya! Giyme, gezme, gitme, konuşma, çalışma. çünkü erkeklerin hormonları kımıl kımıl. Kadınını ezeceğine erkeğine çare bul #dirensort
Ece Erken: Şortumu giyer çıkarım:-) #direnşort
Nazlı Can: #dirensort kızlarınıza şort giymemeyi değil oğullarınıza tecavüz etmemeyi öğretin!
Can Balkaç: Şort giyen bir kız görünce istemsizce dönüp bakan erkeğin durumuna "şortlu refleks" denir. Eğitim şort. #dirensort"
Emre Ünal Köksal: Engelli kıza bile tecavüz ediliyorken, şort giyilmesini yasaklayarak mı durduracaksınız tecavüzleri? #dirensort
Elif Durdu: Kahrolsun kızlı erkekli şort giyen baĞzı dış mihraklar!!! #dirensort
Gökçen Karaca: Biz kisalan pantolonlari sorta donusturen anneler tarafindan buyutulduk meralcim. Kim takar senin rahatsizligini. #dirensort
Serap Ateş: Vallahi bıktım her gün yeni bir diren mesajından. #dirensort, direnhamile, direnot, direnbok... İnsanımız ne meraklıymış direnmeye!
Twitter fenomeni ve Ekşi Sözlük yazarı PuCCaa, #dirensort etiketi altında, şortlu bir fotoğrafını yayınladı: