T24 - Devrimci Karargah Örgütü’ne yönelik soruşturmada tutuklanan Kılıç’la bağlantısı olduğu iddia edilen Emniyet Müdürü Hanefi Avcı “30 Eylül’de basın toplantısıyla tüm gerçekleri anlatacağım” açıklamasının üzerinden 3 gün geçmeden Ankara’da gözaltına alındı. İstanbul’da hâkim karşısına çıkan Hanefi Avcı tutuklandı. Paşakapı Cezaevi'nden önce Metris'e nakledilen Avcı daha sonra Ergenekon tutuklularının bulunduğu Silivri Cezaevi'ne gönderildi.Çok konuşulan Devrimci Karargâh Örgütü“Haliç’te Yaşayan Simonlar” isimli kitabı ile bir anda kamuoyunun gündemine oturan ve ardından Devrimci Karargah Örgütü’ne yönelik soruşturmada tutuklanan Necdet Kılıç’la bağlantısı olduğu iddiaları ortaya atılan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, “30 Eylül’de basın toplantısıyla tüm gerçekleri anlatacağım” açıklamasının üzerinden 3 gün geçmeden özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Ankara’da gözaltına alındı. Polis, dün sabah Avcı’nın, Eskişehir ve Ankara’daki lojmanında ve Eskişehir’deki eski makamında arama yaptı. Hanefi Avcı, akşam saatlerinde çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Milliyet gazetesinde yer alan habere göre;
Hakkındaki yakalama kararı uyarınca, dün Emniyet Genel Müdürlüğü’ne girerken gözaltına alınan Avcı, saat 13.00 uçağıyla da Ankara’dan İstanbul’a götürüldü. 14F yolcusu Avcı’nın gözaltına alındığını uçakta öğrenen bazı yolcular, “Bu ülkede doğruları söyleyenler, yazanlar gözaltına alınıyor” diye tepki gösterdi. Avcı, Atatürk Havalimanı’nın apronunda bekleyen TEM ekiplerince arabaya bindirilerek, sorgulanmak üzere adliyeye götürüldü.
‘Tüm gerçekleri anlatacağım’ Yazdığı kitapla satış rekorları kıran, İçişleri Bakanlığı’na dilekçe vererek, kendi isteğiyle merkeze alınan eski Eskişehir Emniyet Müdürü Avcı, dün özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı doğrultusunda gözaltına alındı. Avcı hakkında Devrimci Karargah Örgütü’ne yönelik düzenlenen operasyon kapsamında tutuklanan Necdet Kılıç isimli kişi ile bağlantısı olduğu iddiaları ortaya atılmıştı.
Avcı, birkaç gün önce de İzmir’de katıldığı imza gününde, çarşamba günü hem askeri savcılığa hem sivil savcılığa ifade vermek için çağrıldığını, ifadesini verdikten sonra bir basın toplantısı düzenleyerek tüm gerçekleri anlatacağını açıklamıştı.
Avcı’nın dün sabah saatlerinde evinde arama yapıldığı bilgisi basın merkezlerine yansıdı. Avcı, sabah saatlerinde kendisini arayan gazetecilere, “Yok öyle bir şey” yanıtını verdi. Öğle saatlerine doğru bu kez de Avcı’nın gözaltına alındığı iddia edildi. Avcı, kendisine telefonla ulaşan gazetecilere, “Evet, sizlerin dediği doğruymuş. Eskişehir’deki ve buradaki evimde arama yapıyorlar. Devrimci Karargah Örgütü’ne yönelik soruşturma kapsamında zorla gözaltına alınıyorum. Doğruları yazdım. Gerçekleri açıklayamadan gözaltına alındım” diye konuştu. Avcı’nın Eskişehir’deki eski makamında da arama yapıldı.
Uçakta tepkiler vardı Avcı, Ankara’daki lojmanındaki aramanın tamamlanmasının ardından iki sivil giyinimli polis eşliğinde Ankara Esenboğa Havalimanı’na götürüldü. Avcı, Türk Hava Yolları’nın 13.00 uçağına bindirildi. Avcı, uçakta bulunan gazetecilerin sorularını yanıtsız bırakarak, “Açıklama yapmayacağım” dedi. 14F’de oturan Avcı, İstanbul’a gidene kadar da uyumayı ve dinlenmeyi tercih etti. Bu arada Avcı’nın gözaltına alındığı haberini uçakta öğrenen bazı yolcular tepkilerini, “Bu ülkede doğruları yazanlar gözaltına alınıyor” sözleriyle dile getirdi. Avcı, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda kendisini bekleyen TEM ekiplerince bir arabaya bindirildikten sonra sorgulanmak üzere adliyeye götürüldü.
Emniyete girerken Avcı’yı gözaltına aldırtan İstanbul Başsavcılığı’nın 21 Eylül’de Ankara Özel Yetkili Savcılığı’na 27 sayfalık soru göndererek, “Avcı’nın ifadesini alın” talimatı verdiği öğrenildi. Alınan bilgiye göre Avcı, savcılığa, Ankara dışında olduğunu, dönüşte ifade vereceğini bildirdi. Buna rağmen, İstanbul Başsavcılığı, Avcı’nın 27 Eylül’de saat 09.00’da Beşiktaş Adliyesi’nde olması için polise talimat gönderdi.
Polisin, 26 Eylül’de ulaştığı Avcı ise, “Ancak öğlen saatlerinde gelebilirim” yanıtı verdi. Bunun üzerine savcılık, Avcı hakkında “yakalama” ve “arama” kararı çıkardı. Avcı, dün öğle saatlerinde bir randevu için geldiği Emniyet Genel Müdürlüğü’nde gözaltına alındı.
Eskişehir’deki evinde arama yapıldı Avcı’nın Eskişehir’deki evinde yapılan aramalarda, bir kalaşnikof ve iki adet silah bulunduğu, silahlara el konulduğu öğrenildi. Avcı’nın eşinin, silahların ruhsatlı olduğunu söylemesine rağmen ruhsatları ibraz edemediği bildirildi. Evde yapılan aramada, Avcı’ya ait çok sayıda doküman bulunduğu ve bunların incelenmek üzere İstanbul’a götürüldüğü de bildirildi. Avcı’nın evinin aranması için Ankara’dan Terörle Mücadele Şubesi’nden bir ekibin Eskişehir’e giderek, Eskişehir polisinin çalışmalarına nezaret ettiği Avcı’dan gelen notta ise Eskişehir’deki evde çıkan kalaşnikof marka tüfeğin 1989 yılında eşine adına ruhsat alındığı belirtildi.
Hanefi Avcı, Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne, hâkim ve savcıların giriş yaptığı kapıdan getirildi. İstanbul Başsavcılığı, Avcı’nın 27 Eylül’de saat 09.00’da Beşiktaş Adliyesi’nde olması için polise talimat gönderdi. Talimatta, Avcı’nın gelmemesi halinde hakkında yakalama kararı çıkarılacağı belirtildi.
Kılıç: O benim işkencecimdir “Devrimci Karargâh Evlerine” yönelik operasyonda tutuklanan Necdet Kılıç’ın, Soruşturma Savcısı Kadir Altınışık’a, THKP-C örgütü üyesi iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra Avcı’nın kendisine işkence yaptığını söylediği öne sürülmüştü. İddiaya göre, yaklaşık bir saat süren sorgusu sırasında 4 sayfalık ifade veren Kılıç’ın “Hanefi Avcı’yı tanıyor musunuz?’ sorusuna, “Tanıyorum. İşkencecimdir. THKP-C örgütü üyesi iddiasıyla gözaltına alındım. Burada bana işkence yaptı” diye yanıt verdi. Bu operasyondan sonra tutuklandığını belirten Kılıç’ın, cezaevinden çıktıktan sonra Avcı’nın kendilerinden özür dilemek istediğini, önce samimi bulmadığı için kabul etmediğini daha sonra ise Avcı’ya inandırıcı bularak özrünü kabul ettiğini söylediğide belirtilmişti.
Müfettişlere isimleri verdi Hanefi Avcı, müfettişlere verdiği ifadede kitabında vermediği, yasadışı dinlemelerden sorumlu tuttuğu polislerin isimlerini verdi. Avcı, yasadışı dinlemelerden, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer ile İstihbarat Şube Müdürü Erol Demirhan’ı sorumlu tuttu.
Bu iki ismin sahte rapor hazırlattığını kaydeden Avcı, telefonlarının dinlendiğini fark edince sahte irtibatlar kurduğunu ve böylece yasadışı dinleme yapanları suçüstü yakalatmayı amaçladığını kaydetti. 14 Kasım 2009’da yasadışı biçimde telefonlarının dinlendiğini, 6 Ocak 2010’da, durumu Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal’a bildirdiğini belirten Avcı, aradaki süreyi, sahte irtibat kurmak için geçirdiğini kaydetti.
İçişleri ve Adalet bakanlıklarının denetim yapmaması nedeniyle durumu Köksal’a bildirdiğini kaydeden Avcı, telefonu dinlenen arkadaşı Necdet Kılıç’ın evine hırsızlık süsü verilerek girildiğini ve bilgisayarının çalındığını da iddia etti.
301. madde
Avcı’nın, mülkiye ve polis müfettişlerince, TCK’nın 301. maddesinde düzenlenen “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, hükümeti, devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçlamasından sorgulandığı da öğrenildi. Avcı’nın bu şekilde suçlanmasına, kitabında yer alan, çok okuyan örgüt mensuplarının kamu görevlilerinden daha fazla kendisini ifade etme yeteneğine sahip olduğuna ilişkin ifadeler gerekçe gösterildi.
Avcı ise buna karşılık, “Eğitimin, okumanın, bilgilenmenin önemini anlatmak suç değildir” dedi.
Ne savcıya ne de hâkime ifade verdi Devrimci Karargah Örgütü’ne yönelik soruşturma kapsamında Ankara’da gözaltına alındıktan sonra THY’nin TK-2127 sefer sayılı uçağıyla İstanbul’a getirilen Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.
Dün saat 15.13’te gri bir minibüsle soruşturmanın yürütüldüğü Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirilen Avcı, hakim ve savcılar tarafından kullanılan protokol kapsından alındı.
Basın mensuplarının sorularını yanıtsız bırakan Avcı’nın, savcılık sorgusunda da soruşturmayı yürüten özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Kadir Altınışık’a ifade vermediği ve susma hakkını kullandığı belirtildi. Avcı, İstanbul Barosu’nca gönderilen avukatı reddetti. Ali Rüstem Çakır’ın avukatlığını da kabul etmedi. Avcı’nın ifade tutanağını başka herhangi bir belgeyi de imzalamadığı belirtildi. Avcı ilerleyen saatlerde adliyeye avukatı da istemedi.
Avcı, adliye binasına getirildikten yaklaşık 2,5 saat sonra, “Örgüte yardım ve yataklık yaptığı” iddiasıyla tutuklanma talebiyle İstanbul nöbetçi 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi.
Nöbetçi İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkan Avcı ile ilgili dosya, Hâkim Rüstem Eryılmaz tarafından ayrıntılarına kadar incelendi. Hâkim Eryılmaz, “Yargıtay tarafından tazminat ödemeye mahkum edilen 9 hakimden biriydi. Saat 20.00 sıralarında çıkarıldığı mahkemede de ifade vermediği belirtilen Avcı, saat 21.OO sıralarında tutuklandı.
Tutuklamaya tepki yağdı Hanefi Avcı’nın tutuklama kararı çıktıktan sonra bazı kişilere, “Tutuklama çıktı, haklılığımız anlaşıldı” şeklinde mesaj attığı öğrenildi. Kararın çıkmasından sonra, Avcı’nın internetteki sosyal paylaşım sitesi’ndeki (facebook) sayfasında üyeleri tepki gösterdi. Bazı üyeler, Avcı’nın 30 Eylül’de yapacağı basın toplantısı öncesi tutuklanmasının herşeyi ortaya koyduğu yorumunda bulundular. ‘Terör örgütüne yardım ve yataklık’ suçlamasıyla tutuklandığı belirtilen Avcı, Metris Cezaevi’ne götürüldü.
Avcı: Boyun eğmeyeceğim Eski Eskişehir Emniyet Müdürü ve “Haliç’te Yaşayan Simonlar, Dün Devlet Bugün Cemaat” isimli kitabın yazarı Hanefi Avcı, Devrimci Karargâh örgütüne yönelik yapılan operasyonla ilişkilendirilmesini, “cemaat operasyonu” olarak nitelerken, “Cemaatin isteklerine boyun eğmeyeceğim, soruları yanıtlamayacağım” dedi.
Avcı’nın Ankara’da gözaltına alınmasından kısa bir süre sonra gazete ve televizyonların bürolarına Avcı tarafından kaleme alınan bir açıklama gönderildi. Avcı, Adalet ve İçişleri bakanlıkları ile HSYK ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği dilekçesinde, kitabı ve iddiaları nedeniyle hukuksuz olarak dinleme yaptığı tespit edilen emniyet mensuplarının korunması amacıyla Devrimci Karargâh dosyasıyla hukuk zorlanarak ilişkilendirilmeye çalışıldığını öne sürdü.
‘İşlemler hukuksuz’ Açıklamada, “Bu davayla ilgili olarak yapılan işlemler hukuksuzdur. Makul hiçbir sebep yok iken cemaat planları doğrultusunda beni susturmaya ve bir örgütle irtibatlandırarak asıl hukuksuz dinleme yapanları korumaya yönelik davranış bellidir. Davayla ilgili cemaatçi emniyet mensupları tarafından basına sürekli bilgi verilerek, hakkımda psikolojik harekât yapılmaktadır. Cumhuriyet Savcısı Kadir Altınışık ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde bu tahkikatı kasıtlı yönhlendiren daha önce de adlarını vererek şikâyet ettiğim polislerden davacıyım. Tahkikatın tarafsız bir savcı tarafından yürütülmesi halinde herşeyin anlaşılacağını iddia ediyorum” ifadelerine yer verildi.
Avcı, 20 Eylül’de adliyede ifade verdiği hâkime, “Karargah Evleri” veya “Devrimci Karargah” adlı örgüte yönelik bir tahkikata başlanacağını ve bu kapsamda Necdet Kılıç’ın gözaltına alınacağını söylediğini aktardı. Avcı, “‘Cemaat nedir, her taşın altında cemaat arama’ diyorlar; taşın altında değil artık her taşın üstündeler” dedi.