İstanbul’da 115 hamile çocuğun yasal bildirimlerinin yapılmadığını ortaya çıkaran sosyal hizmet uzmanı İclal N. “16 yaşındaki Suriyeli bir kız çocuğu, ikinci çocuğuna hamileydi. 12 yaşındayken ilk çocuğunu ülkesinde doğurmuş. Kendisi 16, ilk çocuğu 4 yaşındaydı” dedi
5 yıllık sosyal hizmet uzmanı İclal N., İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki skandalı ortaya çıkaran 2 görevliden biri. Bildirimi yapılmayan 115 hamile çocuktan 15’ine psikolojik destek verdiğini anlatan İclal N., 18 yaşından küçük olan kız çocuklarının Başakşehir, Bağcılar, Esenyurt ve Küçükçekmece ilçelerinden hastaneye geldiğini söyledi. İclal N., bu süre içinde kendisini hayrete düşüren vakalarla karşılaştığını dile getirdi.
"115 çocuğun 15'ini gördüm"
Gazete Habertürk'ten Öznur Karslı'nın haberine göre; hastaneye günde ortalama 3-4 hamile çocuk geldiğini kaydeden İclal N., şunları ifade etti:
“16 yaşındaki Suriyeli bir kız çocuğu, ikinci çocuğuna hamileydi. Öğrendiğime göre, 12 yaşındayken ilk çocuğunu ülkesinde doğurmuş. Kendisi 16, ilk çocuğu 4 yaşındaydı. 17 yaşında hamile olan kız çocuğu, zihinsel engelliydi. Bu çocukların hepsi doğum yapmaktan korkuyor. Anne-baba ya da eşleri de geliyor yanlarında. Hepsi doğumdan korkuyordu. 115 çocuğun 15’ini gördüm. Onlara psikolojik destek verdim. Hepsi evliliği kabullenmiş, eşini sevdiğini, kendi rızasıyla hamile kaldığını söylüyor. Ama bir çocuğu 5 dakikada tehdit edip bunları söyletebilirler. Anne, baba ve eşin rızası olması durumunda 10 haftalığa kadar olan gebeliklere kürtaj yapılıyor. Evli olmaması durumunda da yine rızaya dayalı kürtaj yapılıyor. 15 yaş altında bu durumu zaten kabul etmiyoruz.”
Hamileliklerin saklanmasını kendisinin ihbar etmesine rağmen olayın üzerine yıkılmak istendiğini vurgulayan İclal N., hastane başhekim yardımcısı A.A. hakkında da mobbing yaptığı gerekçesiyle şikâyette bulunduğunu belirtti. Görevini yapmayıp çocuk yaştaki kızların hamileliklerini bildirmeyen N.D.’nin henüz 2 yıllık memur olduğunu söyleyen İclal N., devamında da şunları anlattı:
“Görevini yapmamakla nasıl bir çıkarı vardı bilemiyorum. Durumu fark ettiğimde başhekim yardımcısıyla paylaştım. Bu birimin sorumlusu olduğumu ve durumun Çocuk Büro’ya aktarılması gerektiğini söyleyerek, tutanak tuttum. Gelen yanıt, bildirim konusunda bir eksik olmadığı yönündeydi. İl jandarma ile yürüttüğüm bir proje vardı. Köy köy gezip istismara uğrayan çocuklara psiko-sosyal destek veriyorduk. Aynı zamanda bu projeye devam etmek istediğim için Başhekim Yardımcısı A.A’dan 29 Eylül’de birimimi değiştirmesini ve dilekçeme bir cevap istedim. Bu sorumluluğu daha fazla taşıyamazdım. Başhekim yardımcısından yanıt alamayınca şikâyetçi oldum.”
Şikayetçi olmasının ardından 2 kez görev yeri değiştirilen sosyal hizmet uzmanı İclal N., “Hastane dışına, Sefaköy’deki Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’ne hiçbir gerekçe gösterilmeden danışman olarak gönderildim. Son olarak yine görev yerim değişti. 1 Şubat itibarıyla yine Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki Çocuk-Ergen Turkuaz Umutlar Merkezi’nde görevlendirildim” dedi.
Twitter'dan duyurmaya çalışmış
İclal N.’nin, 7 ay önce sosyal medya hesabında “Kim takar 15 yaşını tamamlamış bir çocuğun hem eş hem anne olmasını?” şeklinde bir paylaşımda bulunduğu ortaya çıktı.
2 personel için 3 yıl hapis istemi
Gazete Habertürk'ten Veli Sarıboğa ve Öznur Karslı'nın haberine göre; Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, 115 çocuğun hamile olduğunun ilgili makamlara bildirilmediği iddia edilen Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı A.A. ile sosyal hizmet uzmanı N.D. hakkında iddianame hazırladı. Skandalı ortaya çıkaran İclal N.’nin görev yerini değiştiren A.A. ile yasal bildirim yapmayan N.D.’nin “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçundan 9 aydan 3 yıla kadar hapsi istendi. İddianame, asliye ceza mahkemesine gönderildi. 115 çocuğa cinsel taciz ile ilgili soruşturmanın devam ettiği belirtildi.
Hastanenin başhekim yardımcısı Kerem Erkalp, HABERTÜRK’e yaptığı açıklamada, “Olayda ihmalleri varmış gibi gözüktüğü için bu dava açıldı, herhangi bir suiistimal yok. Biz bu kara lekeyi silmekle yükümlüyüz. Ne yazık ki yaşanan Türkiye’nin sosyal gerçeği. Yasal bildirim yapılmaması gibi bir şey yok. Görev aşkı olsaydı deşifre etmezdi. Benim bile isimlerini görmediğim bu yavrularımızı İclal N. nasıl deşifre etti? Dava açılan görevlerimiz görevlerine devam ediyor” dedi.
Çocuklar ile tek tek görüşülecek
Dün, hastanedeki skandalla ilgili İstanbul Valiliği ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan da art arda açıklamalar geldi.
Bakan Fatma Betül Sayan Kaya, açıklamasında şunları dedi:
“Olayla ilgili avukatlarımız da savcılarımızla birlikte konuyu takip ediyorlar. Bahse konu olan çocuklarımızla ilgili de sosyal inceleme başlattık. Tüm çocuklarımızı ekiplerimiz evlerinde ziyaret edecek. Türkiye’de hiçbir cinsel istismar vakasının üzerinin örtülmesine müsaade etmiyoruz, etmeyeceğiz.” CHP Ankara Milletvekili Murat Emir de çocuk yaşta gebelik ve doğum vakalarını değerlendirirken, “Çocuk gebeliği suçtur. Bunu gören ve ilgili birimlere bildirmeyen kamu görevlileri suça ortak olmuşlardır” ifadesini kullandı.