T24- Kapatılan DTP'nin siyasi yasaklı Genel Başkanı Ahmet Türk, milletvekillerinin meclis'ten istifa kararından vazgeçtiklerini ve demokrasi mücadelesini parlamento zemininde sürdürme kararı aldıklarını açıkladı. Bu kararı almalarında, halkın, sivil toplum örgütlerinin, yazarların aydınların ve Abdullah Öcalan'ın çağrısı olduğunu belirten Ahmet Türk, “Mücadelemizi Barış ve Demokrasi Partisi'nde sürdürme kararı aldık” diye konuştu.
Daha önce sine-i millete dönme kararı alan kapatılan DTP'li milletvekilleri bugün istifalarını meclis'e sunacaklarını açıklamışlardı. Ancak sabah saatlerinde yapılan açıklamada istifaların bekletileceği belirtildi ve kısa bir süre sonra da milletvekillerinin istifa kararından vazgeçtikleri açıklandı. Kapatılan DTP'nin siyasi yasaklı Genel Başkanı Ahmet Türk de saat 14.30'da yaptığı açıklamayla aldıkları yeni kararı deklare etti. Türk açıklamasında şunları söyledi:
“Biz bu kapatma kararını başından beri siyasi bir karar olarak değerlendirdik 12 Eylül Anayasası'nın sonucu olarak kapatılan bir parti olduk. Bu statükoculuğun devamını isteyenlerin kararı, bu karar asimilasyon anlayışının kararıdır. Kararı demokratik değerlerin altüst edildiği karar olarak görüyoruz.
Demokrasiye olan inancımızı, kardeşliğimize olan inancımızı, Barış ve Demokrasi Partisi'nde sürdürme kararı aldık. Barışın ne anlama geldiğini biliyoruz. Altı partimizin kapatılmasına rağmen, demokrasiyi esas alan yaklaşımımızın herkes tarafından görülmesi gerekir. Dünyada hiçbir parti yoktur ki altı partisi kapatıldıktan sonra 7. kez halkların kardeşliğine katkı sunmak için devam kararı alsın. Bu çabamnız bu ısrarımız demokrasiyi ne kadar önemsediğimizin göstergesidir. Şiddeti değil barışı önemsediğimiz göstergesidir.
Amacımız Türkiye'de Türkiye halkının kürt halkının farklı inançların, emekçilerin vicdanı olacak bir siyasi oluşumu ortaya çıkarmaktır. O zaman Türkiye'yi değiştirebiliriz, demokrasiyi sağlayabiliriz, özgürlüklere kavuşabiliriz.
Barış ve Demokrasi Partisi demokrasi adresi olabilecek. Demokratik mücadele bizim için esastır. Kapatmayla birlikte grubumuz, partimiz onurlu bir duruş gösterdiler. Bize sahip çıktılar. Siyaset yasağı gösterilen iki arkadaşlarına bağlılıklarını gösterdiler. Teşekkür ediyorum.
Tabiki demokratik zemenin önemi her zaman dile getirdik. Halkımız parlamentoda mücadelemizi sürdürmemizi istedi. Bütün sivil toplum örgütlerimiz devam etmemizi istedi. 'Bu zemini terk etmeyin' dediler. Yazarlar, aydınlar, bu zeminde parlamentoda bulunmanın önemini dikkat çekti. Sayın Öcalan parlamentoda zeminin terk edilmesini istemediğini avukatları aracılığıyla iletti.
Bütün bu gelişmeleri değerlendirdik. İstifanın doğru olmadığına inandık kararımızı gözden geçirdik. Parlamento zemininde devam etme kararını aldık.
DTP'nin kapatılması büyük bir ayıptır, büyük bir günahtır, bu mantığı aşmamız gerekiyor. Ancak
bir canı bile kaybetmemiz bir partinin kapatılmasından da önemlidir. Gelin 'canlara sahip çıkalım, kaybetmeyelim' diyoruz. 1000 yıldır bililte yaşayan halkları kucaklaştıralım.”
Ahmet Türk açıklamasının ardından gazetecilerin sorularının yanıtlarken, karar değiştirmelerinde İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile yaptıkları görüşmenin etkisi olmadığı belirtti.
