T24 - Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Habur'da yargılama yapılan salonda Atatürk resmi ve Türk bayrağının indirildiğine dair kendilerine şimdiye kadar gelen bir bilgi olmadığını belirterek, "Ancak, konu incelenmektedir. Böyle bir şey tespit edilirse sorumlular hakkında gereği yapılacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.
Anayasa değişiklik teklifinin Anayasa'ya geçici 20. madde eklenmesini öngören düzenlemesi üzerinde söz alan AKP Bursa Milletvekili Mehmet Tunçak, Anayasa görüşmeleri sırasında "küçük ifadelerle büyük iftiraların atıldığını" söyledi.
Görüşmeler sırasında "her şeyin ayan beyan ortaya çıktığını" anlatan Tunçak, "CHP'nin demokrasi anlayışı açık oy gizli tasnif yapılmasıdır. Ergenekon'a avukatlık yapılmasıdır" görüşünü savundu. CHP'li milletvekillerinin "oy kullanma kabinlerine bile yaklaştırılmadığını" dile getiren Tunçak, "Biz, vesayet anlayışını reddediyoruz" diye konuştu.
Tunçak'ın konuşması üzerine söz alan, CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, "AKP kendi mutfağında hazırladığı tasarıyla Parlamentoyu meşgul ediyor" iddiasında bulundu.
"AKP yargıyı ele geçirmek için getirdiği teklife hiçbir CHP'li meşruiyet kazandırmamak için oy kullanmıyor" diyen Okay, "Ama sizin de nasıl oy kullandığınızı görüyoruz" dedi. Okay, "Sivil dikta özleminize, rejimi değiştirme özleminize destek vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.
Ergin soruları yanıtladı
Daha sonra soruları yanıtlayan Adalet Bakanı Ergin, paketin, hukuk fakültelerindeki eğitimden başlayarak alternatif uyuşmazlık yolları, alternatif ceza infaz yöntemleri de dahil yargıdaki birçok sorunun çözümü için bütüncül bir yaklaşım getirdiğini belirtti.
Paketle, vatandaşlara, kamu denetçiliği ile Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru gibi iki önemli hak getirildiğini ifade eden Ergin, "Yargıyı ele geçirme kastı gibi bir şey olamaz. Bu, Türkiye'de yargının daha bağımsız ve tarafsız olması temel hedefine, güven veren bir adalet sistemini kendine vizyon olarak alan Yargı Reformu Stratejisine uygun düşmez" dedi.
Bakan Ergin, şunları kaydetti:
"Burada grup adına görüşünü açıklayan bir milletvekilimiz, 1950 ile 1960 arasında yargıyla uğraşanların sonunun hayırlı olmadığına dair bir takım ifadeler kullandı. Yargıda kuşatma, bu şekilde üç beş hakim ve savcıyla uğraşmakla olmaz. 1960 yılında askeri müdahale sonrasında sadece 7 ay içerisinde Yargıtay'ın 241 üyesinden 66 üyesi resen emekli edilmiş. Danıştay'ın 54 üyesinden 28 tanesi emekli edilmiş. Kürsüde toplam 3123 hakim ve savcı varken, bunların 520 tanesi rızası dışında emekliye sevk edilmiş.
Daha sonra baktığınızda, o dönemin sonrasında, Yassıada mahkemesinde kovuşturma ve soruşturmada görev alan hakim ve savcıların, Anayasa Mahkemesi üyeliğine, Yargıtay ve Danıştay Başkanlığı'na, Yüksek Seçim Kurulu başkanlığına bol miktarda geldiklerini görüyoruz. Yargıyı etkileme, yargıyı kontrol altına alma gibi bir eylemden bahsedilecekse bu somut örnekler, tarihten çok net örnekler olarak gözümüzün önünde canlı bir şekilde durmaktadır."
Ergin, Habur'dan girişlerle ilgili olarak bir soru üzerine de "Habur'da yargılama yapılan salonda Atatürk resmi ve Türk bayrağının indirildiğine dair bize şimdiye kadar gelen bir bilgi yok. Ancak bu haber üzerine muhakkik görevlendirilmiştir, konu incelenmektedir. Böyle bir şey tespit edilirse sorumlular hakkında gereği yapılacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.