Gündem

Gülen ve Sarıgül'ün ilgisi yok, iktidarın komplosu

CHP Genel Başkanlığı görevinden istifa eden Deniz Baykal, Fikret Bila'ya konuştu.

11 Mayıs 2010 03:00

T24 - CHP Genel Başkanlığı görevinden dün istifa eden Deniz Baykal, istifasının ardından Fikret Bila'ya konuştu. Ailesinin bu süreçte hep yanında olduğunu belirten Baykal, Fethullah Gülen ve Mustafa Sarıgül'ün olayla bir ilgisinin olmadığını vurguladı.

Bila'nın Milliyet gazetesinde bugün (11 Mayıs 2010) yayımlanan yazısı şöyle:

Genel başkanlıktan istifa ettikten sonra Deniz Baykal’la evinden telefonla konuştum. Sesi rahatlamış geliyordu. “Kararınız hayırlı olsun” dedikten sonra sordum:

İstifa kararını nasıl aldınız? Duygularınız nelerdi?

- Evden hiç çıkmadım. Dört gün boyunca telefonun başından kalkmadım. Bütün telefonlara ben cevap verdim. Her kesimden insanlar, partili, partisiz vatandaşlar aradı. Hepsini dinledim. Bu oyuna gelme, istifa etme dediler. Ben zihnimde sürekli değerlendirme yaptım. Zihnimde şekillendirdim. İstifa etmemin bu komplonun ortaya çıkarılması açısından; kendim ve partim için en doğru yol olacağına karar verdim.

Bu kararınızı ailenizle birlikte mi aldınız?

- Ailem hep yanımdaydı. Olcay hep yanımdaydı, hepsi destek oldular. Kızım geldi, oğlum geldi. Onlar da kararımı saygıyla karşıladılar.


Gülen’in telefonu

Fethullah Gülen Hoca’nın sizi telefonla aradığı söylendi. Siz de konuşmanızda Pennsylvania’dan gelen mesajın samimiyetine inanıyorum, dediniz. Fethullah Gülen Hoca, neler söyledi?

- Konuşmanın içeriğine girmem doğru değil. Ben, ifadelerinin samimiyetine inanıyorum. İnandığımı da söyledim. Onlarla ilgisi yok. Bu iktidarın sorumluluğunda, iktidarın onayıyla imal edilmiş bir komplodur.


Sarıgül’ün işi değil

Bir de parti içinde veya dışında size muhalif olan isimler de suçlandı? Örneğin Mustafa Sarıgül’e suçlamalar yöneltildi..

- Hayır. İlgisi yok. Bu Sarıgül’ün yapacağı, yapabileceği bir iş değil.


Görüntüler nasıl oluştu?


Bir komplo olduğunu söylüyorsunuz, internette verilen görüntülere ne diyorsunuz?

- Yaptığım açıklamayı iyi okuyun. Orada her şeyi açıkça söylüyorum. Bu imal edilmiş bir komplodur. Mesken masuniyeti ihlal edilerek, eve girilerek, duvarlara, eşyalara kameralar yerleştirilmiştir; görüntüler alınmıştır. Sonra ileri teknoloji kullanılarak bu komplo imal edilmiştir.

Yeni bir olaydır. 15 günün işidir. Ortada bir kaset yoktur. Sanki bir kaset varmış da üzerinde oynanmış değildir. Burası çok önemli. Ortada yıllarca bekletilen bir kaset yok. Duvarlara, eşyalara yerleştirilen kameralarla elde edilen görüntüler kullanılarak, yüksek teknoloji ile üretilmiştir. Bu da ancak iktidarın onayıyla, hükümet gücüyle yapılabilecek bir iştir.


Yeniden aday gösterirlerse?

İstifa kararınızı açıklamanızdan sonra, 22-23 Mayıs’ta yapılacak CHP Kurultayı’nda delegelerin yeniden sizi aday gösterecekleri yorumları yapıldı. Tavrınız ne olur? Bu yorumlara ne diyorsunuz?

- Bu tür yorumlar, çalkantılar olur. Normaldir.


MYK’da kararlı tutum

Baykal, istifasını açıklamadan önce MYK’yı topladı. Kararını MYK’da açıkladı ve tartışılmasına izin vermedi. İstifa konusunda kararlı olduğunu vurgulamakla yetindi. Bazı MYK üyeleri, Baykal’ı vazgeçirmeye çalıştıysa da etkili olmadılar. Bazı MYK üyeleri, Baykal’ın kararını gözyaşlarıyla dinledi. Baykal, basın mensuplarına okuduğu metni, MYK’da da okudu. Kendilerine karşı bir kavga açıldığını belirtti ve bu kavgaya gireceğini, kaçmayacağını da vurguladı.

Baykal’ın istifasını açıklamasından sonra gözler hemen CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’e çevrildi. Son dönemde CHP’de yıldızı parlayan bu iki ismin genel başkan adayı olup olmayacakları merak ediliyordu.

Her iki isimden de gelen hava aday olmayacakları yönünde. Bugün itibarıyla adaylık ilanı için çok erken. Baykal, iddiaları kabullenerek ve siyasi yaşamını noktalamak üzere istifa etmiş değil. Aksine iddiaları reddederek ve hükümeti suçlayarak ayrıldı. Bunun bir teslimiyet ve kaçış olmadığını söyledi. Bu koşullarda akla gelen isimlerin ortaya çıkarak adaylıklarını açıklamalarını beklemek gerçekçi olmaz. CHP ve kurultay delegeleri Baykal’ın yeniden genel başkan olması için ısrar edeceklerdir.


Gül: Acele etmediniz mi?

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Baykal’la ilgili iddialar gündeme geldiği günlerde, tepkisini dile getirmişti. Gül, istifa kararını açıklamasından sonra Deniz Baykal’ı da telefonla arayarak üzüntüsünü dile getirdi. Cumhurbaşkanı’nın, olan bitenden duyduğu üzüntüyü aktarmasının yanı sıra, “İstifa kararında acele etmediniz mi?” diye sorduğu da kulislere yansıdı. Baykal’ın ise, Cumhurbaşkanı’na gösterdiği ilgi ve nezaketten dolayı teşekkür ettiği belirtildi.


Erdoğan’ı izlemedim

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iddiaların gündeme geldiği günden bu yana bu konuya hiç girmemeye özen göstermişti. Görüntülerin internetten kaldırılması ve nasıl verildiğinin ortaya çıkarılması için talimat vermişti. Bu konunun siyasi malzeme yapılmaması konusunda da partisinin yöneticilerini uyarmıştı. Ancak Baykal’ın hükümeti suçlaması üzerine, dün sert bir açıklama yaptı. Baykal’ın hükümeti suçlamasını “çirkin” bulduğunu ifade etti.

Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarından sonra tekrar Deniz Baykal’la konuştum. Baykal, Başbakan’ın açıklamasını izlemediğini belirttikten sonra, “Benim ne söylediğim ortada, Başbakan’ın ne söylediği de ortada” demekle yetindi.