Zafer KUMRU/ ERZURUM, (DHA) - ERZURUM\'da Hasan-ı Basri Mahallesi\'nde başlatılan kentsel dönüşüm ile birlikte yaşanan \'türbe krizi\' devam ediyor. Hasan-ı Basri\'ye ait türbe yanındaki bir ağacın sökülmesi sonucu oluşan hasarı kınayan mahalle halkından Sedat Soruhan, \"Yarabbi sen zulme sessiz kalma. O zat bir gece kendini göstersin onlara. Biz halk olarak onlara engel olacağız\" dedi.
Merkez Yakutiye İlçesi\'ndeki Hasan-ı Basri Mahallesi\'nde başlatılan kentsel dönüşüm ile birlikte \'türbe krizi\' ortaya çıktı. Mahalleden birkaç kişi, \'Türbeyi yıktırmayız\' diyerek inşaat çalışmalarına engel oldu. Bu gelişmeler üzerine mahalleye gelen Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, Evliya Hasan-ı Basri\'nin Erzurum\'a hiç gelmediğini; bölgedeki kırmızı bir mezar taşının 1993 yılında üzerinin sac ile kaplanarak tarihi kıymeti olmayan bir yer yapılarak türbeye dönüştürüldüğünü söyledi. Korkut, \"Halkımız bunu bilsin ki Hasan-ı Basri\'nin mezarı Basra\'da. Kendisi Erzurum\'a hiç gelmemiştir. Projede değişlik yaptık. Söz veriyorum burası yıkılmayacak\" diyerek söz vermişti.
İnşaat firmasının türbe alanındaki çalışması sırasında bir ağacın yerinden sökülmesi mahallelinin yeniden kepkisine yolaçtı. Türbe alanındaki çalışmasını aldatmaca olarak değerlendiren semt sakinleri yıkım ekibine izin vermeyeceklerini bildirdi. Çalışmaların türbeye zarar verdiğini ve göçme tehlikesi oluştuğuna değinen mahalleli, türbenin yıkılmasına asla izin vermeyeceklerini belirtti. Mahalle sakinlerinden Sedat Soruhan şunları söyledi:
\"Sabahleyin arabamızla geçiyorduk. Kepçe buranın üstüne çıkmış baktık ağaçlar aşağıya düşüyor. Hemen buraya geldik. \'Ne yapıyorsunuz?\' diye sorunca, \'Biz bu arsayı belediye başkanından satın almışız. Türbeye zarar vermeden burayı yıkacağız\' dediler. Zaten türbeye zarar verdiler. Burada bizim tarihimiz, değerimiz, mübarek zatımız yatıyor. Bizim cumhurbaşkanımıza sesimizi duyurun. Ağaçları nasıl çektiler, türbenin duvarlarını nasıl yıktılar hepsinin görüntüleri bizde.Yarabbi sen zulme sessiz kalma. Bu yazılar hep yalanmıymış. O zat bir gece kendini göstersin onlara. Allahın izniyle de gösterir. Biz halk olarak onlara engel olacağız, Allahın izniyle koymayacağız. Allah rızası için buradan Erzurumlular\'a sesleniyoruz. Gelin burada türbemize sahip çıkalım.\"
HASAN-I BASRİ KİMDİR?
Kayıtlara göre, Hasan Basri; Tâbi’inin büyüklerinden Zâhid, muhaddis, fakîh ve müfessir. Adı, Ebû Sâid el-Hasan b. Ebi\'l-Hasan Yesâr el-Basri olan Hasan Basri\'nin babası Yesâr, Irak\'ın bir kasabası olan Meysanlı. Yesar, Meysan\'ın fethedilmesi sırasında esir düşmüş ve buradan efendisinin kendisini azad ettiği, daha sonra da Hasan-ı Basri\'nin annesi Hayra ile evlenince Medine\'ye götürülmüş. Hasan-ı Basri, burada Hz. Ömer\'in halifeliğinin son ikinci yılı olan Hicri 21\'inci yılında dünyaya geldi. (21/641).
Annesi Hayra, Hz. Muhammed\'in eşi Ümmü Seleme\'ye hizmette bulunmuştur. Bu arada, Ümmü Seleme\'nin Hasan\'ı emzirdiği ve ondaki hikmet ve belâğatin bundan dolayı olduğu söylenir. Ayrıca, Ümmü Seleme\'nin, kendisini Ömer\'e götürdüğü ve onun için şöyle dua ettiği de rivayetler arasındadır; \"Yâ Rabbi, onu dinde fakih kıl ve insanlara sevdir (İbn Sa\'d, Tabakât, VII/I, 114).
Hasan, Vadi\'l-Kura\'da büyümüş ve çocukluğu orada geçmiştir. Gençliğinde Doğu İran\'ın fethine (43/663) katılmış, bundan kısa bir müddet sonra, Horasan valisi Rebi\' b. Ziyâd\'ın kâtipliğinde bulunmuştur. Bundan sonraki hayatının geri kalanını çoğunlukla Basra\'da geçirmiştir. En son vefat edenleriyle birlikte üç yüz sahabe ile görüştüğü rivayet edilir. Bu bakımdan tabiinin önde gelenlerinden olup ilim ve fazileti, zühd ve takvası ile meşhurdur. Ebû Tâlib Mekkî, Hasanı Basri\'nin tasavvuf yolunda imamları olduğunu söylemiştir. Enes b. Malik, kendisine bir mesele sorulduğunda, onun Hasan-ı Basrî\'ye de sorulmasını, onun derin ilim sahibi olduğunu söylerdi (İbni Sa\'d, a.g.e., s. 128).