İrfan Sapmaz / Bangladeş, 18 Eylül (DHA) - Myanmar\'daki baskı ve zulümden her şeylerini geride bırakarak kaçmak zorunda kalırken, bir umutla geldikleri Bangladeş\'te gelecekteki umutları çocuklarını da kaybediyor. BM raporlarına göre son bir ayda bu ülkeye sığınan 500 bin Arakan müslümanın 200 binini çocuklar oluşturuyor. Ancak kayıtlara göre bu ülkeye sığınan kadınların yaklaşık 50 bini son 3 ay içerisinde doğum yaptı. Fakat 30 bine yakın hamile kadın korkudan, yolculuk sırasında ve sıcak ardından gelen yağmurda çocuklarını düşürdü.
Bangladeş-Teknali kampı- Dünyanın küresel güçlerinin oyunları arasında ezilip kalan Myanmarlı müslümanlar ülkelerini terkederek geldikleri Bangladeş\'te bütün geleceklerini çocuklarını da kaybediyorlar.
BM raporlarına göre son bir ayda ülkelerini kaybeden 500 bin Müslüman şimdi de sığındıkları Bangladeş\'te çocuklarını kaybediyorlar. Tam bir felaket yaşanıyor. Bangladeş\'te elde edilen son raporlara göre bu ülkeye göçen Müslüman kadınların 50 bini son 3 ayda doğum yaptı. Ancak bu hamile kadınların yaklaşık 30 bini baskılar, işkenceler sırasında çocuklarının büyük bir bölümünü travma sonucu kaybetti. Karınlarındaki çocuklarını Myanmar\'da kurtarmayı başaranlar ise kaçarken, dağlarda, nehirlerde ve son olarak geldikleri Bangladeş\'te sıcak ve yağmurlar sırasında kaybetti.
İŞTE RUKİYE\'NİN ÇADIR HAYATI
Rukiye 6 çocuğu ile sağ salim kaçmayı başaran şanslı kadınlardan sayılır. Ancak bu 6 çocuğu ile küçücük çadırda yaşamını sürdürmeye çalışıylor. 8 gün önce buraya sığındılar. 15 gün boyunca tüm ailesi ile dağlarda yürümek zorunda kaldılar.
BÖYLE BARINAK YAPIYORLAR
Bu ülkeye sığınanların ilk yapmak istedikleri şey başlarını sokabilecek bir çadır eve sahip olabilmek. Hem güneşten, hem de yağmurdan korunmak zorundalar öncelikle. Yoksa hemen hemen her evde en az 5, 6 çocuğun bulunduğunu düşünürsek onlar için en büyük tehlike bebeklerinin bu yaşama dayanamayacak olması.
Bembo isimli ağaçlar yaklaşık 5 dolara satın alınabiliyor. Bu arada bir adet tente veya çadır almak gerekiyor. Bunun da yaklaşık değeri 25 dolar civarında. Satın alındıktan sonra çamurlu yollardan, binlerce kalabalık insanların arasından bu Bembo isimli ağaçları da taşımak ayrı bir sıkıntı.
Sonra ise yoğun bir şekilde sıcağa ya da yağmura bakmadan bir an önce çadırı kurmak gerekiyor. Evde kim varsa hepsi çalışıyor. Çocuklar babalarına yardım ediyor. Kadınlar çocuklara bakıyor. Kazmalar alınmış topraklar taşınıyor. Sonra ise hiç bir taraftan korunağı bulunmayan çamurlu çadıra girip güya korunmak gerekiyor.
KÜÇÜK DÜKKANLAR BÜYÜK İŞ YAPIYOR
Arakanlı mülteciler veya yerli Bangladeş halkı bir taraftan da ticaret yapmak zorundalar. Hem geçimlerini temin etmek, hem de ihtiyaçları karşılamak için. Bölgenin önemli gelir kaynaklarından birisi balıkçılık. Balıklar tutuluyor ve kamplarda satılmaya başlanıyor. 1 kilo balık 1,5 dolar civarında. Seyyar dükkanlar sürekli hareket halinde iş yapmaya çalışıyor.
Aynı zamanda dal isimli yiyeceklerde dükkanlarda oldukça rağbet görüyor. Dal isimli bir tabak mercimek yemeği 10 cent civarında alıcı bulunuyor.
BEBEKLER ÇARESİZ HASTA OLUYORLAR
Kamplarda en çok sıkıntı çekenler ise çocuklar. Ve bu sıkıntılar karşısında çaresiz kalan anneler. Yağmurun altında üzerlerinde elbiseleri yok, ayakabıları yok öylesine geziyorlar.
Karşımıza genç bir adam çıkıyor ve bizim yabancı olduğumuzu anlayınca hasta çocuğunu gösteriyor ve bir doktorun olup olmadığını soruyor.
Kucağındaki bebek ateşler içerisinde yanıyor. Sürekli öksürüyor. 2 aylık bebeğinin yaşaması için çaresiz şekilde bir doktor arıyor. Ancak maalesef yeterli sayıda doktor ve hemşire bulunmadığından çoğu çocuklar hayatını kaybediyor.
Görüntü Dökümü
- Bangladeş Teknali Kampından görüntüler