Murat KÜÇÜK/BOLU, (DHA)- BOLU\'nun doğa harikası Gölcük Tabiat Parkı\'na 19 odalı dağ köşkü ile 25 bungalov yapımı ve göl gazinosu ile ilgili projede bungalov evlerin yapımına başlandı.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından Bolu Belediyesi\'ne 2012 yılında 29 yıllığına kiralanan Gölcük Tabiat Parkı için 19 Aralık 2017\'de ihale yapılmıştı. İhale kapsamında 19 odalı dağ köşkü ile 25 bungalov yapımı ve göl gazinosunun özel işletmeye verilmesi yer alıyordu. 12 firmanın katıldığı ihaleyi Avrasya Feribotu\'nu arkadaşlarıyla birlikte kaçıran Muhammet Tokcan\'ın kardeşi Düzceli işadamı Kurtuluş Tokcan aylık 116 bin TL teklif vererek kazanmıştı. Söz konusu ihale tepki çekmiş ve birçok sivil toplum kuruluşunun birleşimiyle oluşan Gölcük Platformu tarafından protesto edilmişti. Tepkilerin ardından ihale 2 Ocak 2018 tarihinde Bolu Belediyesi encümeni tarafından iptal edilmişti. Daha sonra belediye encümeni tarafından alınan kararla söz konusu işletmenin Bolu Belediyesi tarafından yapılmasına karar verildi. Proje kapsamında Gölcük Tabiat Parkı\'nda bulunan göle 500 metre uzaklıktaki alana bungalov evlerin yapımına başlandı. Ormanlık alan içerisine 3 bungalov ev konuldu. Diğer 22 bungalov evin yapım çalışmaları sürerken, evlerin bulunduğu alana da patika yol yapımı için iş makinesi çalışmalarını sürdürüyor. Çalışmalar, Doğa Koruma ve Milli Parklar 9. Bölge Müdürlüğü tarafından da duyuruldu. Bölgede devrilen çam ağaçları dikkat çekti. Bu ağaçların doğal şartlar nedeniyle kendiliğinden devrilen yaşlı ağaçlar olduğu öne sürüldü.
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Bolu\'nun turizmde cazibe merkezi olması için önemli bir adımın hayata geçirildiğini ifade ederek, \"Gölcük Tabiat Parkı\'nın nadide güzelliğinin korunarak, daha çok turist çekebilmesi için hazırlanan proje, Bolu Belediyesi tarafından uygulanmaya başlandı. Proje kapsamında göl alanı dışında kalan sahada hiçbir ağaca dokunulmadan orman evleri yapılıyor. Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile birlikte, mevcut doğal ortamın ve güzelliklerimizin korunduğu ortaklaşa bir proje hazırladık. Bu proje, koruma kullanma dengesi ile hazırlandı. Tabiat, bizim nimetimiz ve Allah\'ın bize bahşettiği en büyük zenginliğimiz. Tek bir ağaca zarar gelmesi ya da bir tek ağacın kesilmesi söz konusu değil. Planlı programlı bir çalışma yürütüyoruz. Tamamen göl alanı dışında, ağaçlar arasında küçük orman evleri yapıyoruz. Bu projenin Türkiye’de ve dünyada örnekleri mevcut\" dedi.
Ağaç kesilmemesi için titiz bir çalışma yapıldığını ifade eden Yılmaz, \"Gölcük’ün doğal güzelliklerinin daha çok insana ulaşması için hazırlanan proje için uzun süredir çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda Orman ve Su İşleri Bakanlığı\'yla ortaklaşa bir süreç yürütüldü, bölgedeki büyük-küçük tüm ağaçların konum ve çapları ölçüldü ve bu ölçümlere göre ağaçların arasında kalan boş alanlara orman evleri (bungalovlar) vaziyet planı üzerinde planlandı. Ayrıca plandaki orman evleri sahada aplike edilerek, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü yetkilileri tarafından da yerinde kontrol edildi. Milli Parklar Genel Müdürlüğü son kontrollerinden sonra vaziyet planına onay verdi. Titizlikle yapılan bu çalışma ve defalarca yerinde yapılan kontroller sonucunda hiçbir ağaca zarar vermeyecek şekilde orman evlerinin yerleri tespit edildi ve bu plan doğrultusunda süreç başlatıldı. Çalışmalar tamamlandığında doğa ile uyumlu ve ağaçların ortasında kalacak orman evleri, halkın kullanımına açılacak. Bizim amacımız tabiatın güzelliğini daha çok insanla buluşturmak. Ağaçları Bolu\'nun kadim sakinleri olarak görüyoruz ve onların huzurunu bozmadan bu projeyi oluşturmak için gece gündüz çalıştık. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile her ağacın yerini teker teker inceledik, projeyi oradaki doğal ortama uygun şekilde konumlandırdık. Biz kendimizden eminiz, kimse merak etmesin. Bu proje üzerinden rant elde etmek, ortalığı karıştırmak isteyenlere de kulak asmasınlar. Proje tamamlandığında Bolu tarihine, doğasına ve kültürüne uygun bir turizm projesi kazanmış olacak\" diye konuştu.
Gölcük Tabiat Parkı\'na şehir dışından gelen günübirlik ziyaretçilerden bazıları konaklama projesinin faydalı olduğunu ifade ederken, bazıları da doğal hayata zarar verebileceğinden endişelendiklerini söyledi.
