T24 - Deniz Feneri Soruşturmasını yürütürken haklarında soruşturma için izin verilen savcılardan Mehmet Tamöz, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'i eleştirdi. Tamöz, 2010'da yaptıkları görüşmede tahrifat iddiasıyla ilgili durumu Ergin'e izah ettiğini ve Bakanın da ikna olduğunu savundu.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Deniz Feneri soruşturmasını yürüten Ankara Cumhuriyet Savcıları Nadi Türkaslan, Abdülvahap Yaren ve Mehmet Tamöz'ün evrakta sahtecilik suçundan yargılanmasına vize verdi.
Almanya’daki Deniz Feneri e.V. soruşturmasının Türkiye ayağını yürüten savcılar Nadi Türkaslan, Mehmet Tamöz ve Abdulvahap Yaren, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) haklarında kovuşturma kararı almasına tepki gösterdi. Karara itiraz etmeye hazırlanan savcılardan Mehmet Tamöz, hakim ve savcıların erişebildiği “adalet.org” adlı internet sitesine gönderdiği 20 sayfalık yazıda, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’i eleştirdi. Tamöz, “Evrakta tahrifat iddiasını Bakan Ergin yeni öğrenmedi. 2010’da bir görüşmemizde durumu kendisine izah ettim, o da ikna olmuştu” dedi.
Deniz Feneri e.V soruşturması kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderilen Zekeriya Karaman ve Zahit Akman’ın Avukatları Hakan Yıldız ve Ersan Şen tarafından HSYK’ya Nadi Türkaslan hakkında ‘evrakta tahrifat’, Tamöz ve Yaren hakkında ise ‘kapatılan mahkeme kararı ile uygulanan tedbir kararının uygulanmasının devamına ilişkin mütalaa’ vermekle suçladıkları savcılardan Tamöz, dün Türkiye genelinde görev yapan hâkim ve savcıların erişebildiği adalet.org isimli internet sitesinde 20 sayfalık bir yazı yayınlayarak meslektaşları ile dertleşti. Yazısında Tamöz, 5 Eylül’de NTV canlı yayınına katılan Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile 2010 yılında görüştüğünü, Nadi Türkaslan hakkında o dönem HSYK Başkanı olan Ergin’e sehven ‘evrakta tahrifat’ şikâyeti yapıldığını ifade etti. Kendisinin ise durumu açıkladıktan sonra Ergin’in ikna olduğunu öne sürdü. Tamöz, görüşmeyi Taraf'a şöyle anlattı
'Sadullah Ergin her şeyi biliyor'" Bu sürecin bu şekilde geliştiğinin 2010 yılında Adalet Bakanı Sayın Sadullah Ergin bilmektedir. Kendisi buna ilişkin soruyu Cumhuriyet Savcısı Nadi Türkaslan ismini de zikrederek tarafıma sorduğu bilinmektedir. Kendisine bu hususu anlatıp, izah etmişimdir ve bu konuda ikna olmuştur. Ancak tarafıma ilişkin canlı yayınlarda üç Cumhuriyet savcısının da tahrifat yaptığı iddiasını dile getirmesi tarafımı oldukça üzmüştür. Çünkü bu süreci kendisi yakinen bilmektedir.”
Bakan Ergin’in 5 Eylül’deki açıklamasında “Deniz Feneri soruşturmasında savcılarla ilgili şikâyet tutuklamalardan önce yapıldı” demişti. Oysa tutuklamaların 11 Temmuz’da gerçekleştiği ve HSYK’ya yapılan suç duyurusunun tarihinin ise 27 Temmuz olması dikkat çekti. Savcıların yakın çevrelerine, Bakan’ın açıklamasında tarihler konusunda kamuoyuna yanlış bilgilendirmesini de eleştirdikleri öğrenildi. 2010 yılında soruşturma sürecine dair gelişmelerden haberdar olduğu ileri sürülen Ergin’in açıklamasında evrakta tahrifat iddialarını ilk kez duymuş gibi bir tavır içerisinde olduğu da savunuldu.