T24 - Goldman Sachs yöneticileri salı günü ABD Senatosu’nun en çetin komitelerinden birinde ifade verecek. Wall Street nefesini tuttu, Büyük Buhran günlerinin soruşturmalarını hatırlatan oturumu bekliyor. İddialara göre Goldman Sachs, mortagage piyasasının çöküşü öncesi yatırımcıları yanlış yönlendirip milyarlarca dolar kazandı.
Wall Street’in yaramaz çocuğu Goldman Sachs yönetimi, salı günü küresel finans krizinin patlak vermesinden bu yana yaşanacak en haşin sorgulamada terlemeye hazırlanıyor. Başını bankanın CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Lloyd Blankfein’ın çektiği Goldman Sachs ekibi, Senato’nun finans krizindeki usulsüzlükleri araştırdığı Daimi Soruşturma Alt Komitesi’nde ifade verecek. Bloomberg haber ajansında yer alan bir analizde, Blankfein ve ekibinin Michigan eyaletinin demokrat senatörü Carl Levin’le karşılaşması, Büyük Buhran yıllarında finans kuruluşlarına yönelik soruşturmaları yürüten efsanevi Ferdinand Pecora’nın dönemindeki soruşturmalarla kıyaslandı. Bloomberg’e konuşan finans profesörü Charles Geisst, “Bu Pecora II. (Bankacılar) kıvranacak ve sorulara cevap vermek zorunda kalacak” dedi.
Milliyet gazetesinden Melis Şenerdem'in haberine göre ABD sermaye piyasalarını denetleyen SEC’in, yatırımcıları mortgage piyasasının çöküşü öncesinde yanlış yönlendirdiği gerekçesiyle dava açtığı Goldman Sachs, bu suçlamaları reddediyor. SEC’in 2007’de teminatlandırılmış mortgage enstrümanlarının değer kaybedeceğini hesap eden ve açığa satan Paulson & Co. adlı hedge fonun Goldman Sachs’ın başka müşterilerine bu kağıtları tavsiye etmesi sayesinde milyarlarca dolar kazanç elde ettiğini iddia ediyor.
Komite, dün (24 Nisan 2010) CEO Blankfein’a karşı önemli bir koz ortaya attı. Blankfein’ın banka içi bir mailde mortgage krizinde önce zarar ettiklerini, ancak sonra açığa satarak kayıpları kazanca çevirdiklerini belirtiyor. ABD Senatosu’nda 30 yıldan fazla süredir görev yapan Levin, finans krizi başladığından beri banka yöneticilerine yönelik soruşturmalarda zor sorularıyla haklı bir ün kazandı.
75 yaşındaki Levin, on yıldan fazla süredir alt komitenin başkanlığını yapıyor. Detaycı ve kaçışa fırsat vermeyen sorularıyla tanınıyor.
Time dergisinin 2009 için yılın adamı seçtiği Blankfein ise finans dünyasında “Tanrı’nın işini yapan bankacı” olarak tanınıyor.
Pecora Wall Street’i silkelemişti
Dünyanın geçirdiği en büyük ekonomik kriz olan 1929 Büyük Buhranı sonrası 1932’de ABD’de Döviz ve Bankacılık Komitesi’nin başlattığı Pecora Soruşturması, Wall Street’i allak bullak etmişti. Soruşturmanın başkanlığını yürüten efsanevi savcı Ferdinand Pecora’nın adıyla anılan davada uzun sorgularda terleyenler arasında New York Borsası Başkanı, ünlü yatırım bankacıları Otto H.Kahn, Charles W.Mitchell, Albert Wiggin, piyasa spekülatörleri Arthur W.Cutten’ın yanı sıra büyük bankalardan JP Morgan yöneticileri de bulunuyordu. JP Morgan’ın Başkanı, soruşturmada kendisinin ve ortaklarının 1931 ve 1932’de gelir vergisi ödemediklerini itiraf etmişti. Soruşturma sonrası SEC’in başkanlığına atanan Pecora anılarında, “düzenleyici yasalara gizlice düşman” olarak tanımladığı Wall Street çalışanları için “Olanların açığa çıkarılması için oluşan acımasız kamuoyu baskısı ve eleştirileri karşısında direnemediler. ‘Yasal hileler’ ve karanlık işler bankacıların kadim dostlarıdır” demişti.
McCarthy de başkanlık yaptı
Levin’in başkanlığını yaptığı Senato Daimi Soruşturma Alt Komitesi, 1948 yılında kuruldu ve 1950’li yıllarda başkanlığını ünlü ‘Komünist avcısı’ senatör Joseph McCarthy yapmıştı. McCarthy, Soğuk Savaş yıllarında devletin içine sızmış komünistleri yok etmeyi amaçlıyordu. McCarthy döneminde pek çok sanatçı, aydın ve siyasi muhalif komünist oldukları gerekçesiyle sorgulandı. Levin, 2003’te yaptığı bir açıklamada McCarthy’nin uygulamalarını devletin içine sızmakla hiçbir ilgisi olmayan insanların kariyerlerini yok ettiği gerekçesiyle eleştirmişti. İki yıldır komite finans krizine yol açan usulsüzlükleri inceliyor. İsviçreli UBS yöneticileri de vergi kaçakçılığına yardım ettikleri gerekçesiyle burada ifade vermiş, ardından banka ABD’li müşterilerin offshore işlemlerini yapmayacağını duyurmuştu