Somalili korsanlara müdahale için Aden Körfezi’ne asker sevki ile ilgili yetki tezkeresi uyarınca Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı Giresun firkateyni Aden Körfezi'ne gitmek üzere Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'ndan hareket etti. Giresun Fırkateyni korsan avına çıktı - FOTOGALERİGüney Görev Grup Komutanı Tuğamiral Caner Bener, Aksaz Deniz Üs Komutanlığı'ndaki uğurlama töreninde yaptığı konuşmada son dönemde Somali'de devam eden istikrarsızlık nedeniyle dünya deniz ticaret yolları üzerinde yer alan ve Türk ticaret gemileri tarafından da yoğun bir şekilde kullanılan Aden Körfezi ve Somali açıklarındaki ticaret gemilerine karşı deniz haydutluğu faaliyetlerinde önemli bir artış meydana geldiğini kaydetti.
Bu sorunla mücadelenin Birleşmiş Milletlerin (BM) gündeminde yer aldığını dünya barışı ve güvenliğini tehdit eden bu problemle hiçbir ülkenin tek başına baş edebilecek imkana sahip olmaması nedeniyle BM güvenlik Konseyi'nin 5 ayrı karar kabul ettiğini ifade eden Tuğamiral Bener, yeterli imkan ve kabiliyete sahip ülkelere ve bölgesel örgütlere bölgeye askeri gemi ve uçak göndermeleri çağrısında bulunulduğunu hatırlattı.
Türkiye'nin de kurucu üyesi olduğu 24 devlet ve 5 uluslarası kuruluşunda katılımıyla temas grubunun teşkil edildiğini dile getiren Tuğamiral Bener, deniz haydutluğuyla mücadele kapsamında Görev Kuvveti-151 olarak adlandırılan Birleşik Görev Kuvveti'nin kurulduğunu söyledi.
Kuvvetin şu anda ABD'li bir Tuğamiral tarafından komuta edildiğini belirten Tuğamiral Bener, kuvvete ABD, Türkiye ve İngiltere'nin yanı sıra Kanada, Suudi Arabistan, Güney Kore Cumhuriyeti, Avusturalya, Japonya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Pakistan'ın gemi gönderme taahhüdünde bulunduğunu bildirdi.
Kuvvetin, 13 Ocaktan itibaren ABD ve İngiltere Deniz Kuvvetleri'ne ait gemiler tarafından faaliyet göstermeye başladığını vurgulayan Tuğamiral Bener, bölgedeki yasa dışı eylemlerin Türk ticaret gemileri tarafından bölgenin yoğun bir şekilde kullanılması dolayısıyla Türkiye'yi de yakından ilgilendirdiğini kaydetti.
Tuğamiral Bener, dünya barış ve güvenliğine Yüce Önder ve Ebedi Başkomutan Atatürk'ün çizdiği "Yurtta barış, dünyada barış" rotasından sapmadan bugüne kadar daima olumlu katkılar yapmış olan ve bir çok barışı destekleme harekatında fiilen yer alan Türkiye Cumhuriyeti'nin sorumluluk bilincinde bir ülke olarak Aden Körfezi'ndeki harekata da iştirak ettiğini anlattı.
Bu kapsamda TCG Giresun Fırkateyni'nin görevlendirildiğini gemide 2 adet helikopter, su altı taarruz ve su altı savunma görev timlerinin konuşlandırıldığını anlatan Tuğamiral Bener, Türk Deniz Kuvvetleri'nin görev kuvvetine 4'er aylık periyotlarla birer fırkateyn görevlendireceğini söyledi. Tuğamiral Bener, görev kuvvetinin komutasının ülkeler tarafından dönüşümlü olarak üslenileceğini belirtti.
Görev süresince Fırketeyn personelinin atalarına layık birer Türk denizcisi ve Barbaros'un torunları olduklarını göstereceklerini ifade eden Tuğamiral Bener, "Yüreklerinizdeki vatan sevgisiyle bu görevi başarıyla icra edeceğinize olan güvenim tamdır" dedi.
Görev sırasında Türk Deniz kuvvetlerinin ulaştığı yüksek eğitim seviyesi ve profesyonelliği bölgedeki tüm yabancı unsurlara göstereceklerinden hiç şüphesi olmadığını kaydeden Tuğamiral Bener, sadece Türkiye için değil aynı zamanda dünya barışı ve istikrarına da katkı sağlanacağını söyledi.
Aden Körfezi’nde görev yapacak TCG Giresun Komutanı Kurmay Albay Cenk Dalkanat da bölgede "deniz haydutluğuyla" mücadele kapsamında Türk Bayrağı'nı dalgalandırmanın ayrı bir onur kaynağı olacağını belirtti.
Albay Dalkanat, "Modern silah ve sistemleri ile verilecek her türlü görevi icra etmeye hazır olan TCG Giresun, harekata yürekleri vatan sevgisi ve görev aşkıyla dolu 32 subay, 150 astsubay, 9 uzman erbaş ve 72 erbaş-er olmak üzere toplam 263 personel ile iştirak edecektir" diye konuştu.
Verilen görevi uluslararası hukuka uygun olarak düzenlenmiş angajman kuralları doğrultusunda büyük bir titizlikle yerine getireceklerini vurgulayan Albay Dalkanat, geminin ve personelin emniyetinin de her zaman için birinci öncelik olacağını söyledi.
Görevin zorluğunun bilincinde olduğunu ifade eden Albay Dalkanat, ancak Türk Deniz Kuvvetleri için başarılamayacak bir görev olmadığının da yakın şahidi olduğunu kaydetti.
Albay Dalkanat, "TCG Giresun Aden Körfezi, Somali açıkları, Arap Denizi ve mücavir bölgelerde deniz haydutluğu ile mücadele etmek ve atalarından yadigar şanlı Türk bayrağını dünya denizlerinde dalgalandırarak milli hak ve menfaatlerimizi korumak maksadıyla göreve hazırdır" diye konuştu.
Konuşmaların ardından gemi personeli aileleriyle vedalaştı. Vedalaşma sırasında hüzünlü anlar yaşandı.
Albay Dalkanat daha sonra Tuğamiral Bener'den müsaade alarak gemiye geçti.
TCG Giresun, gemiye Türk bayrağının çekilmesinin ardından limandan ayrıldı. TCG Giresun'a liman çıkışına kadar TCG Gemlik Fırkateyni eşlik ederek selamladı. Denizcilerin aileleri de gemiye el sallayarak sevdiklerini uğurladı. Törene katılan izciler de "Sizlerle gurur duyuyoruz" yazılı pankart açtı.
Törene katılan asker çocuklarının "Babam Giresun'da", "I love Giresun", "En Büyük Giresun", "Gururluyuz" yazılı tişörtler giydiği görüldü.
İstanbul'dan oğlunu uğurlamak için gelen bir anne, "Özlem duyuyoruz, güle güle gidip gelecekler. Şerefli bir meslek" dedi.
Törene kucağındaki küçük kızıyla katılan bir anne de kızının şu anda olanları farkına varamadığını, ancak birkaç gün sonra "Babam nerede?" diye sorular sormaya başlayacağını söyledi.
Törende Fırkateyn'de görevli üsteğmen Faruk Başak'ın 16 aylık kızı Ece üzerindeki "Babam Giresun'da" tişörtü ve elindeki Türk bayrağıyla katılanların ilgi odağı oldu.
Gemide görev alan SAS komandosu Başçavuş İlker Şahiner de Türk bayrağının dalgalandığı her yerde görev yapmaya hazır olduklarını belirterek, ülke menfaatlerini korumak konusunda kararlı olduklarını kaydetti. Gemide görevli askerler ailelerinden uzak kalacaklarını, ancak Türkiye'ye hizmet etmekten mutlu olduklarını söyledi.
Fırkateyn tanıtıldı Fırkatey, Aden körfezine hareketinden önce basın mensuplarına tanıtıldı.
Albay Dalkanat'ın verdiği bilgiye göre, gemide Arapça, Almanya, Fransızca ve Rusça bilen personel görev alıyor. Daha önce Lübnan'daki UNIFIL harekatın da katılan gemi, deneyimli personeliyle 90 gün karaya ayak basmadan görev yapabiliyor. Gemide bir basınç odası ve biri dalış konusunda uzman olmak üzere 2 doktor, 2 sıhhiye astsubay ve 1 uzman teknisyen görev yapıyor. Gemide dünyanın her yerinden konuşabilmeye imkan sağlayan uydu telefon sistemi de bulunuyor.
Albay Dalkanat "haydutlarla mücadelede" insancıl olacaklarını, Türk milleti nasıl meşakkatli davranıyorsa kendilerine bir şey yapılmadığı sürece ona göre hareket edeceklerini söyledi.
Savaş hareket merkezini de gezdiren Albay Dalkanat, Türk mühendislerinin yaptığı Genesis sisteminin burada kullanıldığını, diğer ülkelere ait gemilerde bu kadar modern bir sistemin bulunmadığını söyledi. Burada görevli personelin el ve yüzlerinin yanmaması için koruyucu maske kullandıklarını belirten Dalkılıç, geminin beynini oluşturan merkezden harp halinde personele komutların verildiğini anlattı. Geminin yönetildiği ve manevraların yapıldığı köprü üstü hakkında da bilgi veren Albay Dalkanat, buradan 41 bin beygir güç üreten motorun kontrol edildiğini, maksimum 29 deniz mili sürate çıkıldığını kaydetti.
Aden Körfezi'ne 4-5 gün içinde varmayı hedeflediklerini anlatan Albay Dalkanat, 25 Şubatta göreve başlayacaklarını bildirdi.
Gemide 76 milimetre çapında dakikada 80 mermi atan gemi topu, dakikada 3 bin mermi atan otomatik top ile su üstü ve hava hedeflerine karşı güdümlü mermiler bulunuyor.
Gemide görev yapacak SAT komandolarının kullandıkları silah ve mühimmatlarda basın mensuplarına tanıtıldı. Sergide balistik yelek, gece görüş gözlüğü, gaz maskesi, M-16 piyade tüfeği, RPG-7 roket atar, makineli tüfek, keskin nişancı tüfeği gibi teçhizatlar yer aldı. SAT komandoları, keskin nişancı tüfeğiyle bir hedefi 1830 metreden net olarak vurabildiklerini belirterek, aldıkları eğitimin gereğini her zaman yerine getirmeye hazır olduklarını söyledi.