İstanbul’daki Gezi protestoları sırasında polisin attığı gaz kapsülüyle başından vurulup yaralanan, İzmir’de katıldıkları çadır eyleminde polise direndikleri suçlamasıyla yargılanan Mustafa Ali Tonbul’un da aralarında bulunduğu 5 lise öğrencisine 3’er ay 10’ar gün hapis cezası verildi.
Konser için gittiği İstanbul'da Gezi eylemleri sırasında başından vurulup beyin kanaması geçiren 17 yaşındaki Mustafa Ali Tonbul, yaklaşık bir ay boyunca tutulduğu hastanede üç ayrı ameliyat geçirdi. Sara hastası olan ve konuşmakta güçlük çeken Tonbul hakkında İzmir’deki Gezi eylemlerine destek amacıyla Gündoğdu Meydanı’nda kurulan çadırların kaldırılması sırasında polise görevini yaptırmadığı gerekçesiyle dava açıldı.
Al Jazeera Türkçe’den Turaç Top’un haberine göre, Tonbul ile dört arkadaşının “Görevi yaptırmamak için direnme, kanuna aykırı toplanma ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla 1 ile 4.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada karar çıktı.
Tutuksuz yargılanan Tonbul, arkadaşları Berkay Sarıpınar, Cem Ali Ulu, Zeki Mert Kale ve Metehan Erdoğan’ın katılmadığı karar duruşmasında avukatları Dinçer Çalım hazır bulundu. Avukat Çalım, savunmasında, gösterilerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 11. madde kapsamında barışçıl gösteriler olduğunu, polise mukavemet suçunun oluşmadığını belirterek, müvekkillerinin tümünün beraatini talep etti.
3’er ay 10’ar gün hapis cezası
Hakim Cahit Kargılı, “suça sürüklenen çocuklar”ın “polise mukavemet” suçunu işlediklerine dair somut delil bulunmadığından beraatlerine, “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmaktan ise 3’er ay 10'ar gün hapis cezasına hükmetti. Hakim Kargılı, 4 sanığın cezasının hükmünün açıklanmasını geri bırakırken, Cem Ali Ulu hakkında başka bir davadan böyle bir karar olduğu için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verdi.
‘Gözdağı vermek amaçlı’
Sanıklardan Mustafa Ali Tonbul’un babası Mehmet Tonbul, karara tepkili. Kararın gözdağı amaçlı verilmiş olduğunu savunan Tonbul, şöyle konuştu:
“Belli bir süre için aynı suçu işlememek kaydıyla bu karar verildi. Yani, ‘oturacaksın, hiçbir şey yapmayacaksın’ deniyor. Kararla insanın elini kolunu bağlıyorlar. Oğlum ne yapmış. Hiçbir şey yapmadığı halde böyle bir ceza veriyorlar. Diğer taraftan oğlum devlet tarafından zarar görmüş bir çocuk. O olayla ilgili hala ortada dava yok. Böyle bir durumda o dava dururken nasıl böyle ceza veriyorlar. Oğlum da cezaya şaşırdı. ‘Ben bu cezayı hak edecek ne yaptım’ diyor."
