Gazprom sözleşme müdürü Türkiye'nin talebi olan "al ya da öde"nin aşağıya çekilmesinde taviz vermeyeceklerini bildirdi.
Gazprom'un Sözleşmeler ve
Fiyatlandırmadan Sorumlu Müdürü Sergey Komlev, Türkiye'nin talebi olan
"al ya da öde"nin aşağıya çekilmesi konusunda taviz vermeyeceklerini
bildirdi. Referans'ın haberine göre, Komlev, ekonomik krizden kaynaklanan tüketim düşüşünün en alt
seviyeyi gördüğünü ve artık tüketimin yükselişe geçeceğini belirterek,
Türkiye'deki tüketim düşüşününse bu yıl yüzde 10'un altında kalacağını
belirtti. Bu nedenle tüketimdeki azalmanın, "al ya da öde" maddesinde
değişikliğe gidilmesine neden olmayacağını ifade eden Komlev,
"Türkiye'nin tüketiminde ciddi bir düşüş problemi görmüyoruz" dedi.
Komlev, doğalgazın petrol fiyatına endeksli olduğunu belirterek,
"Petrolün varil başına 9 dolar olduğu dönemlerde zarar etmemize rağmen
satışa devam ediyorduk. Bu durum 2008 yılında bir hisse senedi
almışsanız, şimdi broker'a gidip hisseleri geri vereyim demeye
benziyor" dedi.
Bu sistem ceza değil
Bir grup gazeteci ile düzenlediği
sohbet toplantısında konuşan Komlev, BOTAŞ'ın doğalgaz tüketiminin
düştüğü gerekçesiyle kendisine zarar ettirdiğinden yakındığı "al ya da
öde" konusundaki düşüncelerini açıkladı. Komlev, satın almasa da parası
ödenen gazın daha sonradan kullanılabildiğine dikkat çekerek, bu
nedenle bunun ceza olarak algılanmaması gerektiğini anlattı. Kış
aylarında Türkiye'nin özellikle İran'la ciddi tedarik sorunları
yaşadığına da dikkat çeken Komlev, "5 sene boyunca ön alım yapmış
olsanız da bu bir ceza değil" dedi. Komlev, re-export yani ithal edilen
bir gazın alıcı tarafından ihraç edilmesi konusunun ise sözleşmede
kesin hükme bağlandığını ve buna imkân tanınmadığını anlattı. Komlev,
pazar fiyatları yükselirken spot piyasada fiyatların düştüğünü
belirterek, Gazprom ile anlaşması olan ülkelerinse esnek olduğunu ve bu
nedenle ucuz olan spot piyasaya yöneldiklerini belirtti. Komlev, bu
durum nedeniyle Gazprom'un zarara uğradığına dikkat çekti.
Komlev, gelecek sene doğalgaz
fiyatlarının nasıl şekilleneceği konusunda da ipucu verdi. Komlev,
petrole endeksli doğalgazın bin metreküplük fiyatının şu anda 300
doların biraz altında olduğunu belirterek, bu rakamın 2010 yılında
biraz üstüne çıkacağını kaydetti ve kendilerinin de petrol
fiyatlarındaki dalgalanmalardan memnun olmadıklarını söyledi. Komlev,
Nabucco Projesi'nin ideolojik olduğunu belirterek, "Şu anda Avrupa 620
milyar metreküp gaz tüketiyor. 31 milyar metreküp taşıyacak olan
Nabucco, Avrupa'nın ihtiyacının ancak yüzde 5'ini karşılayacak. Bu
durum dengeleri nasıl değiştirecek göremiyorum. Nabucco, Rusya'ya olan
sözde bağımlılığı azaltmak anlamında ideolojik bir proje" dedi.
Azerilerle hat hareketlenecek
Komlev, 2020 yılına kadar
Avrupa'nın bugüne göre 100 milyar metreküp daha fazla gaza ulaşması
gerektiğini belirterek, 2020-2030 döneminde ise bir bu kadar daha gaz
bulması gerektiğini anlattı. Komlev, bu nedenle Kuzey ve Güney Akım
Projeleri ile Nabucco Projesi'nin hepsine ihtiyaç duyulacağını ifade
etti. Komlev, Güney Akım için fizibilite çalışmalarının ortak ülkeler
tarafından gerekli şirket yapılanması tamamlandıktan sonra
başlayacağını belirterek, Mavi Akım-2 projesinin ise ticari olduğunu ve
önce yeterliliğine bakmak gerekeceğini ifade etti. Mavi Akım-2 için
yeni pazar ihtiyacı bulunduğuna dikkat çeken Komlev, hedeflerinin
İsrail'in yanı sıra Ortadoğu olduğunu söyledi. Komlev, Azerbaycan ile
Rusya arasında 7-8 milyar metreküplük bir boru hattının olduğunu ancak
atıl durumda bulunması nedeniyle Gazprom'u zarara uğrattığını ifade
etti. Komlev, bu nedenle buradaki boru hattını değerlendirmek
istediklerini belirterek, Azerbaycan gazının Rusya'ya ulaşacağını ifade
etti.
Türkiye-İtalya boru hattına siyasi destek,
Enerji Bakanı Taner Yıldız ve
İtalya Ekonomik Kalkınma Bakanı Claudio Scojola, Edison ve Yunan kamu
doğal gaz şirketi Depa tarafından, BOTAŞ'la işbirliği içinde yürütülen
ITGI Projesi'yle (Türkiye-Yunanistan-İtalya Doğalgaz Boru Hattı
Projesi) ilgili bir ortak deklarasyonu imzaladılar. Edison CEO'su
Umberto Quadrino ortak bildirgeyle ilgili yaptığı açıklamada; "Bugün
imzalanan anlaşma ITGI Projesi'ne verilen siyasi desteğin ve Proje'nin
Güney Koridor'undaki önemli rolünün göstergesidir. Proje Avrupa'nın
Hazar Bölgesi'ndeki, özellikle Azerbaycan'ın Şah Deniz 2'deki
rezervlerine erişmesini sağlayacak en ilerlemiş, en somut projedir"
dedi. ITGI doğal gaz boru hattı, Türkiye ve Yunanistan üzerinden İtalya
ve Avrupa'ya yılda 10 milyar m3 Hazar Denizi ve Ortadoğu doğal gazı
ithalatı yapılmasına imkân tanıyacak