Ekonomi

G-20, ABD ve Euro Bölgesi için ‘güçlü önlem’ alacak

Aralarında Türkiye’nin de yer aldığı dünyanın en güçlü ekonomilerinden oluşan G2-0 ülkeleri, dünya ekonomisinin yeniden durgunluğa düşmemesi çin, kronikleş

24 Eylül 2011 03:00

 T24 -Aralarında Türkiye’nin de yer aldığı dünyanın en güçlü ekonomilerinden oluşan G2-0 ülkeleri, dünya ekonomisinin yeniden durgunluğa düşmemesi çin, kronikleşen düşük büyüme sorunun çözümü konusunda birlikte hareket etme kararı aldı.

Hürriyet gazetesinin haberine göre; kriz karşısında zayıflayan  bankaları ve belirsizleşen büyümeyi destekleme taahhüdünde bulunan G-20 ülkeleri, ABD ve Euro Bölgesi’ndeki borç krizinin bankaları ve piyasaları baltalamasını engelleyecek. Washington’da biraraya gelen dünyanın en büyük 20 ekonomisinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, bankacılık sistemini ve finansal piyasaların istikrarını korumak için gerektiğinde ihtiyaç duyulan tüm tedbirleri alacaklarını açıkladı.



Güçlü önlemler alınacak


Dünya ekonomisinin yüzde 85’ini temsil eden G-20 ülkelerinin ekonomi yönetimi toplantının sonunda açıkladıkları bildiride, “Ciddi bir durum ile karış karşıya olan dünya ekonomisinin toparlanması ve global piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması için G-20 ülkeleri olarak güçlü önlemler almaya karar verdik. Bunun karışısındaki tüm gelişmeleri engelemeye çalışacağız. Politika yapıcılar olarak, küresel ekonominin karşı karşıya bulunduğu yenilenen zorlukların üstesinden gelmek için güçlü ve koordineli bir biçimde uluslararası tepki verme konusunda fikir birliğine vardık” ifadelerini kullandı.



Piyasaları baltalamasın



ABD, Japonya, Almanya, Çin ve Hindistan gibi büyük gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin maliye bakanları ve merkez bankası başkanlarının da imzaladığı ortak bildiride, krizin piyasaları baltalamasına engelleme sözü verildi. Ancak küresel ekonomide güveni artırmak için ne tür önlemler alınacağı konusunda detay aktarılmadı. Ülkelerin desteğinin eşit olup olmayacağı konusunda da net bir açıklama yapılmazken, bildiride, 3-4 Kasım’da Fransa’nın Cannes’da düzenlenecek G-20 Zirvesinde, güvenilir bir mali konsolidasyon planı ortaya koymak ve büyümeyi desteklemek üzere ortak bir eylem planı oluşturulması çağrısında bulunuldu.




 

Yunanistan: Tahvil değerlerimizi  yüzde 50 düşürebiliriz




İçinde bulunduğu krizden iki yıldır çıkamayan ve şu günlerde iflası yoğun bir şekilde tartışılan Yunanistan’ın Ekonomi Bakanı Evangelos Venizelos’un hükümet yetkililerine ve parlamentodaki diğer partilerin yetkililerine krize çare olarak 3 senaryo üzerinde çalıştıkları bilgisini vererek, “Bu senaryolara Yunan tahvillerinin değerinin yarıya düşürülmesi dahil. Yunanistan’ın kreditörleri durumundaki bankalar ve ve elinde Yunan tahvili bulunan diğer kurumlar, bu tahvillerin değerinin yarıya yarıya düşmesine hazır olmalılar” dediği belirtildi. Yunan tahvillerinin değerinin yarı yarıya düşmesi durumunda Avrupa bankalarında ortaya çıkacak kayıpların, Yunanistan’a 21 Temmuz’da üzerinde anlaşılan ikinci mali paketteki özel sektör katkısına eşit olduğu kaydedildi. Yunan Ta Nea gazetesinde yer alan habere göre, “Venizelos’un, ‘Elinde Yunan tahvili bulunduranlara, bunların değerini yarıya düşürelim demek tehlikeli olabilir’ dediğini duydum” ifadelerine yer verildi.




 

Almanların yüzde 41’i Yunanistan’ın iflas ettirilmesini istiyor




Alman 2’nci televizyon kanalı ZDF tarafından  yapılan bir kamu oyu araştırmasına göre, Alman halkının yüzde 41’i, Yunanistan’ın  iflasa bırakılmasını istiyor. Araştırma sonuçlarına göre, Avrupa Birliği’nin (AB), Yunanistan’ın iflas etmesine izin  vermemesi gerektiğini düşünenlerin oranı da yüzde 50. Almanların yüzde 68’i,  Yunanistan’ın iflas etmesinin Alman ekonomisi için kötü olacağına inanıyor. Euro’nun kurtarılması için hazırlanan koruma şemsiyesinin daha da  genişletilmesine Alman halkının yüzde 75’i karşı çıkarken, hükümetin bu önlemini  destekleyenlerin oranı yüzde 19’da kaldı. Euro krizini hangi partinin daha iyi bir şekilde çözebileceği sorusuna  karşılık da, Almanların yüzde 29’u iktidardaki Hristiyan Birlik partilerini  (CDU/CSU), yüzde 23’ü Sosyal Demokrat Partiyi (SPD), yüzde 3’ü koalisyon ortağı  olan Hür Demokrat Partiyi (FDP), yüzde 2’si Yeşiller Partisini, yüzde 1’i de Sol  Parti’yi gösterdi. Halkın yüzde 14’ü bu soruyu “hiç bir parti” şeklinde  yanıtlarken, yüzde 28’i de bu konuda bir görüşe sahip olmadığını söyledi.




 

Moody’s Slovenya’nın kredi notunu düşürdü



Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu  Moody’s, Slovenya’nın “Aa3” olan uzun vadeli kredi notunu bir kademe düşürerek  “Aa2”ye çekti, kredi not görünümü ise “negatif” olarak belirledi. Kuruluştan yapılan açıklamada, karara, Slovenya hükümetinin artan  borçlarını azaltma kapasitesine yönelik belirsizliğin şirketler ve finansal  sektör üzerinde yarattığı riskler gerekçe gösterildi.


Moody’s, Avrupa Birliği (AB) üyesi Slovenya’nın, mevcut finansal kriz  karşısında zayıflayan ülkenin bankacılık sistemini desteklemek için tekrar  müdahale etme olasılığının arttığına dikkat çekerek, orta vadede ülke  ekonomisinin büyüme görünümünün zayıflayabileceğine vurgu yaptı. Ülkedeki politik belirsizliğin, yapısal reformlar ve mali konsolidasyon  planı ortaya koymakta riskler yarattığına işaret eden Moody’s, Slovenya’nın kredi  not görünümünün “negatif” olarak belirlenmesini ise tekrar not indirimine gidilebileceğine işaret ettiğini  belirtti.