Alman basınının yorum sütunlarında, Sudan'ın 30 yıllık lideri El Beşir'in devrilmesinin yanı sıra WikiLeaks kurucusu Julian Assange'ın tutuklanması konuları öne çıkıyor.Sudan krizini yorum sütunlarına taşıyan Süddeutsche Zeitung'da, hafta ortasında yaşanan gelişmelerin "yalnızca başlangıç olduğu" değerlendirmesinde bulunuluyor:
"Genç nüfusa sahip bunca Arap ve Afrika ülkesinin böyle yaşlı liderler tarafından yönetiliyor olması, bu ülkelerin en büyük garipliklerinden biri. İşte yalnızca birkaç hafta içinde bunlardan ikisi iktidarlarını kaybetti. Önce Cezayir'de Abdülaziz Buteflika, sonra Sudan'da Ömer El Beşir. 'Arap Baharı' tabiri şimdiden kullanılmaya başlandı bile ancak Sudan Saharaaltı Afrika'da bulunduğu için bu tabir pek mantıklı değil. Her iki ülkenin ortak noktasıysa şu: Yüz binlerce genç insan iktidarı çökmeye zorladı, değişimi şekillendirebilmek adına yaşamlarını riske attı. Bu Sudan'da yalnızca bir başlangıç olabilir… Değişimi gerçekten kendileri belirleyeceklerinden emin olana kadar protestocuların yeniden sokağa çıkması gerekiyor. Batı onları manevi olarak destekleyebilir ancak bunu kendi başlarına başarmalılar."
Aynı şekilde Sudan'da yaşanan gelişmeleri masaya yatıran Frankfurter Rundschau yorumu ise ülkede hukuk devleti ve demokrasinin temellerinin atılmasına odaklanılması gerektiği görüşünde:
"11 Nisan bir özgürleşme günüdür. Aynen Almanya'da 8 Mayıs, Fransa'da 14 Temmuz, Güney Afrika'da 10 Şubat'ın olduğu gibi. Çünkü Sudanlılar, 'Hartum celladı' Ömer El Beşir'in 30 yıllık iktidarını sona erdirdi. Aktörleri cesaretleri, sabırları ve kararlılıklarıyla takdiri hak eden, şiddet içermeyen bir devrim ile. Ancak bir geçici askeri hükümetin kurulmasıyla yeni sorunlar baş gösterecektir: Şimdi, aynen Cezayir'de olduğu gibi, eski muktedir ve kurmaylarının yeniden iktidara gelmesini mümkün kılmak yerine hukuk devleti ve demokrasinin temelini oluşturabilmek önemli. Sudan devriminin Libya ve Somali'de olduğu gibi kaosa dönüşmesi ya da Mısır'daki gibi yeni bir diktatörlüğe evrilmesi ise hala mümkün. Bu aşamada, Batı'daki hükümetler de dahil olmak üzere diğer devletlerin tutumu çok önemli."
Sığınma hakkının Ekvador tarafından iptal edilmesinin ardından İngiliz polisi tarafından tutuklanan WikiLeaks kurucusu Julian Assange ise, Neue Osnabrücker Zeitung'un gündeminde:
"Gerçekleri su yüzüne çıkaran cesur bir kişi mi, yoksa kriminal bir hain mi? Julian Assange mutlak suretle ilk kategoriye ait. Kendisine yapılan muameleden ötürü Batı utanç duymalı. Assange'ın internet platformu WikiLeaks olmasaydı, ABD ordusunun Irak ve Afganistan'daki kabahatlerini, işlediği savaş suçlarını, yaptığı işkenceleri, sivillerin vurulmasını ve Guantanamo'da yaşananları ortaya çıkaran binlerce belge karanlıkta kalırdı. Assange, firarından yedi yıl sonra yeni bir bahane ile adalete teslim edildi. Almanya'nın güvenilirliğini korumasının yolu, Assange'ı korumaktan geçiyor. AB'de köstebeklere yasal koruma sağlanması için çaba sarf etmek ama eşzamanlı olarak bu camianın bir dünya yıldızının yanında durmamak güvenilirliği zedeleyen ve aşağılık bir davranış olur."
BÜ,SSB
© Deutsche Welle Türkçe