Türk finans sektörünün aktif büyüklüğü bir önceki yıla göre 177,7 milyar lira artarak 2008 yılı sonunda 947,8 milyar liraya ulaştı, finansal sektör aktiflerinin gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı yüzde 99,8 olarak gerçekleşti.
Bankacılık Düzeleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından 3 ayda bir yayımlanan ve Aralık 2008 verileriyle hazırlanan "Finansal Piyasalar Raporu" açıklandı. Rapora göre, Türk finans sektörünün aktif büyüklüğü bir önceki yıla göre 177,7 milyar lira artarak 2008 yılında 947,8 milyar liraya ulaştı, finansal sektör aktiflerinin GSYH'ye oranı yüzde 99,8 olarak gerçekleşti. Küresel ekonomik kriz göz önüne alındığında Türk bankacılık sektörünün büyüme performansının ekonomiye önemli katkı sağladığı görüldü. Yurt içi yerlesiklerin portföy yatırımları 2007 yılına göre yüzde 18,7 artarak 544 milyar liraya yükselirken, yurt dışı yerleşiklere ait yatırımların toplam miktarı yüzde 36,6 oranında azaldı ve 67 milyar dolara geriledi. Yurt dışı yerleşiklerin devlet iç borçlanma senetleri (DİBS) yatırımları bir önceki yıla göre azalırken, mevduatı arttı. 2008 yılında, bir önceki yıl sonuna göre yurt içi yerleşiklerin hisse senedi yatırımları yüzde 35,5, yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi yatırımları yüzde 40,6 oranında azaldı. Küresel finans krizinin yatırım tercihlerine etkisi 2008 yılının son çeyreğinde daha açık görüldü.
Bankacılık sektörü 2008 yılında da büyümeye devam etti. Şube sayısı 1187 adet, personel sayısı 14 bin 907 kişi arttı. Bankacılık sektöründe ATM ve POS sayılarındaki artışın devam ettiği gözlendi. Genel olarak kredi müşteri sayısı artarken kredi kartı müşteri sayısı 2008 yılında yaklaşık yüzde 7 oranında azaldı. Kredi kartında takibe düşen müşteri sayısında yıllık artış 478 bin kişi oldu. Sektörün finansal sağlamlığını yansıtan göstergeler 2008 yılında genel olarak olumlu seyrini sürdürdü. Sektörün sermaye yeterliliği istikrarlı bir seyir izlemekte. Borç ödeyebilirlik kapasitesini ölçmeye yönelik göstergelerde ise, 2007 yılına göre küçük çaplı bir bozulma söz konusu. Bankaların ticari portföyden vadeye kadar elde tutulacak menkul kıymetlere DİBS aktarmalarına imkan veren düzenlemeden faydalanmaları nedeniyle likidite göstergesinde bozulma yaşanmakta.
Ekonomideki durgunluğun yıl sonuna doğru belirginleşmesi takipteki alacakların brüt kredilere oranının yüzde 3,6;ya yükselmesine neden oldu. Sektörün karlılığa ilişkin göstergelerinde 2008 yılında düşüş yaşandı.
Bankacılık sektörünün toplam aktifleri 2008 yılında geçen yıla göre yüzde 26 oranında büyüyerek 733 milyar liraya ulaştı. Toplam aktiflerdeki artışa en büyük katkıyı yüzde 29 oranında artan krediler yaptı. Döviz kurlarında yaşanan artışın yol açtığı kur etkisi, yabancı para varlıkların Türk parası varlıklardan daha hızlı büyümesine neden oldu. 2007 yılına göre yüzde 35 oranında artan mevduat, toplam yabancı kaynaklar içinde yüzde 70 civarındaki istikrarlı payını korumakta. Ancak sektörün toplam kaynakları açısından vade kısalığı devam etmekte. Bankaların toplam özkaynaklarının bir önceki yıl sonuna göre yüzde 20,6 oranında artması, olası dalgalanmalara karşı mali bünyelerini korumalarına ve reel sektörü destekleme kabiliyetlerini sürdürmelerine yardımcı olacak. Bankacılık sektörü Türk parası varlıklarının toplam içindeki payı bir önceki yıla göre 2 puan azalarak yüzde 69,7'ye gerilerken, Türk para yükümlülüklerin toplam yükümlülükler içindeki payı önceki çeyreğe göre 1,4 puan azalarak yüzde 65,1 oldu. Krediler/mevduat oranının 2007 yılındaki seviyesini koruması, aracılık işlevinin aynı oranda devam ettiğini göstermekte. Bireysel krediler, 2008 yılında geçen yıl sonuna göre yüzde 23,7 arttı. Tüketici kredileri bir önceki çeyreğe göre, ortalama yüzde 2,2 azalmakla birlikte 2007 yılına göre yüzde 22,6 oranında artış gösterdi.
Kredi kartları 2008 yılı boyunca geçen yıl sonuna göre yüzde 26,3 artış gösterdi. Kredi kartı harcamalarının bireysel krediler içindeki payının artmaya devam etmesi, tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılamada kredi kartlarına biraz daha ağırlık vermeye başladığına işaret etmekte. Bankacılık sektörünün mevduat ağırlıklı kaynak yapısı devam etmekte olup, 2008 yıl sonu itibarıyla toplam kaynakların yüzde 62'sini mevduat oluşturdu. 2008 yılında döviz tevdiat hesapları (DTH) bir önceki yıla göre yüzde 56,3 artarken, bu artışın özellikle yılın son çeyreğinde yaşandığı görüldü. Bu artışta ise söz konusu dönemde nominal döviz kurlarındaki artışın etkili olduğu değerlendirilmekte.
Finansal kiralama sektöründe zarar eden şirket sayısı dört
Finansal kiralama sektöründe, 2008 yılında özkaynak ve aktif karlılığının arttığı, 2007 yıl sonu itibarıyla 19 olan zarar eden şirket sayısının, 4'e düştüğü görüldü. Bu olumlu göstergelerle birlikte bilanço içi yabancı para net pozisyon oranının önemli bir artış göstererek yüzde 14;e ulaştığı ve takipteki alacakların toplam alacaklardaki payının yüzde 6,9'a toplam aktifler içindeki payının da yüzde 3,5'e çıktığı görüldü.
Bu dönemde, finansal kiralama şirketlerinin toplam aktifleri yaklaşık yüzde 20 oranında artış gösterdi. 2008 yılında bir önceki yıl sonuna göre faktoring şirketlerinin özkaynak karlılığı azalırken, aktif karlılığı önemli bir değişim göstermedi. Faktoring alacakları ise 2008 yıl sonu itibarıyla 7,8 milyar lira olarak gerçekleşti.
Faktoring şirketlerinin takipteki alacaklarının toplam alacaklara oranı bir önceki yıl sonuna göre artarak 2008 yıl sonunda yüzde 8,9 oldu. 2008 yılında tüketici finansman sektörünün aktif ve özkaynak karlılıkları önemli oranda azaldı. Sektörün takipteki alacaklarının brüt alacaklar içindeki payı 2008 yılında artarak yüzde 7,4 oldu. Bununla birlikte, tüketici finansman sektörünün toplam aktifleri, yaklaşık yüzde 20 oranında artarken, kredilerdeki artış ise sınırlı kaldı. Küresel krizin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerinin belirginleşmesi paralelinde 2008 yılının son çeyreğinde bankacılık sektörünün kredi riskinde bir artış olduğu gözlenmekte. Krediler para türleri itibarıyla incelendiğinde yabancı para kredilerin toplam krediler içindeki payının kurlarda yaşanan yükselişin etkisiyle yüzde 28,7 seviyesine yükseldiği görüldü.
Yılın son çeyreğinde toplam kredilerin vade yapısı uzadı, bu çerçevede uzun vadeli kredilerin toplam krediler içindeki payı 2008 yılı eylül-aralık döneminde yüzde 55,4'ten yüzde 57,2'ye yükseldi. Bankacılık sektörü tahsili gecikmiş alacakların 2008 yılının son çeyreğinde önceki döneme göre yüzde 19,5 oranında artarak 13,9 milyar liraya yükselmesi kredi riskinin yönetimi açısından olumsuz yönde bir gelişme.
Teminatı olmayan takipteki alacakların, toplam takipteki alacaklar içindeki payı 0,6 puanlık bir artışla yüzde 44,4'e, toplam teminat tutarının kredilere oranı ise 2,3 puanlık bir artışla yüzde 47,1'e yükseldi. Bu dönemde ayrılan karşılıkların takipteki alacaklara oranında yaşanan düşüşün devam ettiği görüldü.
Yılın son çeyreğinde kredilerin takibe dönüşüm oranlarında da artış yaşandığı görüldü. 2008 yılı üçüncü çeyreğinde yüzde 3,1 seviyesinde olan kredilerin takibe dönüşüm oranı yıl sonu itibarıyla yüzde 3,6'ya yükseldi. Kredilerin takibe dönüşüm oranları sektörel bazda incelendiği zaman hizmetler ve tarım sektörüne kullandırılan kredilerin takibe dönüşüm oranlarında artış yasandığı görülmekte. Benzer şekilde aynı dönemde, küçük ölçekli mevduat bankaları kredilerine ve bireysel kredilere ilişkin takipteki alacak tutarının ve takibe dönüşüm oranlarının yükseliş trendini sürdürdüğü görüldü.
Aralık 2008 senaryo analizi sonuçları, hem nakdi hem gayri nakdi kredilerin yüzde 1 veya yüzde 5 oranında zarara dönüşmesi durumunda ortaya çıkacak zarar tutarlarında artış yaşandığını, bununla birlikte özkaynaklardaki artış hızının daha büyük olması sebebiyle bu zararların özkaynaklara oranının tüm senaryolar için azaldığını göstermekte.
2008 yılında bankacılık sektörünün dönem net karı, 2007 yıl sonuna göre yüzde 10,5 oranında azaldı. Söz konusu dönemde faiz giderlerinin faiz gelirlerine göre, faiz dışı giderlerin ise faiz dışı gelirlere göre daha yüksek oranda artması, sektörün karlılığını olumsuz etkiledi. Gelir kalemlerinin, toplam gelirler içindeki dağılımı, sektörde müşteri odaklı karlılık eğiliminin devam ettiğini göstermekte. Kredilerden alınan faizler, ücret ve komisyonlar ile bankacılık hizmet gelirleri toplamı, sektörün gelirlerinin yüzde 64,6'sını oluşturmakta. Bunun yanında, sektörde mevduat ağırlıklı finansman yapısının devam ettiği görüldü. Nitekim mevduata verilen faizler, toplam giderlerin yüzde 54'ünü oluştururken, buna karşılık mali piyasalara ödenen faizlerin payı yüzde 12,6 düzeyinde bulunmakta. Bankacılık sektörünün aktif ve özkaynak karlılığında ise büyük oranlarda olmamakla beraber, 2007 yıl sonundan itibaren görülen düşme eğilimi, yılın son çeyreğinde de devam etti, söz konusu oranlar sırasıyla yüzde 2 ve yüzde 16,8 düzeyine geldi.