Financial Times gazetesi "Suriye'de bölgesel, büyük yangın tehlikesi" başlıklı yazısında, IŞİD'in çökmeye başlamasıyla birlikte, bölgesel ve küresel aktörlerin Suriye'de vekalet savaşlarına girdiğini yazdı.
IŞİD'in en az El Kaide kadar öldürücü, propaganda anlamında ise rakipsiz olduğunu belirterek başlayan yazı, Irak ve Suriye'de kurulan örgütün çöküşünün, bölge için en az örgütün yükselişi kadar tehlikeli olabileceğini yazıyor.
"Geçen ay yaşananlar, bölgesel uzmanların uzun süredir yaptıkları uyarıları doğruladı: ABD'nin eski Başkanı Barack Obama'nın yaptığı ve şu anki ABD Başkanı Donald Trump'ın da devam ettirdiği gibi, Suriye iç savaşında sadece IŞİD'i yok etmeye odaklanmak, en iyi ifadeyle dar görüşlülüktü."
"Geri çekilmek zorunda kalan IŞİD savaşçıları, şehir dışlarında birkaç bölgeye sıkıştılar. Buna rağmen geçen ay Suriye savaşındaki en tehlikeli ve ölümlerin en çok olduğu aylardan biriydi."
"İsrail, İran'ın üslerini ve İran destekli milisleri vurdu; Rus paralı askerleri ABD hava saldırılarında öldü; Türk ordusu Washington tarafından desteklenen Kürt milisleri sınırından uzaklaştırmak için Suriye içine girdi. Bu esnada [Suriye Devlet Başkanı] Beşar El Esad, muhaliflerin elindeki El Guta'ya bomba yağdırdı."
"Savaşa çekilmiş olan rakip bölgesel ve küresel güçler, ortak bir düşmanın yokluğunda, birkaç farklı cephede dolaylı olarak ve farklı vekiller üzerinden yumruklaşıyor. Her uyuşmazlık, beraberinde açık bir çatışma tehlikesi getiriyor."
"ABD çelişkili tutumunu artık sürdüremez"
Financial Times gazetesi, ABD'nin Suriye'de sergilediği tutumundaki çelişkilerin artık sürdürülemez olduğu yorumunu da yapıyor.
"Washington başlangıçta Kürt milisleri destekledi çünkü onlar IŞİD'e karşı en etkili yerel güçtü. Ancak Ankara onları PKK ile eş görüyor. Sahadaki en ufak bir hesaplama hatası, NATO üyeleri arasında doğrudan savaşa neden olabilir."
"Moskova'nın bu karmaşa içindeki kana bulanmış yatırımının zararını nasıl telafi edeceğini bile görmek güç. Geçen yıl Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin zafer ilan edecek kadar kendinden emindi. Ancak Suriye şu an yönetilemez bir halde ve hayatta kalabilmesi, Moskova ve Tahran'a hiç olmadığı kadar bağlı."
"Bu patlamaya hazır ortam içinde, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin ateşkes kararı olumlu, ancak yara bandı olmaktan öteye geçemiyor ve o bandın ne kadar yapıştığı da meçhul. Uluslararası bir forumun kabul edeceği daha uzun süreli bir ateşkes olmadığı sürece, bu karar tansiyonu düşürmekte çok az etkili olur."
"Tüm bunlar, iç savaşın 7. yılında Suriye'den geriye kalanları da bölgesel bir yangın yerine dönüştürme tehlikesi taşıyor."