HDP Eşgenel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Ortadoğu'nun ikinci ateş düzen yeri de Filistin'dir. Bizim için Kobani ne ise Kudüs de odur. Filistinli yurtseverler ile Türkiyeli yurtseverlerin mezarları yan yanadır ve Filistin'in davası bizim davamızla eşanlamlıdır" diye konuştu.
HDP Eşgenel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin grup toplantısında konuştu. Yüksekdağ, "Sözlerime geçen günlerde sınırda yaşamını kaybeden Kader Ortakaya'yı anarak başlamak istiyorum. Bütün kadınlar ve Türkiye ve dünya halkları nezdinde onun şehadeti hepimize verilmiş çok güçlü bir mesajdır. Kader Ortakaya sınırda barış için nöbet tutan halklarımızın iradesinin yeniden beyan edilmesi anlamına gelir. Ortakaya, sınırda yaşamını kaybeden 30 yurttaşımızı da yeniden anmak anlamına gelir" dedi.
Radikal’de yer alan habere göre, Figen Yüksekdağ, "Halklarımız sınırda onurlu bir eyleme imza attı ama IŞİD'çileri dostça uyaranlar barış nöbeti tutanlara aynı dostluğu göstermedi. Kobani direnişini hazmedemeyenler gittikçe daha fazla ölüm çizgisine yöneliyorlar. Kobani direnişini ve kantonlarını yaşatmak için yapılan eylemler her gün daha fazla saldırı ile karşı karşıya kalıyorlar. Sınırda nöbet tutan kardeşlerimizi ve Kobani'de direnenleri selamlıyorum. Bu sınırları anlamsızlaştıran, halklarımızın öz gücünü gösteren direniş tüm dünya halklarına demokrasi dersi vermiştir. Onur ve demokrasi için yola çıkanlar hiçbir sınırı tanımazlar. Kobani direnişi 2 aydan bu yana çok güçlü bir iradeyle kendisini ortaya koymaya devam ediyor. Bu irade karşısında bölgesel saldırganlık odakları Rojava kantonlarında yeşeren yeni yaşam alanlarına saldırıyor. Kobani'deki kazanımı hazmedemeyen güçler saldırıda kendilerine yeni kanallar açma arayışına girdiler. Kobani'yi yenemeyenler gözlerini Afrin Kantonu'na dikmiş durumdalar, El-Nusra gözünü Afrin'e dönmüş durumda. Türkiye'deki siyasi iktidar Kobani'de umduğunu bulamayınca Afrin'de bulmaya çalışıyor. Eğitip donattıkları El-Nusra - IŞİD çeteleri bölgeyi yangın yerine çevirdi, söndürmek için halklarımızın öz gücüne dayanan bir direniş sürüyor. Kobani'deki direniş başaramayacaklarının en büyük kanıtıdır. Kobani'de yenilenler Afrin'e saldıracaksa bugünden yenilmiş sayılırlar" diye konuştu.
‘Rojava halkları egemen devletlere
çok büyük bir ders vermiştir’
Figen Yüksekdağ, "Erdoğan Suriye'de yaşanan süreci, Rojava kantonlarındaki özgür yaşam çizgisini bir üst aklın marifeti olarak görüyor. Her şeyden önce Kobani Direnişi ve kurulan özgür yaşam siyasetini onların aklı almıyor. Orada yaşananları üst akılla, alt akılla açıklamayın. Her şeyden önce sizin aklınız alt üst olmuştur bu öz güç karşısında. Rojava halkları tarihsel destansı bir duruş gerçekleştirerek bölgedeki bütün egemen devletlere çok büyük bir ders vermiştir. Ortadoğu yeniden dizayn edilecekse Erdoğan kusura bakmasın onun üst aklı sadece ve sadece Kobani'dedir, Afrin'dedir. Orada bir halk bilinci ve iradesi şekillenmiştir ve bu irade Mezopotamya halklarının geleceğini belirleyecek bir siyasetin önünü açmıştır" dedi.
‘Bizim için Kobani ne ise Kudüs de odur’
Figen Yüksekdağ, "Ortadoğu'nun ikinci ateş düzen yeri de Filistin'dir. Bizim için Kobani ne ise Kudüs de odur. Filistinli yurtseverler ile Türkiyeli yurtseverlerin mezarları yan yanadır ve Filistin'in davası bizim davamızla eşanlamlıdır. Mescid-i Aksa için Kudüs için ağlayanlar İsrail'e karşı ne adım attılar? Filistin üzerindeki terörü durdurmak için ne yaptılar? Türkiye İsrail'den kimyasal madde alır, sonra çıkıp İsrail'den hesap sorduğunu iddia eder. Bu iddiaya inanmamız mümkün değil. Siyasi iktidar gerilimin, çatışmanın önünü açıyor ve böylece halkların demokratik taleplerinin üstünü örtmeye çalışıyor" diye konuştu.
‘AKP'nin 12 yıldır açılımdan anladığı şey 'aç-kapat' olmuştur’
Figen Yüksekdağ, "Yine açılım demeye başladılar. AKP Hükümetinin 12 yıldır açılımdan anladığı şey 'aç-kapat' olmuştur. Yedi defa çalıştay yaptılar. Alevi sorununu çözeceklerdi. Çıkan sonuç yeniden bir açılım için düğmeye basmak oldu. Açılımın durumuna bakın. Kürt sorunu ve çözüm sürecini askıya aldınız. Dondurdunuz. Siz açtığınız bir konuyu kapattınız mı da, Alevi açılımına geçiyorsunuz. Kürt sorunu ve müzakere sürecini, askıda tutarak başka bir soruna bakarak, inandırıcı olamazsınız" dedi.
Figen Yüksekdağ, "Bu ülkenin hükümeti kim? AKP mi, HDP mi? Hele HDP ne yapacak diye, akslı zorlama tavrına itiyorsunuz? İyi o zaman yer değiştirelim. Sizin gibi iradesiz değiliz. Barışın ve çözümün sorumluluğunu biliyoruz. Biz barıştan vazgeçmeyiz. Biz bizim halklarımıza karşı görevimiz. HDP'yi dizayn etmeye çalışmak kimsenin haddi değildir" diye konuştu.
Figen Yüksekdağ, "Geçen hafta Ahmet arkadaşımıza saldırı düzenlendi. Ama sanki meczup, kişisel bir saldırı olarak ele alındı. Bu planlı ve organize bir saldırıdır. Bu saldırı ve arkasındaki güçler aydınlatılmalıdır. Eyüp'te de yine saldırı oldu. Parti binalarımız ırkçı saldırıların hedefi olmuştur. Kürt sorununda çözüm sürecini dondurdunuz. Müzakarenin yaşama geçmesi aşamasını süründürme gayreti içerisindesiniz" dedi.