Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, AKP'li belediye başkanlarının istifası ile ilgili olarak, "Bunu demokratik bir sürecin olağan bir parçası olarak görmüyorum" dedi.
Eskişehir Yunus Emre Lions Kulübü tarafından Hasan Polatkan Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Demokrasi ve Hukuk' konferansına konuşmacı olarak TBB Başkanı Metin Feyzioğlu katıldı. Feyzioğlu konferans öncesi gazetecilerin yönelttiği soruları yanıtladı. Bir gazetecinin AKP belediye başkanlarının istifası ile ilgili sorusu üzerine Feyzioğlu, şunları söyledi:
"Bunu demokratik bir sürecin olağan bir parçası olarak görmüyorum. Elbette ki bir siyasi parti belediye başkanlarını partisinden istifaya davet edebilir. Veya şartları oluştuğunda disiplin kurulları işleterek ihraç da edebilir. Ancak belediye başkanlığından ihraç diye bir müessese yok. Yasalara göre İçişleri Bakanlığı'nın çeşitli hallerde kullandığı yetkiler söz konusu olabilir. Bu da belediye yönetiminin belediyeyi de karıştırdığı bir takım yolsuzluklar, suçlar, usulsüzlüklerle bağlantılı bir iştir. Şimdi ben şunu yadırgıyorum 'istifa etmezseniz, karşılığı ağır olur, bedelini ödersiniz' demek acaba siyasi bir bedel mi, hukuki bir bedel mi? Yani istifa etmeyenin ödeyeceği bedel hukuki bir bedel ise bu bedelin ödenmesini gerektiren, bu yaptırımın uygulanmasını gerektiren istifayla ortadan kalkmaz. Ortada bir suç varsa istifa etmek suçu aklamaz. Ceza kanunumuzda da kamu görevlisinin bir suça vakıf olduktan sonra bunun gereğini, ihbarını, soruşturmasını yapmaması sorumluluk gerektirir. Bu söylemi yadırgadığımı bilmenizi isterim. Siyasi bir bedelse 'sizin yüzünüzden biz yeniliyoruz' cümlesi bu belediye başkanlarına bedel ödetmiştir. O da siyesi bir bedeldir. İstifa etmekle kurtulunabilecek bir faturası yoktur. Burada kastedilenin ben hukuki bir bedel olduğunu düşünüyorum. Bizim bakış açımız hukuk penceresinden olabilir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre hukuk devletidir. Uygulamada da hukuk devletiyse bu iş istifa etmeyle, etmemeyle açıklanacak, çözülecek bir mesele değildir. Varsa bir şey bunu ortaya koyarsın. Yoksa bir şeyin bunu telaffuz etmezsin. İstifa etmiş olması sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu söylemi yanlış bulduğumu ifade ediyorum. Belediye başkanlarının istifası kendi tercihleri olmuştur. İstifa etmemeleri mümkündü."
Metin Feyzioğlu, Eskişehir Baro Başkanı Rıza Öztekin'in geçen 1 Kasım'da stajını tamamlayan bir avukatın ruhsat töreninde elini sıkmayan kadın avukat Pınar Çelik Arpacı'ya kürsüde konuşma izni vermemesi nedeniyle çıkan tartışma ile ilgili soruya da "Rıza Öztekin gibi gerçek kadın hakları savunucusu insandan kadına ayrımcılık yapan bir kimlik çıkmaz. Burada öyle bir şey yoktur. Bu konuyu kadın erkek meselesine sokmak, kadın haklarını savunduğunu iddia edenlerin kadın hakları mücadelesine verdiği en büyük zarardır. Orada bir el sıkma sıkmama tartışması yaşanmış. Yaşanmaması benim tabi ki tercihim olurdu. Burada bir el sıkayım, sıkmayayım şeyi var. Bizlerin baro başkanlarının, birlik başkanlarının sahneye gelen bir kişiye elini uzatma yükümlülüğümüz var. Resmi bir tören sırasında el uzatma resmidir, bir jesttir. Uzatılan eli sıkıp, söylemen gereken bir şey varsa çıkıp söylemen de senin ifade özgürlüğündür" yanıtını verdi.