Evrensel gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, gazeteci Craig Shaw'in "Erdoğan Ailesinin Gizli Offshore Anlaşması" başlıklı haberine yer verdiği köşe yazısı nedeniyle "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret" suçundan ifade verdi.
Evrensel Gazetesi'nin haberine göre; Polat, gazeteci Craig Shaw'in, 'The Black Sea' sitesinde 26 Mayıs 2017 tarihinde yayınlanan ve "Malta Files, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ailesi ile Sıtkı Ayan ve Azeri iş adamı Mübariz Mansimov arasındaki milyon dolarlık petrol tankeri ortaklığını ortaya çıkarıyor" ifadelerine yer verilen "Erdoğan Ailesinin Gizli Offshore Anlaşması" başlıklı haberini, 28 Mayıs 2017 tarihli köşe yazısında aynen yayınlamış ve "Erdoğan ailesiyle ilgili bu iddialara muhatapları ne diyor?" diye sormuştu.
Ardından Polat'ın yazısı mahkeme kararı ile internet sitesinden çıkarılması istenmiş, karara itiraz edilerek yazının çıkarılmaması üzerine de itiraz reddedilmiş ve yazı siteden kaldırılmıştı. Bunun ardından da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatının şikayeti üzerine, Polat hakkında "Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." hükmünü içeren Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 299/1. maddesi uyarınca soruşturma açıldı.
"Sorumun arkasındayım"
Fatih Polat, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan soruşturma kapsamında dün Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'na ifade verdi.
Köşesinde yer verdiği gazeteci Craig Shaw'in haberinde herhangi bir hakaret ifadesi bulunmadığını, kendisinin, yazısının başlığındaki sorusunun da hakaret içermediğini belirten Polat, "Dünyanın başka ülkelerinde yayınlanabilen Türkiye ile ilgili bir haberin, Türkiye'de yayınlanamamasını halkın haber alma hakkı açısından kabul edilebilir bulmadığım için köşemde yer verdim. Gazetecilik soru sormakla başlar. Soru sormayı bıraktığınız zaman, gazeteciliği de bırakmış oluyorsunuz. Sorumun arkasındayım" dedi.
Polat'ın avukatı Mustafa Söğütlü de, müvekkilinin yazısında herhangi bir hakaret bulanmadığını ve yazının, basın ve ifade özgürlüğü açısından Anayasa ile uluslararası sözleşmelerin koruması altında bulunduğunu belirterek, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesini talep etti.