Gündem

ETHA'ya 'S. Selim Ay'a Görevinden Dolayı Hakaretten' dava açıldı

ETHA sorumlu müdürü Telek'e, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Ay'a haberlerinde 'işkenceci' dedikleri gerekçesiyle 'kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaretten' dava açıldı

08 Şubat 2013 14:07

Terörle Mücadele, Tanık Koruma ve Bomba şubelerinden Sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Sedat Selim Ay hakkında yaptıkları haberler nedeniyle, Etkin Haber Ajansı'na (ETHA) "hakaret" davası açıldı.
İlk duruşma, İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 6 Haziran 2013'te, saat 09:50'de görülecek.
"Şeref ve haysiyetine saldırı"

bianet'ten Ayça Söylemez'in haberine göre, Sedat Selim Ay, Avukatı Cemalettin Mutlu aracılığıyla 21 Kasım 2012'de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı başvuruda, ETHA'da yayınlanan şu haberler ile kendisine hakaret edildiğini öne sürmüştü:

23 Temmuz 2012'de yayınlanan "Tanığım, Sedat Selim Ay işkencecidir" başlıklı haberde şu ifadeler yer alıyor: "Doğan Şahin, Atılım gazetesinde çalıştığı dönemde dönemin TMŞ müdür yardımcısı Sedat Selim Ay ve ekibinin işkencelerine maruz kaldı. Şahin, 'Ay deneyimli bir işkencecidir, yaşadığım işkencelerden tanıyorum' dedi."

31 Temmuz 2012 tarihli, "İşte işkencenin belgesi" başlıklı haber: "...Ay, 'işkence yapmadıklarını iddia ederken, bugün ESP Genel Başkanlığı yapan Alp Altınörs Ay'ın da içinde olduğu TİM-3 işkencelerini anlattı."

Avukat Mutlu, 1 ve 2 Ağustos'ta internet sitesinde yayınlanan haberlerin de aynı nitelikte olduğunu ifade ederek, müvekkili hakkında yazılan "işkenceci" ve "katil" ifadeleriyle "şeref ve haysiyetine yönelik saldırıda bulunulduğunu" ileri sürdü. Mutlu, dilekçesinde, ETHA'daki gazetecilerin ve yayın sahiplerinin, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 267. maddesine göre iftira suçu işlediğini belirtti.
 

'Görevinden dolayı hakaret'

 

Gazeteci Goncagül Telek, ETHA yetkilisi olarak haber ajansı adına verdiği ifadesinde, yayınlanan yazıların haber niteliğinde olduğunu belirtti.

Ancak Savcı Nazmi Okumuş, ETHA adına Telek'in, TCK 267/1. maddesi uyarınca iftira suçundan ve TCK 125/1 ve 125/3-a maddeleri uyarınca "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaretten" bir yıldan beş yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. İddianame, İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi'nce 21 Ocak'ta kabul edildi.

ETHA'dan Demir anlattı

 

1996 yılında gözaltına alınan ve 15 gün süreyle işkence gören ETHA çalışanı Arzu Demir, katıldığı bir basın toplantısında Sedat Selim Ay'ın sorgu odasında sürekli sağ yanağına tokat attığını anlatmıştı.
Selim Ay'ın bunu bir aşağılama biçimi olarak yaptığını ifade eden Demir, sorgunun ardından yüzünün sağ tarafının şiştiğini söylemişti.

Gazeteci Arzu Demir diğer bir işkence yöntemi olarak da "göğüs uçlarımızdan elektrik şoku verdiler uzun bir süre. Direncimiz azaldığında ise uyumamızı engellediler" dedi.
 

bianet ve Taraf'a takipsizlik

 

İstanbul Başsavcılığı Basın Bürosu, Sedat Selim Ay'ın bianet çalışanları hakkında "internet yolu ile iftira ve hakaret" iddiasıyla yaptığı suç duyurusu, "medyanın kamuya haber iletme fonksiyonu vardır ve hukuka uygunluk sebebidir" gerekçesiyle reddedildi.

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Öz bianet hakkında yapılan ikinci şikayetle ilgili de "kovuşturmaya yer yok" kararı verdi.


İşkence konulu haberleri için Taraf 'a açılan "iftira ve hakaret" soruşturmasında da savcı, "kamu yararını göz önüne alarak" takipsizlik kararı verdi.

Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Ahmet Faik Kapluhan'ın kararında, "Siyasi ve toplumsal olay ve kararların eleştirisiyle, kamuoyunca paylaşılması basının temel işlevidir. Basın bunu yaparken abartılı, hırçın, kaba, gerektiğinde provokatif davranabilecektir. Basının bu tarzı nedeniyle kamuoyunun aydınlatılması için korunması gereken hukuksal yararın bulunduğu ilkesi kabul görmektedir" ifadeleri yer aldı.
 

Ay, 23 gazeteciden şikayetçi olmuştu.