Bir süpermarketten 1 kilo et çalan çocuğa verilen hapis cezası, çocuğun kötü ekonomik durumunu ve çaldığı et miktarını göz önünde tutan Yargıtay’dan geri döndü
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, yerel mahkemenin hapse mahkûm ettiği, marketten bir kilo et çalan çocuğa ceza verilmemesine hükmederken çarpıcı gerekçeler sıraladı. Genel Kurul’un kararında çocuğun iki arkadaşı ile birlikte semt pazarından sebze aldıktan sonra gittikleri süpermarkette, evde pişirip yeme amacıyla değeri 27,28 lira olan et ve kıyma çaldığına dikkat çekilerek, “Anne ve babası ayrı olup üvey babası ile yaşayan, herhangi bir geliri olmayan, eğitim hayatı yarım kalmış ve sabıkasız olan sanığın büyük bir süpermarket işleticisi olan şikâyetçi aleyhine birer kilogram kıyma ve et almak suretiyle gerçekleştirdiği hırsızlık eyleminde” ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi istendi.
1 kilo et aldılar
Kemal Göktaş’ın Milliyet’te yer alan haberine göre, 15-18 yaş grubu izinde yer alan, bekâr, işsiz ve sabıkasız olup lise 2. sınıfta öğrenimine ara veren çocuk ile 18 yaşından büyük iki arkadaşı sebze ve meyve aldıktan sonra et de almaya karar verdi. Arkadaşlarının kiraladığı araç ile Malatya’daki bir hipermarket zincirinin şubesine giden çocuklar markete girerek et reyonundan toplam birer kilogram kıyma ve kuşbaşı et aldı. Paketleri teslim alan çocuk ile iki arkadaşı kameraların olmadığı iki reyon arasına geçti. Et paketini bir çocuk montunun cebine gizledi ve marketten sırayla ödeme yapmadan ayrıldılar.
Ancak özel güvenlik görevlisinin gençlerin hareketlerinden şüphelenmesi üzerine kamera kayıtları izlendi ve kiralık aracın plakasından yapılan araştırmayla dört çocuk da aynı günün akşamı yakalandı.
‘Ya indirin ya ceza vermeyin’
Mahkemede et çalan çocuklardan P.’nin dosyası ayrıldı. Malatya’daki mahkeme çocuğu 1 yıl 1 ay 10 gün hapse mahkûm etti. Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 13. Dairesi ise Türk Ceza Kanunu’nun 145. maddesindeki, “Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir” hükmünü hatırlatarak çocuğun cezasından indirim yapılmasını ya da ceza verilmemesini istedi.
Ancak Yargıtay Başsavcılığı Daire’nin bu kararına itiraz ederek Ceza Genel Kurulu’na taşıdı. Başsavcılığın itirazında, “Hırsızlık suçunun konusu olan 1 kilogram et ve 1 kilogram kıyma bedeli olan 27,28 TL, eski TCK kapsamında pek hafif olarak değerlendirilebilecek nitelikte ise de, (yeni) 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesindeki ölçütler nazara alındığında, bu değerin, ‘ceza verilmemesini’ haklı kılacak ehemmiyetsiz düzeyde olmaması ve bu itibarla ceza indirimini de gerektirmemesi, suça sürüklenen çocuk ve mağdurun konumu, suça konu çocuğun benzer eylemleri icraya yatkınlığı, suçun işleniş şekli gibi özellikler birlikte değerlendirildiğinde, 145. maddenin uygulanması koşullarının somut olayda gerçekleşmediği” savunuldu.
Değer azlığı tartışması
TCK’daki, “değer azlığı” ile neyin kastedildiğin açık olmadığı kaydedilen kararda hâkime bir takdir yetkisi verildiği ifade edilerek, hâkimin, “değere dayalı ihlalin ceza verilmemeyi nasafeten haklı saydıracak alt düzeyde bulunması” halinde cezayı indirebileceği veya hiç vermeyebileceği kaydedildi.
Kararda hâkimin her somut olayda, suçun işleniş şekli, mağdur veya sanığın konumu, olayın gerçekleştiği yer ve zamanı dikkate alması gerektiği de vurgulanarak, “Olayın özelliği, mağdurun konumu, failin kişiliği ve suçun işleniş şekli, her olayda değerlendirmeye konu edilmeli, meydana gelen haksızlığa faili iten etkenler ve bu haksızlığın mağdur üzerindeki etkileri de gözetilmeli, maddenin uygulanıp uygulanmaması ve özellikle ceza verilmeme haliyle ilgili seçeneğin, eylemin failine uygun düşüp düşmeyeceği belirlenmeli ve muhakkak ki şekillenen takdirin gerekçesi kararda gösterilmelidir” denildi.
Kararda şöyle devam edildi:
Yemek yapmak için...
“Sanık P. ve iki arkadaşı semt pazarından sebze aldıktan sonra gittikleri süpermarkette, kasada ödeme yapmadan gizleyerek alabilecekleri başka mallar da olmasına karşın, evde pişirip yeme amacıyla sadece toplam değeri 27,28 Lira olan et ve kıyma almışlardır. Anne ve babası ayrı olup üvey babası ile yaşayan, herhangi bir geliri olmayan, eğitim hayatı yarım kalmış ve sabıkasız olan sanığın büyük bir süpermarket işleticisi olan şikâyetçi aleyhine birer kilogram kıyma ve et almak suretiyle gerçekleştirdiği hırsızlık eyleminde, kişiliği, suçun işleniş şekli, mağdurun konumu ve suça konu eşyanın değeri göz önüne alındığında, hakkında 145. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması gerekir.”
5 üye ceza istedi
Genel Kurul’un bu görüşüne karşı çıkan beş Yargıtay üyesi ise yerel mahkemenin kararının yerinde olduğu ve çocuğa verilen cezanın onanması gerektiği yönünde oy kullandı.