CHP'li eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar, önümüzdeki hafta sonu Ankara’da yapılacak CHP 37. Olağan Kurultayı’yla ilgili sert eleştirilerde bulundu. "Kurultay’ın, bu kadar kapkaç vaziyette yapılmasının doğru olmadığı düşüncesindeyim" diyen Sağlar, "Halkın gidemeyeceği, delegelerinin bile tamamının salonda olamayacağı bir kurultayın yapılmasının gerekçeleri geçerli değil. Bu telaşın altında yatan ne anlamış değiliz" ifadelerini kullandı.
Siyasi Partiler Yasası ile CHP Tüzük’ünün kurultayı bir yıl uzatılabileceğini söylediğine dikkati çeken Sağlar, "Koltuk sevdası herhalde böyle bir şey. Koltuğundan kalkamamak budur. Olmayacak koşullarda, telaşla ve kapkaç şeklinde kurultay yapılması doğru değil" değerlendirmesinde bulundu
Sağlar Hürriyet’e yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
"Kapkaç vaziyette yapılması doğru değil"
“Kurultay’ın, bu kadar kapkaç vaziyette yapılmasının doğru olmadığı düşüncesindeyim. Hangi gerekçeyle yapıldığı anlatılmış değil. ‘İktidar Kurultayı’ deniyor. İktidar kurultayına halkla gidilir. CHP’nin misyonu da budur. Halkın gidemeyeceği, delegelerinin bile tamamının salonda olamayacağı bir kurultayın yapılmasının gerekçeleri geçerli değil.
İktidara yürüyen CHP’nin kurultayını hangi anlayış yapıyor? Aklı başında her partili ve Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı, Türkiye’nin kurucu unsuru olan CHP’nin bugünkü koşullarda, böyle kurultay yapmasına şaşırıyor. Bu telaşın altında yatan ne anlamış değiliz.
"Koltuk sevdası herhalde böyle bir şey"
Hem Siyasi Partiler Yasası, hem de CHP Tüzük’ü kurultayın bir yıl uzatılabileceğini söylüyor. Koltuk sevdası herhalde böyle bir şey. Koltuğundan kalkamamak budur. Olmayacak koşullarda, telaşla ve kapkaç şeklinde kurultay yapılması doğru değil.
"Belediye başkanlıklarını almalarının nedeni halk onlara rağmen oy vermesidir"
Bu anlayışta olan insanların partide yönetimde olmaları CHP’nin iktidarda olmalarının engelidir. Belediye başkanlıklarına da kendilerinin kazandığını sanıyorlar ama o da öyle değildir. Belediye başkanlıklarını almalarının nedeni halk onlara rağmen oy vermesidir.
"Kılıçdaroğlu’ndan daha fazla ben çalıştım"
Kılıçdaroğlu’ndan daha fazla ben çalıştım belediye başkanlığı seçiminde. Benim gibi bir çok insan… Onlar makam odalarında oturdu biz kahvelerde, köylerde çalıştık.