Demokrat Parti'nin yargılandığı Yassıada'daki avukatlardan, Adalet Partisi ve DYP'nin sembol isimlerinden eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, “Ben Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve arkadaşlarının gayretini saygı ile karşılıyorum. Onların muvaffak olmaları için elimden gelen gayreti gösteriyorum. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi benim de partimdir, var mı diyeceğiniz" dedi.
Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, İstanbul’da Basın Konseyi’nin 35. Kuruluş Yıl Dönümü kutlamasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun elinden ‘onur belgesi’ aldı. Cindoruk, ödülünü almadan önce Cumhuriyet ve Atatürk’ün önemini vurguladığı bir konuşma yaptı.
Türkiye’nin siyasi tarihinin “Eski Türkiye” ve “Yeni Türkiye” diye ikiye bölündüğünü belirten Cindoruk, “Bu eski Türkiye, cumhuriyettir” dedi. Cindoruk konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Son 20 yılda hayal kırıklığı yaşadım. İlk defa Türkiye rejimi tartıştı. Neydi, o rejim? Savaş kazanılmış, savaşın sonunda sivil iradenin, sivil devletin organlarını kurduğu ‘cumhuriyet’in gücünün azaltılmasıdır. Tek parti rejiminden kurtulmuş olan devleti tekrar, tek adam rejimine sokma hadisesidir. O hayal kırıklığı sadece bana ait değil ki, dünya da bu hayal kırıklığını yaşıyor. Bizler de yaşıyoruz. Ben kimseyi kınamam siyasette. Herkesin siyasi fikri vardır, siyasi düşünce ortaya koyacaktır ama siyasi düşünce ortaya koyarak devlete saygı, devletin birliğini, bütünlüğünü koruma düşüncesi önde olmalıdır. Anayasa Mahkemesi diyor ki, bugünkü iktidar partisi karşı devrimin odak noktası olmuştur. Anayasa Mahkemesi bunu söylediği zaman Türk Hukuk Fırkası’nda kapatmayı değil, para cezasına varıyor. Ben de aynı fikirdeyim. Partileri kapatmak yanlıştır ama bir iktidar partisi hakkında bu hüküm verilmişse bunu paylaşmak seçmenlere düşerdi. Ben Türk seçmeninin bugünkü Türk politikası içerisindeki yerine her zaman itibar ettim. Bugün verdiği kararı saygıdeğer bulmuyorum. Bunu söylemeye fırsat verdiği için sayın başkana teşekkür ediyorum."
"Kılıçdaroğlu’nun ve arkadaşlarının gayretini saygı ile karşılıyorum"
Her suçun siyasetçilerin ve siyasi partilerin üzerine atılmaması gerektiğini, yaşananlarda seçmenlerin de payının olduğunu belirten Cindoruk, "Ben Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve arkadaşlarının gayretini saygı ile karşılıyorum. Onların muvaffak olmaları için elimden gelen gayreti gösteriyorum. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi benim de partimdir, var mı diyeceğiniz! CHP benim düşüncelerimi savunuyorsa, hayal kırıklıklarımı gidermek istiyorsa, Türkiye Cumhuriyeti’ni tekrar teçhiz etmek istiyorsa o benim partimdir artık. Başka bir şey daha söyleyeyim, ben Türkiye’nin siyasi hayatı içinde çeşitli partiler kuran insanım. Meclis Başkanlığı yapmış bir insanım. Sözlerimdeki değeri hissetmeniz için bunları söylüyorum. Gelin görün ki, Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak bizim görevimizdir" dedi.
"Kabine diye Anayasa’da yer almayan çakma bir organ ortaya çıkarılmıştır"
Cindoruk sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugün şunu görüyoruz devlet bir boşluğa düşmüştür, devletin organları kaybolmuştur. O hale gelmiştir ki kabine diye Anayasa’da yer almayan çakma bir organ ortaya çıkarılmıştır. Kabinenin Anayasa’da yeri var mı? Ben de soruyorum, kabinenin adresini verin, oraya gidip bir konuşma yapayım. Kabine diye bir organ yok. O bir boşluk doldurma hadisesidir. Neyi dolduruyorsunuz? Bakanlar Kurulunu, başbakanlığı. Organları boşaltmış bir devleti ayakta tutan Türk milletinin hukuka, hakka, gerçeğe ve devlete saygısıdır.
Onur belgesini aldığım için teşekkür ediyorum ama belgeyi almak yeterli değil. Hakkını vermek lazım. Bu kısa 90 yıllık hayatımda daha seneler kazanırsam ben bu dava uğruna elimden gelen gayreti göstereceğim.”