IŞİD’in baskınında rehin alınan eski Musul Başkonsolosu ve CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Türkiye'nin Irak ve IŞİD konusundaki politikalarını eleştirerek "Sünni aşiretleri Türkiye'ye davet ettik. Yediler, içtiler, konuştular ve planlar yaptılar sonra 11 Haziran 2014 tarihinde Ebubekir El Bağdadi'ye biat etti hepsi" dedi.
Hükümetin Başika Kampı'ndaki Türk askerinin varlığına ilişkin milletvekillerini bilgilendirmesi üzerine CHP grubu adına Meclis kürsüsünde konuşan eski Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz, Türkiye'nin gerçek anlamda bir dış politikası olup olmadığını sorguladı. Yılmaz, "Bölgesel Kürt Yönetimi ile ilişkilerde merkezi hükümeti işaret ederdik. Her şey Irak Merkezi Hükümeti üzerinden giderdi. Son 5 yılda merkezi hükümetle ilişkiler bir tarafa itildi. Bölgesel Kürt Yönetimi ile ilişkiler ön plana çıkarıldı. Türkiye'nin Irak'la sorunları başladı. Kabul edelim etmeyelim Bağdat'ta baskın bir Şii yönetimi var. Bunun bu işlerden rahatsız olduğunu biliyoruz" ifadelerini kullandı.
Musul'a gönderilip tepkiler üzerine geri çekilen askerlere ilişkin konuşan Yılmaz, "Bu askerler oraya niye gitti? Orada ne amaçları vardı? 600 asker Musul'u mu kurtaracak? Yoksa bizim elimizle Musul kurtarılıp birilerine mi verilecek?" dedi.
"Türkiye'ye davet ettiğimiz sünni aşiretler Ebubekir El Bağdadi'ye biat etti"
Türkiye bölgede dengeleri tutturamadığını savunan Yılmaz, "Türkiye bu bölgedeki dengeleri bu süre içerisinde tutturamadı. Son 5 yılda IŞİD Musul'u ve Bağdat'ın kuzeyini işgal etmeden önce bizim Türkiye'ye davet ettiğimiz aşiretlerin sayısını bile unuttuk. Bütün Sünni aşiretleri Türkiye'ye davet ettik. Devleti bir tarafa bıraktık bütün Sünni aşiretler Türkiye'ye geldi. Yediler, içtiler, konuştular ve planlar yaptılar sonra 11 Haziran 2014 tarihinde Ebubekir El Bağdadi'ye biat etti hepsi. Siyaset böyle bir şey mi?" diye konuştu.
"Onlar mı riyakar sadece, bizde bir hata yok mu?"
"Başika Kampı ile niye sorun çıktı?" diye soran Yılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Irak'ta muhatap olduğumuz riyakarlık sürpriz değil' açıklamasına atıfta bulunarak şöyle konuştu: "Çünkü biz Bağdat'la bu işleri götürmek istemedik. Görevden alınmış eski Musul Valisi'nin daveti üzerine gitmiş bunlar. Peşmergenin uygun görmesi üzerine gitmiş. Sonra bilgi verilmiş. Bilgi ayrı onay ayrı. Madem bunlara onay verilmiş niye şimdi karşı çıkıyorlar? Niye BM Güvenlik Konseyi'ne şikayet ederiz diye tutturuyorlar? Ne oldu? Onlar mı riyakar sadece? Bizde bir hata yok mu? Bir taraftan Bağdat'ın toprak bütünlüğünü destekliyoruz diyoruz, bağımsızlığını ihlal edecek her türlü şeyi yapıyoruz"
"En doğru yol yine merkezi hükümetle olan yoldu"
Irak'la ilişkiler konusunda en doğru yolun merkezi hükümetle yürütülecek ilişkiler olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Irak'ta her gün dengeler değişiyor. En doğru yol yine merkezi hükümetle olan yoldu. Amerika'sı, Rusya'sı, İran'ı hepsi merkezi hükümetle iş götürüyorlar. Biz onu öteledik" dedi.
"İntikal 10 gün önce gönderdiğiniz askerin 10 gün sonra geri çekilmesidir"
Dışişleri Bakanlığı'nın Başika Kampı'ndaki askerlerin intikaline ilişkin açıklamasını hatırlatan Yılmaz, "Musul'dan intikal ne demek? Çekilme demek. Nezaketen diyemiyorlar çekilmek, intikal diyorlar. Basbayağı askerin geri çekilmesidir bu. 10 gün önce gönderdiğiniz askerin 10 gün sonra geri çekilmesidir. Başka hiçbir şey değildir" ifadelerini kullandı.
"Musul'u alıp Kürt Bölgesel Yönetimi'ne mi katmak istiyoruz?"
Türkiye'nin Irak'la ilişkilerini düzeltmesi gerektiğini savunan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Asker bulundurmasına biz karşı değiliz. Amaç ne? Niye orada asker bulunduruyoruz? IŞİD sonrası bir stratejimiz varsa nedir? O bölgeyi Sünni bir bölge mi yapmak istiyoruz? Musul'u alıp Kürt Bölgesel Yönetimi'ne mi katmak istiyoruz? Alıp onu tekrar merkezi yönetime mi katmak istiyoruz? Birisi çıksın bana sonraki stratejiyi açıklasın lütfen. Çocuk kandırmayın"
"600 asker Musul'u mu kurtaracak?"
CHP'li Yılmaz, konuşmasında şunları kaydetti: "IŞİD'le ilgili bir strateji yok. IŞİD sonrası bir stratejiyse hiç yok. IŞİD sonrası dönem daha kanlı olacak. IŞİD oradan gidecek. Çünkü terör örgütü. Orayı kontrol etmesi ilelebet mümkün değil. Bir şekilde uluslararası koalisyon, yerel güçler orayı temizleyecek. Mutlaka orada IŞİD'in bir geleceği olmayacak. Peki sonra bizim stratejimiz ne? Bu askerler oraya niye gitti? Orada ne amaçları vardı? 600 asker Musul'u mu kurtaracak? Yoksa bizim elimizle Musul kurtarılıp birilerine mi verilecek?"