Gündem

Ertuğrul Özkök: “Siyaset” yazmamanın Allah’ın bana bahşettiği bir güzellik ve fırsat olduğunu düşünmeye başladım

22 Temmuz 2021 08:44

Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, "Şu günlerde 'memleket meselesi' yazmamanın kıymetini daha iyi anladım. Hatta 'siyaset' yazmamanın Allah’ın bana bahşettiği bir güzellik ve fırsat olduğunu düşünmeye başladım." düşüncesini dile getirdi.

Özkök, köşesinde P24'te yayımlanan Mehmet Altan'ın "Orhan Veli, ceketsiz mi öldü?" yazısına değindi.

Özkök, "Türk dilinin en büyük şairlerinden Orhan Veli 14 Kasım 1950 günü İstanbul’da öldü... Bugün Aşiyan Mezarlığı’nda yatıyor. Onun Rumelihisarı sahilinde bir heykeli var...- Üzerinde ceketle otururken temsil edilmiş... Oysa dün öğrendim ki, Orhan Veli ceketsiz ölmüş... Bunu da dün Mehmet Altan’ın Platform24’teki ilginç yazısından öğrendim." ifadesini kullandı. 

Özkök yazısında şunları kaydetti:

"Bugün size o yazıdan söz etmek isterim. Orhan Veli’nin öldüğü gün Çetin Altan şunu yazmış:

Orhan Veli öldü.  Ben bu satırları yazarken Orhan, İstanbul morgunun teşrih masası üstünde yatıyor. - 36 yaşında öldü Orhan. Türk şiirini kökünden sarsmış, yüzlerce şairi tesiri altında bırakmış, genç yaşta pek az kimseye nasip olan bir şöhret kazanmıştı.  Orhan, başka bir millette doğsaydı milletlerarası bir şöhrete de ulaşırdı.  Son zamanlarda işittiğime göre ceketi olmadığı için gömlekle dolaşıyormuş.  Onun yüzde biri kadar sanatkâr olmayanlar, hatta insan olmayanlar bugün genel müdürlüklerde, sefirliklerde sefa sürüyorlar.  Ve Orhan ceketsiz öldü.”

Belki bilgisizliğimden, belki dikkatsizliğimden bunu ilk defa okuyorum... Oysa bu metin internette birileri tarafından paylaşılmış ve çok ilgi görmüş.
Halen yarım milyon kişi tarafından takip edilen bir internet sitesinde sabitlenmiş sayfa olarak duruyormuş.- Ancak altında Çetin Altan’ın imzası yokmuş. Buna karşılık metnin Çetin Altan’a ait olduğunu belirten bir tweet de 700 bini aşkın kişi tarafından görüntülenmiş, 70 bin civarında retweet edilmiş.

Şu rakamlar bana, ceketsiz ölen bir şairimizin, yeni nesiller gözünde o ceketli heykeli ve eserleri ile nasıl yaşadığını gösteriyor... Tabii bu arada internete imzasız konulan bu metnin Çetin Altan’a ait olduğunu kim paylaşmışsa, ona da teşekkür ederim."