Gündem

Ertuğrul Özkök: Bu iddialar, sırf Esad'ın ağzından çıktı diye görmezden gelinemez

"Kimyasal saldırının saat 06.30’da olduğunu söylüyorlar; oysa biz Han Şeyhun’u 11.30’da vurduk"

22 Nisan 2017 13:50

Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın “Onlar (İdlib’deki muhalifler) kimyasal saldırının saat 06.30’da olduğunu söylüyorlar. Oysa biz Han Şeyhun’u 11.30’da vurduk. O yüzden bu anlatılanlar yalandır" açıklamasıyla ilgili olarak "Bu iddialar, sırf Suriye Devlet Başkanı Esad’ın ağzından çıktı diye görmezden gelinemez" dedi. 

Ertuğrul Özkök'ün "Sırf 'Esad söyledi' diye görmezden mi geleceğiz" başlığıyla yayımlanan (22 Nisan 2017) yazısı şöyle:

Suriye Devlet Başkanı Esad önceki gün İdlib’de yaşanan kimyasal saldırı konusunda çok önemli bazı iddialar ortaya attı.

Dedi ki:

* * * 

- “Birleşmiş Milletler’e (BM) mektup göndererek İdlib’in Han Şeyhun kasabasındaki kimyasal saldırının soruşturulması amacıyla bölgeye uzman heyeti göndermesini talep ettik, cevap alamadık.”

* * * 

- “Onlar (İdlib’deki muhalifler) kimyasal saldırının saat 06.30’da olduğunu söylüyorlar. Oysa biz Han Şeyhun’u 11.30’da vurduk. O yüzden bu anlatılanlar yalandır.”

* * *

- “Han Şeyhun görüntüleri, Beyaz Miğferler’in (El Kaide yanlıları) 2 yıldır yayınladığı görüntülerle aynıdır. Daha önce Rus hava saldırısında çocukların öldüğünü gösteren fotoğrafların daha sonra sahte olduğu ortaya çıktı. Bir çocuğu alıp üzerini sahte kan ve çamurla kirletip fotoğrafını çektiler. Diğer görüntüler de buna benzer.”

* * * 

- “İddia ettikleri gibi 60 kişi ölseydi, kent nasıl olur da eskisi gibi yaşamına devam ediyor? Halkı tahliye etmediler. Şehri tek bir kişi bile terk etmedi, hayat olağan seyrini sürdürdü, oysa onların iddiasına göre kitle imha silahı kullanıldı.”

* * *

- “ABD Şayrat Hava Üssü’nde kimyasal silah olduğunu iddia etti. O üsse attıkları roketlerle tüm depoları vurdular ama gaz yayılmadı. Asker ve personelden kimse gazdan zarar görmedi. Bu da Şayrat’tan hiçbir gaz saldırısının düzenlenmediğini gösteriyor.”

- “Görüntülerde, kurtarıcı olduğu iddia edilen kişilerin maske ve eldiven takmadan insanlara yardım ettiği görülüyor, rahat rahat dolaşıyorlar. Sarin gazı yayıldığı iddia edilen bir şehirde bu nasıl olabiliyor?”

* * * 

Bunlar yabana atılacak sözler değil.

Bu bölgenin sicili pek parlak değil. İkinci Körfez Savaşı’ndan önce Saddam’ın kimyasal silahları ile ilgili bilgilerin doğru olmadığı yıllar sonra anlaşılmıştı.

Durum böyleyken Birleşmiş Milletlerin bölgeye temsilci göndermemesi sizce doğru mu...

* * * 

Bu iddialar, sırf Suriye Devlet Başkanı Esad’ın ağzından çıktı diye görmezden gelinemez.