Gündem

Ertuğrul Özkök: Ah hocam, sakalsızken seni de mi karıştırdılar

"Senin de mi aklın karışıyor tüyü bitmemiş çocuğu görünce..."

19 Aralık 2017 05:41

Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, FM TV’de "Saklı Gerçekler" programını sunan Saffet Umul’un kamuoyunda tartışmalara yol yol açan "Erkeğin sakal bırakması için hanımından müsaade almasına gerek yok. Erkek sakal bırakmakla memurdur. Erkek kadından ayrılmak için sakal bırakmalıdır zaten. Erkeği kadından ayıran iki uzuv vardır. Bunlardan bir tanesi sakaldır" sözlerine tepki göstererek "Ah hocam, sakalsızken seni de mi karıştırdılar" dedi.

Ertuğrul Özkök'ün "Ah hocam, sakalsızken seni de mi karıştırdılar" başlığıyla yayımlanan (19 Aralık 2017) yazısının ilgili kısmı şöyle:

 

BAŞINDA beyaz takke... Sakal desen maşallah, yağmur ormanı gibi, bütün suratında dallanıp budaklanmış.

*

Konuştuğu kanalın adına bakarsan orası da bir “Medrese”.

“Fatih medreselerinin” kanalı... Yani ulema yetiştiren bir müessese güya.

Güya birileri soruyor: “Erkeğin hanımının iznini almadan sakal bırakması caiz midir?”

Al soruyu tut sakalından vur duvara...

O da güya cevap veriyor: “Erkeğin sakal bırakması için hanımından müsaade almasına gerek yok. Erkeği kadından ayıran iki uzvundan biri sakaldır zaten.”

*

Herhalde onu normal insandan ayıran üçüncü uzvu da bu kafa... Sonra iştahlanıyor, başlıyor sakalsız ve uzun saçlı erkeklere saydırmaya...

“İleride bir adam gördünüz, uzun saçlı, zaten şimdi kadınımız da erkeğimiz de aynı giyiniyor. Şimdi, bir bakıyorsun uzun saçlı, sakalı da yok. Şimdi yakınına gelene kadar onu kadın zannedersin. Allah muhafaza bir sürü düşünceye de girersin.”

Şimdi anladınız mı, adı lazım değil, hani sık sık gazetelerde okuduğumuz o yurtlarda, vakıflarda erkek çocuklarına yapılan cinsel tacizlerin nedenini...

Haklıymış garibanlar, günahlarını almışız... Meğer sakalı çıkmamış oğlan çocuğunu görünce karıştırmışlar...

Anlayacağınız küçük bir kazaya kurban gitmiş tüyü bitmemiş oğlan çocukları...

*

“Eee ya kızsa” diye hiç sormayın...

O zaten mubah...

Sizin de benim gibi o adamın karşısına geçip şu soruyu sormak içinizden geçmez mi?

Hocam sen nasıl bu kadar kendinden emin konuşabiliyorsun?

Senin de mi aklın karışıyor tüyü bitmemiş çocuğu görünce...

*

Anandan sakallı bebek olarak doğmadığına göre... Yoksa, henüz sakalın bitmemişken, gittiğin bir kursta, bir vakıfta...

Seni de mi karıştırdılar...

Eyy ümmeti İslam

SEN ki temiz, tertemiz Müslümansın...

Seni tenzih ederim bundan... Gel ki gör her akşam, her sabah, hepimizin imanı hakkında konuşan bu adamları...

Buyur gör bu yerli malları haftasının mallarını...

Kimi kız çocuğuna erkek ayağı yıkatır... Öteki de sakalı yok diye...

Karıştırır.

Eh karıştırınca da...

Nasılsa gittiği kurs, devam ettiği yer halının altına süpürür... Mahkemeye düşerse de hafifletici nedeni hazır...

Karıştırmış garibim...

Kabahat, onun aklını karıştıranda... Sakalı çıkmayanda, sakalını her sabah kesende...