Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi başkanıyken görevden uzaklaştırılan emekli hâkim Köksal Şengün, Ergenekon davasını darbenin başka bir türü olarak niteleyerek “Biz tamamen, sözüm ona hazırlanmış, kurgulanmış belgelerle insanları yargıladık. O belgeler boştu. Hiçbir zaman altı doldurulamadı” dedi.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, cemaatin yapılanmasına ilişkin o dönem konuşulan şeyler olduğunu ancak şimdi ortaya çıkan yapılar gibi bir tespitin o dönemde yapılmasının zor olduğunu ifade eden Şengün, “Şimdi ortaya çıkan şekil korkunç bir şey. O zaman o kadar ağırını düşünemiyorduk. O zaman da vardır bir şeyler ama şu anda içerde olan meslektaşlarım hakkında çok fazla şey konuşmak istemem” dedi.
Görev yaptığı dönemde yargı bağımsızlığına uymayan birçok durumla karşılaştığını anlatan Şengün, yasaların ve kurulların yapısının değiştirildiğini belirterek, “Bu kişilerin bir yerlere gelmeleri yönünde ortam hazırlandı. Onlar geldi, ondan sonra bazı şeyler patlak verdi. Olaylar tamamen tersine döndü. Ama sonuçta yapılan şeyleri de gördük, yaşadık” diye konuştu.
"Bu darbenin başka bir türü idi"
Ergenekon davası sırasında tutuklu kişilerin tahliyeleri yönünde oy kullandığını, bugün tutuklu olan üye hâkim Hasan Hüseyin Özese ile firari hâkim Sedat Sami Haşıloğlu’nun ise tutuklulukların devamı yönünde oy verdiklerinin hatırlatılması üzerine Şengün, “Biz tamamen, sözüm ona hazırlanmış, kurgulanmış belgelerle insanları yargıladık. O belgeler boştu. Hiçbir zaman altı doldurulamadı. O zaman ben, ‘Yargılama yapalım ama tutuksuz yargılama yapalım, bu insanların ve ailelerin hayatı perişan olmasın’ diyordum. Sonuçta yeni belgeler ortaya çıkar, yeni delillerle insanları ileride de cezalandırabiliriz. Ama şimdi değil. ‘Şu anda yaptığımız yanlıştır’ diyordum. Ama olmadı. Deliller somut olsa böyle bir şey söylemezdim. Bu darbenin başka bir türü idi. Suçlamalar darbenin bir türünü oluşturuyordu. Darbenin bir ayağı da bu davaydı” dedi.
Sürmene ilçesi Baştımar Mahallesi'nde, emekli hemşire eşi Asiye Şengün ile yaşamını sürdüren emekli hakim Köksal Şengün, açıklamalarda bulundu. İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3 yıl başkanlık yapan ve Ergenekon Davası’na baktığı dönemde sanıkların tahliyesi yönünde oy kullanması ile bilinen Köksal Şengün, ardından HSYK kararı ile Bolu’ya ‘düz hakim’ olarak atandığı döneme ilişkin değerlendirmeler yaptı. Doğan Haber Ajansı'nın (DHA) haberine göre, o yıllarda beklemediği ve hiç ummadığı bir atama ile karşılaştığını ifade eden Köksal Şengün, “40 yıllık meslek hayatımda devlet tarafından bir suale muhatap olmadım. Bir gün beni alıp Bolu’ya verdiler. Şaşırdım. Devletle mücadele olmazdı. Devletle ancak yasal yollarla mücadele edersiniz. Yasal mücadele yaptık. Ama o zamanki HSYK’ nın yapısı değiştirilmişti. O değişimden sonra beni görevden aldılar. Yeni HSYK beni görevden almıştı. Göreve dönmek için yine onlara müracaat ediyorsunuz. Olacak şey değil. Tayinimi sonra Bolu’dan Düzce’ye çıkardılar. Ben de emekliye ayrıldım” dedi.
"Kanser oldum"
40 yıl süren hâkimlik mesleğinin ardından emekliye ayrıldığını anlatan Şengün, şunları söyledi:
“Vicdanen çok rahatım. Çocuklar ve torunlarımla vakit geçiriyorum. Bunlar beni akciğer kanseri yaptı. Bu teşhis beni gönderdikleri Bolu’da anlaşıldı. Bolu’nun bana tek iyiliği budur. Bir hastane açılışına katılmıştım. Orada yapılan muayenede şüphelendiler. O zaman hastalığım ortaya çıktı. O ana kadar bir rahatsızlığım da yoktu. Tamamen üzüntüden kaynaklanan bir olay. Bana, ‘bundan sonra rahat olacaksın’ diyorlar. İş işten geçti şimdi. Rahat olsan ne olur? Zaten mikrobu almışım.”
Şengün, geçmişte görevden uzaklaştırılmasına karar verenlerin bugün cezaevlerine konulduğunu hatırlatarak sözlerini noktaladı.
"O müfettişleri Allah bildiği gibi yapsın"
Ergenekon davası sanıklarının tutuksuz yargılanmaları yönünde sürekli oy kullanması sonrasında yapısı değiştirilen HSYK tarafından görevden uzaklaştırıldığını anlatan Köksal Şengün, “Hakkımda yıllarca soruşturma yapıldı. Ancak beni soruşturtan müfettişlerin sonra ne olduğu görüldü. Allah o müfettişleri bildiği gibi yapsın. Onların da yapıları ortaya çıktı. Benimle ilgili, ‘görevden alınması’ yönündeki talepler eski HSYK tarafından reddedilmişti. HSYK sonradan değişti. Bunlar hepsi doluştu belli bir yerlere. Sayısal çoğunluğu fazlası ile sağladılar. Ondan sonra astıkları astık, kestikleri kestik oldu. Kimseyi dinlemediler. Ben de o dönemde bu şekilde görevden alındım” dedi.
“Dava sürecinde tartışmalı duruşmalarımız oldu"
Ergenekon davasında sanıklarla unutamadığı tartışmalar yaşandığını hatırlatan Köksal Şengün, “Benim yönetim tarzım olayın anında gereğini yapmaktır. ‘Sana gösteririm, yarın elime koz geçtiğinde sana şöyle yaparım’ türü davranışlar yapmam. Kavga, dövüş ederiz ama o anda biter. Hiç geriye dönüp bakmam. Benim dönemimde de tartışmalı duruşmalar oldu. Ama sanıkların hiç biri benim hakkımda kötü bir şey söylemedi. Ben de onlar hakkında kötü bir şey düşünmem” ifadelerini kullandı.