Gündem

Ergenekon'da günde 8 saat iddianame

Ergenekon davasının 3. duruşmasında iddianamenin okunmasına karar verildi. Savcı 46 sayfayı bir saatte okudu. Buna göre 2455 sayfalık iddianamenin okunması iki aydan fazla sürecek

27 Ekim 2008 02:00

Ergenekon davasının 3. duruşmasına tutuksuz sanıklardan Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi, yazar İlhan Selçuk da ilk kez katıldı. Duruşmada, sanıkların istememesine rağmen, mahkeme 2455 sayfalık iddianamenin okunmasına karar verdi. Savcı Pekgüzel, bir saatte 46 sayfa okudu. Buna göre, duruşma kesintisiz sürse ve savcı günde 8 saat okusa, iddianamenin okunması en az 66 gün sürecek.
 
İlhan Selçuk ilk kez katıldı

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Cumhuriyat gazetesi İmtiyaz Sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk ile İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 46'sı tutuklu 86 sanığın yargılandığı "Ergenekon" davasının 3. duruşması, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda saat 10.00'da başladı. 
 
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davanın duruşmasına ilk kez katılmak üzere Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ne gelen Selçuk, gazetecilerin, "Bir açıklama yapacak mısınız?" sorusu üzerine, "Biliyorsunuz demeç vermiyorum. Zahmetlerinize teşekkür ediyorum" dedi.
Sağlık durumu sorulan İlhan Selçuk, eliyle "eh işte" anlamına gelen işaret yaptı. Davanın tutuksuz sanıklarından eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Yalçın Alemdaroğlu ile İbrahim Benli ve Ali Yasak da yerleşkeye girdi.

Bu arada, duruşmayı izlemek için yerleşkeye gelen tutuklu sanıkların 2’şer yakını ile tutuksuz sanıkların birer yakını yerleşkeye alındı.

Selçuk’un kimlik tespiti

Diğer tutuksuz sanıkların kimlik tespitlerinin yapıldığı sırada salona giren Selçuk, kendisine uzatılan mikrofondan ismini söyledikten sonra tutuksuz sanıkların bulunduğu bölüme geçti. Sırası gelince kimlik tespiti yapılan Selçuk, 1925 doğumlu ve dul olduğunu, çocuğu bulunmadığını söyledi. Eğitim durumu sorulunca "Hukuk fakültesi" diyen Selçuk, sabıkasının olmadığını ve gazetecilik yaptığını ifade etti.
Selçuk, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün’ün ne kadar ücret aldığına ilişkin sorusu üzerine, telif ücretleriyle birlikte aylık gelirinin 10 bin YTL olduğunu bildirdi.
Başkan Şengün, Selçuk’un zaman zaman anlayamadığını söylemesi üzerine sorularını tekrar etti. 

Hakimden göz yaşartan jest

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, Ergenekon davasında tutuklu olarak yargılanan Halil Behiç Gürcihan’a jest yaptı.
Sanık yakınlarının duruşma salonuna alınması sırasında Mahkeme Başkanı Şengün, “Halil Behiç oğlun burada görüyor musun?” diye seslendi. Gürcihan da bunun üzerine ayağa kalkarak, izleyici sıralarında bulanan 18 yaşındaki oğlunu görme ve el sallama imkanı elde edince mahkemede duygulu anlar yaşandı.

Savcılara bir suç duyurusu daha

Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcılığından başta Savcı Zekeriya Öz olmak üzere 3 savcı hakkında yeniden suç duyurusunda bulunulduğu öğrenildi.
Tutuksuz sanık Güler Kömürcü’nün avukatı Metin Çetinbaş, savcılar hakkında suç duyurusunda bulunmanın olağan bir şey olmadığını, adil yargılama hakkına göre iddianameyi hazırlayan savcıların duruşmada yer almamasını talep etti.

Avukat Çetinbaş, haklarında suç duyurusunda bulundukları savcılardan mütalaa alınmasının hukuka aykırı olduğunu da iddia etti.
Av. Çetinbaş, iddianame ve ekinde bulunan yasak delillerin okunmamasını da talep ederek, “Yasak delillerle ilgili şimdiden bir karar vermenizi talep ediyoruz” diye konuştu.
Avukat Çetinbaş “Sanıklar hakkında AKP hükümeti medyasında yapılan yayınlarla ilgili savcılar ne yapmıştır. Sanıklar lehine ifade verenlerin ifadeleri neden alınmamıştır. Savcılar neredeyse, ‘cumhuriyeti bile Ergenekon kurdurmuştur’ deme noktasına gelmişlerdir” dedi. Av. Çetinbaş, Ergenekon soruşturmasına itiraz edenlerin nasıl tasfiye edildiğinin de araştırılmasını talep ederek, “Ortaya çıkacak olan tablodan AKP ve Başbakan Erdoğan memnun olmayacaktır” diye konuştu.

Mahkeme Başkanı Şengün, Çetinbaş’ın yaptığı uzun konuşmanın ardından tepki göstererek, “İddianameden önce yapılması gerekenleri biliyorsunuz. Lütfen iddianame okunmadan iddianamenin içeriğine itiraz etmeyiniz” dedi. 

İddianame okunuyor

Ergenekon davasının üçüncü duruşmasında verilen aranın ardından, mahkeme Ergenekon iddianamesinin okunmasına karar verdi. Mahkemede 2445 sayfalık Ergenekon iddianamesinin okunmasına başlanıldı.

Sanıklar 'Okunmasın' demişti

Ergenekon davasında tutuklu sanıklardan Nusret Senem, tutuklular olarak oy birliğiyle iddianamenin okunmaması yönünde görüş birliğine vardıklarını söyledi. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, diğer tutuklu ve sanıklara Senem’in beyanına katılıp katılmadıklarını sordu. Sanıkların tamamı okunmaması yönünde görüş bildirdi.
Mahkeme heyeti sanık avukatlarının da görüşünü aldıktan sonra iddianamenin okunmasına karar verdi.

Bunun üzerine savcı Mehmet Ali Pekgüzel, 2 bin 455 sayfalık iddianameyi okumaya başladı. Duruşma salonunda ve izleyiciler bölümünde bulunan plazma TV’lere iddianame metni Power Point programı eşliğinde gösterilmeye başlandı.  
 
Selçuk: Herşey çürümüş

İddianame okunmaya başladıktan sonra tutuksuz sanıklardan gazeteci yazar İlhan Selçuk rahatsızlandığı için duruşma salonunun dışına çıktı. Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Selçuk, “Mahkemeyi nasıl görüyorsunuz?” şeklindeki soruya, “Gözlerime bakın anlayın. Yazık. Türkiye’ye yazık. Her şey çürümüş” yanıtını verdi.
Selçuk, duruşma salonunun dışında biraz hava aldıktan sonra, yeniden salona gireceğini söyledi.

Perinçek savcıya bağırdı

Ergenekon duruşmasında iddianameyi okuyan savcı Mehmet Ali Pekgüzel, Ergenekon’daki malların Doğu Perinçek ve Velik Kücük’te yapılan aramalarda ele geçirildiğini okuyunca, sanık sandalyesinde oturan Doğu Perinçek bu duruma sert tepki gösterdi. “Yalan” diye bağıran Perinçek’e savcı Pekgüzel, “Lütfen müdahale etmeyelim” yanıtını verdi. Bunun üzerine Doğu Perinçek, “Devamlı yalan söylüyorsun. Savcı yalan söylemez, uydurmaz. Uyduruyorsun” yanıtını verdi.

Yalan söylüyor, uyduruyor

Mahkeme Başkanı Şengün duruma müdahale ederek, “Öyle bağırmanıza gerek yok. Öyle oturduğunuz yerden nara atarak duruşma götürülmez. Saygısızlık yapmayın. Bunları, beğenmediğiniz yerleri savunmanızda istediğiniz gibi söylersiniz” dedi. Bunun üzerine Perinçek de, “Beğenmediğim yerler değil, yalan söylüyor, uyduruyor” dedi.

Doğu Perinçek’in yüksek sesle bağırmaya devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Şengün, “Bağırmayın. Ahengi bozmayın, sizi dışarı atmak zorunda kalırım” dedi. Perinçek de bunun üzerine, “atın da kurtulayım. Bu oyunda artist olmam” yanıtını verdi.
Duruşma salonunun yatışmasının ardından savcı Pekgüzel, iddianameye kaldığı yerden devam etti.

Bir saatte iddianamenin 46 sayfası okundu

Pekgüzel’in okuduğu iddianamenin 46 sayfası bitti. Pekgüzel yorulduğundan iddianamenin ikinci bölümünü okumak için yanında bulunan Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın’a devretti. Taşkın ikinci bölümü okumaya başlarken Mahkeme Başkanı Köksal Şengün duruşmayı kayda alan CD’lerin bittiğini, bu nedenle duruşmaya kısa bir ara verildiğini belirtti. Duruşmaya CD’lerin yenilenmesinin ardından kaldığı yerden devam edilecek.

Kesintisiz okusa 66 gün

Savcı Pekgüzel, 2455 sayfalık iddianamenin 46 sayfasını tam bir saatte okudu. Bu hesapla, duruşma kesintisiz sürse ve savcı günde 8 saat okusa, iddianamenin okunması 66 gün sürecek. Duruşmada verilecek aralar ve hafta sonları göz önüne alındığında, iddianamenin okunması çok daha fazla zaman alacak.

Ergenekon'a giden çamura battı!