Gündem

Erdoğan'dan Suudi Arabistan'a: 18 kişiyi konuşturamıyorsanız, verin biz yargılayalım

"Suudi Arabistan Başsavcısı pazar günü Türkiye'ye gelecek"

26 Ekim 2018 14:24

AKP İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan'dan Cemal Kaşıkçı cinayetinde tutuklanan 18 kişinin konuşturulmasını istedi. Erdoğan, "Siz konuşturmasını bilirsiniz. Konuşturamıyorsanız bunları bize teslim edin, biz yargılayalım" dedi.

Suudi Arabistan Başsavcısının pazar günü Türkiye'ye geleceğini aktaran Erdoğan, "İstanbul'da başsavcımızla bir araya gelecekler, görüşmeler yapacaklar" diye konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Türkiye'ye sosyal gerilimler, siyasi kaos, darbe girişimleri, terör örgütleriyle diz çöktüremeyenlerin ekonomi kozunu da boşa çıkardık.

"Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri üzerinden 4 ay geçti. Bu sürede yaşananları gözden geçirdiğimizde başka ülkelerin 14 yılda yaşadıklarından fazlasına tekamül ettiğini görüyoruz. Milletimizin ortaya koyduğu irade kimsenin inkar edemeyeceği kadar açık ve net olduğu için sonuçkları kabullenmek zorunda kaldı. Biz kabinemizi kurduk. Hem içeride hem dışarıda siyasi ve ekonomik olarak çok önemli atılımların içine girdik. 

"Ekonomide 2013 yılında Gezi olayları ile fitili ateşlenen, 15 Temmuz'da alevlenen sıkıntıların farkındaydık. Bunlar için çok önemli kararlar almış uygulamaya başlamıştık. Tam bu sırada kur saldırısı başladı. Ülkemiz içindeki kimi kesimler de bu ateşe odun taşıdılar. Bu saldırı dalgasını kontrol altına almayı başardık. Her şerde bir hayır vardır. Cari açığımızı düşürmeye ve tasarrufa yönelik adımlar atmış olduk. 

 Yapısal reformları hızlandırdık. Türkiye'ye diz çöktüremeyenlerin ekonomi kozunu da boşa çıkardık. 

"Bizim ktabımızda 'ben' yoktur, 'ben' vardır.

"Bizim tek andımız İstiklâl Marşı'dır. Fuzuli tartışmalarla mileltimizi yormak yerine asıl işimize bakacağız, ülkemizi ileriye taşımaya bakacağız.


"Tek amacımız vardır, Suriye'de adil ve demokratik siyasi çözümün bulunmasıdır.

"Ana muhalefetin vicdanına sığabilir, o bizi ilgilendirmiyor. Biz kendimizden meshulüz. Onalrın sırtında yumurta küfesi yok, boş küfeyle dolaşıyorlar. Ama bizim var. Suriye sorununu çözmede çalışamlarımıza hız vermek zorundayız.

İdlib

"İdlib'de büyük bir felaketin önüne geçmeyi başardık. İmzalar atıldığından bu yana İdlib'de bir sıkıntı yaşamıyoruz, bölgede huzur, sükun var. Şimdi sırada Fırat'ın doğusundaki terör yuvalarının ortadan kaldırılması vardır.

Kırmızı çizgi

"Dikkatimizi Fırat'ın doğusuna çevreceğiz. Biz kimseyi tehdit etmiyoruz. Kimsenin de sınırlarımızın dibince bize tehdit oluşturacak işler yapmasına izin vermeyiz. Şuanda terör koridorunu dağıtmış haldeyiz. Ama yeniden oluşumuna fırsat veremeyiz. Oralar bizim kırmızı çizgimizdir.

"Bizim kimseyle kavga etmek hele hele fiili çatışmaya girmek gibi bir amacımız yokturç Bizim tek hedefimiz ülkemize karşı tehdidi ortadna kaldırmaktır. Deşifre olmuş bir oyunu sürdürmeye çalışanlar sadece kendilerini komik duruma düşürmeye yarar. İş ortaklarımıza diyoruz ki gelin bu yükten kurtulun.

"Türkiye gibi bir ülkeyi eli kanlı, mazisi karanlık örgütlere feda etmek akıl karı değildir. Kendi harekat planlarımıza göre çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çok yakıdan sahadaki yansımaları görülmeye başlanacak. Ülkemize ve milletimize yöneltilen son silah da yok edilene kadar mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız.

"(Kaşıkçı cinayeti) İki ekim tarihinde bizi İstanbul'da dehşete düşüren vahşi bir cinayet işlendi. Ölen de öldürülen de bizim vatandaşlarımız olmamakla birlikte vicdani ve isnanı zorunluluklarımız bizi bu meseleyle yakından ilgilenmeye zorlandı. 

"Yerli işbirlikçi kim onu açıklayacaksınız"

"Cemal Kaşıkçı'nın konsolosluk'tan ç.ıktığı açıklamaları çok komikti. Kaşıkçı dışarıda bekleyen nişlanşlısını almayacak, böyler bir şey mümkün mü. Bu açıklamalar devlet adamlığıyla uyuşmaz. Bu arada emniyet ve istikbarat ve yargı birimlerimizin çalışmasıyle büyük ölçüde aydınlandık. Aynı zamanda bakıyorsunuz ki şu ifade kullanıldı. Öldürüldüğü ayen beyan ortada da bu ceset göstermeniz lazım. Buradan çıktı diyorsunuz. Çıktıysa biz de diyoruz ki ispat. Bu da yok. Kaldı ki 15+3 Erzurum'da 18 kişinin tutuklandığı kabul edildi. Tabii burada şöyle bir soru ortaya çıkyıor. Bu 18 kişi Kaşıkçı'nın kimelr tarafıdnna öldürüldüğünü biliyor. Bunun başka izahı yok. Çünkü fail bunların içinde. Bunların içinde değilse yerli işbirlikçi kim onu açıklayacaksınız.


"Aslında fail belli. Bu talimatı veren kim. 15+3. 15 kişinin Tğürkiye'ye gelme taliamtın ıveren kim. Cuma günü buraya gelip yerleşemnler Pazartesiyi salıya bağlayan kişiler kimin talimatıyla geldi? Yetkililerin bunu açıklaması lazım. Elimizde başka bilgi, belge yok değil, var. Gün ola harman ola. Aceleci olamnın anlamı yok. İlk etapta Kaşıkçı'yı öldürenleri Suudi yetkililer açıklayacak.

"O 18 kişiyi konuşturamıyorsanız bize teslim edin, biz yargılayalım"

Bütün mesele son açıklanan yerli işbirlikçi kim? Bunu sıradan biri açıklamıyor. Dışişleri Bakanı açıklıyor. Onu bildiğine göre onu da bielceksin. Sonra böyle bir açıklama yapmadım demiyor. E her yere düştü bu. Cevabını öyle ya da böyle ağzından kaçırır. Her şeyden öte bu 15 kişiyi Türkiye'ye gönderen kim?. Şu anda bunlar tutuklu. Ama ben kendilerine söyledim. Dedim ki bir defa 'Siz konuşturmasını bilirsiniz. Konuşturamıyorsanız bunları bize teslim edin, biz yargılayalım.

"Suudi Arabistan Başsavcısı Türkiye'ye geliyor"

"Pazar günü (Suudi Arabistan) Başsavcıyı Türkiye'ye gönderiyorlar. İstanbul'da başsavcımızla bir araya gelecekler, görüşmeler yapacaklar.

Kılıçdaroğlu'na tepki

Bu ülkenin ana muhalefet partisinin başındaki zat Türkiye'nin resmi bilgilerine itibar etmiyor olayın bir kısmını olayın zanlısı olan çevrelerin manipülasyonların üzerinden değerlendiriyor. CHP Genel Başkanının vahşi bir cinayet meselesine dahi böylesine çarpık şekilde yaklaşmasını beklemiyordum bu da oldu. Lafı para meselesine getiriyor. Her şeye rant çerçevesinden para gözüyle baktığı anlaşılıyor. Biz meseleye insan onuru diye bakıyoruz bu kişinin aklı fikri parada. Ana muhalefetin başındaki zatın yaptığı iş trollükten başka bir şey değildir. Milletimize karşı olan sorumluluklarımız bizi bu cevapları vermeye mecbur bırakıyor.

Yerel seçim hazırlıkları

"Yerel seçim hazırlıklarımız sürüyor. YSK'nın taktirini beklemeden bir takım süreçleri tamamlamak istiyoruz. Mevcut belediye başkanlarıyla ilgili değerlendirmelerimiz belli bir safhaya geldi. Aday belirleme sürecini hızlandırmamız, mileltimizin gönlüne girmek için yapacağımız çalışmalar için bize vakit kazandıracaktır. 

"YSK'nın takvimini beklemeden birtakım süreçleri tamamlamak istiyoruz. Mevcut belediye başkanlarımızla ilgili değerlendirmelerimiz belirli bir safhaya geldi. Mahalli seçimlerin kendine göre dinamikleri vardır. Mahalli seçimlerde aday tespitleri çok önemli bunun yanında belediye meclis üyeleri isim isim çok önemli il genel meclis üyeleri isim isim çok önemli. Aday belirlemeden seçim kampanyasına kadar her aşamada bu dinamikleri göz önünde tutmak gerekiyor.

MHP ile ittifak

"Cumhur İttifakı'na olan bağlılığımızı sürdürmekle birlikte 2019 Mart'ıyla ilgili seçim ittifakı işini karşılıklı olarak bir kenara bıraktık. MHP ile ülke ve millet meseleleri konusunda birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ama mahalli seçimlerde herkes kendi yolunu takip edecek.

3. havalimanının açılışı

"Pazartesi günü İstanbul'da dünyanın en büyüklerinin biri olan İstanbul Havalimanımızın resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. 2023 itibariyle 150-200 milyon yıl yolcu kapasitesine ulaşacak olan havalimanına kavuşuyoruz. Gelecek birçok liderlerle birlikte orada bu açılışı gerçekleştireceğiz. Çanakkale 1915 Köprüsü barajlar Akkuyu Nükleer Santrali devam ediyor şehir hastanelerimiz devam ediyor.

"Külahları değişiriz"

(AKP'ye uyarı) Kim ki partimizi kendi heva ve heveslerinin aracı haline dönüştürmeye çalışırsa onunla külahları değişiriz. Bu konudaki hassasiyetlerimiz ileri derecede. Bu tür konumda olan arkadaşlarımız varsa aday adayı olarak bile karşımıza gelmesin, bizi de yormasın.

"AK Parti'nin kapısınından gurur, kibir yalan, hizipçilik giremez. Milletimiz bizi kara kaşımız, kara gözümüz, hoş sohbetimiz için bu göreve getirmedi.

"Zaman zaman milletvekili arkadaşlarımız, teşkilatımız bakanlarımıza baskı oluşturuyorlar; arkadaşlar devlet yönetiyoruz.

Fındık alım fiyatları

2012'de yola çıkarken hiçbir zaman halkımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz demiştik. Enflasyonun üzerinde zam yapmışızdır. O günden bugüne de böyle geldik. Zaman zaman kusura bakmasınlar gerek teşkilatımız milletvekili arkadaşlarımız bakanlarımıza baskı oluşturma yoluna gidiyorlar. Olması gerekenin üstünde bazı taleplerle geliyorlar. Biz devlet yönetiyoruz. Devletimizi yönetirken bazı hassasiyetlere de dikkat etmemiz lazım. Gündemimizde bir fındık meselesi var. Büyük önem taşıyor. Ülkemizin yıllara göre değişmekle birlikte yaklaşık 2-3 milyar dolar düzeyinde fındık ihracatı var. İktidarlarımız döneminde malum muhalefetin yaklaşımlarına dikkat ederek değil vatanımızın geleceğine bakara değerlendirmeleri yapmamız lazım. Bugüne kadar fındık üreticilerimize 7,5 milyar lira destekleme ödemesi yaptık. Toprak Mahsulleri Ofisimizle ile 1 Kasım'dan itibaren levant kalite fındığın kilosunu 14 liradan, Giresun kalite fındığın kilosunu da 14,5 liradan almaya başlayacağız. Kayıtlı fındık alımlarında kilo başına 2 lira da destekleme ödemesi yapıyoruz. Toprak Mahsulleri Ofisi'nin stoklarından 10 bin ton fındığı Fiskobirlik'e teminat karşılığı vererek bu kurumumuzu da ayrıca desteklemiş oluyoruz."