31 Mart 2014 04:04
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mart yerel seçim sonuçlarını eşi Emine Erdoğan, Bilal Erdoğan, kızı Esra Albayrak ve damadı Berat Albayrak'la birlikte çıktığı AKP Genel Merkezi’nin balkonundan yaptığı konuşmada değerlendirdi. Erdoğan, “Dışişleri Bakanlığı’nı dinleyecek kadar ihanet içinde olan vatan hainlerini bu ülke tanıma fırsatı buldu. Onların kaos planı buydu. Kaset siyaseti kaybetti. İnlerine gireceğiz, inlerine” dedi. Erdoğan, toplumun bütün kesimlerine hitap edilmesi ve gerginliğin düşürülmesi kasdıyla dile getirilen "balkon konuşmasından ne beklendiğini" sordu ve "Muhalefet de balkon konuşması yapacak mı" dedi.
Başbakan Erdoğan, seçim sonuçlarına ilişkin ilk değerlendirmeyi, AKP Genel Merkezi'nin balkonundan partiye gelen AKP'li kalabalığa yaptı. Balkondaki isimler arasında, yolsuzluk iddiasıyla 17 Aralık'ta başlatılan operasyonun ardından AB Bakanlığı görevinden istifa etmek zorunda kalan Egemen Bağış da yer aldı.
Gülen cemaati ve muhalefete sert ifadelerle yüklendi. Dışişleri Bakanlığı'ndaki Suriye görüşmesinin ses kaydının sızdırılmasına işaret ederek, "Kaçanlar kaçtı. Bazıları yarın da kaçabilir ha. Bazıları hakkında suç duyurusunda bulundum, bunlar kaçabilir. Bundan sonra dedim ya, inlerine gireceğiz. Hesabını bunun ödeyecekler" dedi.
Erdoğan Suriye'nin Türkiye ile savaş hâli içinde olduğunu belirterek, "Bedelini ödeyecekler, ulusal güvenliğimizi nasıl tehdit edersiniz? Suriye bizimle şu anda savaş hâlinde. Uçaklarımızı taciz ediyorlar. 74 tane kardeşimizi şehit ettiler ve şu anda bizim Süleyman Şah Türbesi, 10 dönüm bizim topraklarımızdır. Oraya olan her saldırı 780 bin kilometrekareye olan saldırıdır. Biz buna seyirci kalabilir miyiz? Bu hainler bu görüşmeyi dinliyor ve dünyaya servis ediyor" dedi.
Başbakan Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'la çıktığı balkon konuşmasında şunları söyledi:
"Ankara’dan, AK Parti Genel Merkezi’nden 81 vilayetle birlikte dünyanın tüm dost, kardeş başkentlerini, tüm şehirlerini yürekten selamlıyorum. Az önce, binlerce kişinin toplandığı Üsküp Meydanı’na telekonferansla bağlandım. Onlara hitap ettim. Ciddi bir soğuk altında sizin bu coşkunuzu paylaşıyorlardı. Öncelikle Rabbime bize böyle bir zafer, anlamlı bir sonuç nasip ettiği için sonsuz şükranlarımı ifade ediyorum."
"Dünyanın her yerinde zaferimiz için ellerini, gönüllerini, dudaklarını duaya açan dost ve kardeşlerime teşekkür ediyorum. Filistin’de gözü seçim sonuçlarında olan Türkiye’nin zaferini kendi zaferi olarak gören kardeşlerime teşekkür ediyorum. Mısır’da demokrasi mücadelesi veren, bizim mücadelemizi, çok iyi anlayan kardeşlerimize teşekkür ediyorum."
"Balkanlar’da, Bosna’da, Makedonya’da, Kosova’da, Avrupa’nın tüm kentlerinde bizim kadar coşkuyla şu zaferi kutlayan kardeşlerime teşekkür ediyorum. Suriye’de bombaların, kurşunların altında açlıkla, kıtlıkla başbaşa her an büyük acılar yaşayan ama AK Parti’nin zaferi için her an dua eden mazlum kardeşlerime sonsuz teşekkür ediyorum. Tıpkı Kurtuluş Savaşı öncesi gibi dünyanın dört bir köşesinde Türkiye’nin istiklal mücadelesine destek tüm kardeşlerimize, dostlarımıza aziz milletimin şükran duygularını ifade ediyorum. Elbette en büyük teşekkürü bu aziz millet hak ediyor."
"Kardeşlerim siz yeni Türkiye’nin istiklal mücadelesine sahip çıktınız, sizlere teşekkür ediyorum. Siz, büyük Türkiye idealine, büyük Türkiye hedeflerine sahip çıktınız, her birinize teşekkür ediyorum. Siz en başta kendi iradenize, kendi geleceğinize, siyasete, partinize, başbakanınıza sahip çıktınız."
"İşte bugün 30 Mart. Ne dediler? 25 Mart’tan sonra kaos dediler. Doğru. Kaosu gördük. Neydi o kaos? Bu milletin, bu devletin, bu ülkenin ulusal güvenliğine ne yazık ki müdahale ederek Dışişleri Bakanlığı’nı dinleyecek kadar ihanet içinde olan vatan hainlerini bu ülke tanıma fırsatı buldu. Onların kaos planı buydu. Bunların inine gireceğiz inine diyordum aylardır. Şimdi, zaman zaman bana basın mensupları soruyor. Bu sene de balkon konuşması yapacak mısın? Tamam da, balkon konuşmasından ne bekliyorsunuz, bu bir. İki muhalefet liderlerine, genel başkanlarına ya da genel müdürlerine niye sormuyorsunuz? Siz de bir balkon konuşması yapacak mısınız? Bunların böyle bir derdi yok. Sesleri solukları çıkmayacak, yarın biz kazandık diyecekler. Her ne kadar yüzde 26 da alsak, 27 de alsak, 28 de alsak biz kazandık diyecek genel müdür. Öbürü 13-14 de alsa, 15 de olsa biz kazandık diyecek. Niye? Hayatları böyle geçecek. Bu kardeşiniz ne dedi? Eğer birinci parti olamazsak ben başkanlığı bırakırım. Siyaset onur ister. Siyaset bu noktada asillik ister. Makamı zenginleştiremiyorsanız bırakın gidin. Fakat genel müdür Bursa’da konuşma yaptı. Yüzde 40’ın altında kalırsam giderim, dedi. 26 aldı, gitti mi, gidemedi. Yine gidemez. Diğeri 16-17 yıldır o makamda oturuyor. Gider mi, yine gidemez."
"Aziz milletimizin verdiği mesaj çok ama çok açık. Millet bugün sandıkta Türkiye’ye ve dünyaya bir mesaj verdi. Ne dedi? Biz buradayız. Türk milleti geçilmez dedi. Millet biz bu ülkenin sahipleriyiz dedi. Millet eğilmez, Türkiye yenilmez dedi."
"Kaçanlar kaçtı. Bazıları yarın da kaçabilir ha. Bazıları hakkında suç duyurusunda bulundum, bunlar kaçabilir dedim. Bundan sonra, dedim ya, inlerine gireceğiz. Hesabını bunun ödeyecekler. Bedelini ödeyecekler, ulusal güvenliğimizi nasıl tehdit edersiniz? Suriye bizimle şu anda savaş halinde. Uçaklarımızı taciz ediyorlar. 74 tane kardeşimizi şehit ettiler ve şu anda bizim Süleyman Şah Türbesi, 10 dönüm bizim topraklarımızdır. Oraya olan her saldırı 780 bin kilometrekareye olan saldırıdır. Biz buna seyirci kalabilir miyiz? Abu hainlşer bu görüşmeyi dinliyor ve dünyaya servis ediyor."
"Bunlar Haşhaşilere rahmet okutur. Bunlar Haşhaşileri aştı. Kardeşlerim, bugün aziz milletin sandıkta verdiği çok önemli bir mesaj var. Milletimiz siyaset dışı yollardan Türkiye’nin istikametinin belirlenmesine çok çarpıcı bir şekilde tavrını, itirazını ortaya koydu."
"Sandık sonuçları kimin kazandığından çok, kimin kaybettiğini gösterir. Şu ifadelerime lütfen dikkat edin. Bugün ahlak dışı siyaset kaybetmiştir. Kaset siyaseti, montaj siyaseti, itiraf ve çamur siyaseti kaybetmiştir. Esersizlik siyaseti, plansız, projesiz, hedefsiz siyaset bugün kaybetmiştir. Ey genel müdür, ey güya genel başkan. Elinizde bu kasetler olmasaydı, siz bu seçim kampanyasında ne konuşacaktınız? Biz plan konuştuk, proje konuştuk. Bunlar yalan, takiye, iftira, fitne, fesat, bunu konuştular. Statüko bugün çok büyük bir darbe almıştır. Kirli ilişkiler, adı konulmamış ittifaklar bugün kaybetmiştir. Vesayetin her türü, vesayetçi odakların her türlüsüne bugün milletten tam bir Osmanlı şamarı gelmiştir. Bugün, kibir kaybetmiştir. Bugün, gurur kaybetmiştir. Milletine tepeden bakan, milletini küçümseyen, milletin tercihlerini hafife alan kibir, bugün bir kez daha sandıkta yenilmiştir."
"Harflerinden kanlar damlayan, öfke damlayan, nefret damlayan o manşetleri atanlar var ya. Bugün bir kez daha ağır bir yenilgi almıştır. Ey Pensilvanya, ey buradaki yandaşları medya, ey yandaşları sermaye… Hani siz demokrasinin karşısına konumlandırılmıştınız. Sandıkta bugün demokrasi kazandı. Sandıkta bugün irade kazandı. Ne oldu? 21. Yüzyıl'da 2014 Türkiye’sinde halka hâlâ darbe beklentisi içerisinde verilen mesajlarınız ne oldu bugün? İşte bak, millet burada. Halk burada. Siyaset dışı müdahalelerle Türkiye’ye rota çizme sevdası içinde olanlar bugün sandıkta kaybettiler. Şimdi siz neredesiniz?"
"Yalan, iftira, şantaj, montaj siyaseti bugün yerle bir olmuştur. Türkiye’de tüm sorunların çözüm aracı tartışmasız siyasettir, tartışmasız demokrasidir. Kimin ne meselesi varsa bunu siyasetle çözme yoluna gitmelidir. Kimin ne meselesi varsa bunu sadece sandıkta çözüm yoluna gitmelidir."
"Biz AK Parti olarak her seçim sonrasında olduğu gibi, bu seçim sonrasında da neticeleri analiz edeceğiz. Acaba niye 46-47-48 aldık da, bunu niye biz 55 yapamadık, niye 60 yapamadık. Şimdi oturup bunu konuşacağız. Öyle mi? Ve bunları konuşup neticeye bağladıktan sonra sizlerle birlikte bu yolumuza bu eksiklerimizi gidererek devam edeceğiz. Ama muhalefetin böyle bir derdi var mı? Yok. Onlar her seçime girerken hep hazırlıksız yakalanırlar. Bize oy veren insanların da, oy vermeyen vatandaşlarımın hissiyatını samimi bir şekilde değerlendireceğiz. Muhalefet de milletin sandıkta verdiği mesajı doğru okumalı. Muhalefet özeleştirilerini sağlıklı biçimde yapmalıdır."
"Neye yandım biliyor musunuz? Dışişleri’nde yapılan olaylardan sonra, şahsıma yapılanları kenara bırakıyorum. Şu muhalefetin bir açıklamasını duydunuz mu? Bu vatana ihanettir, bu casusluktur, buna yönelik biz iktidarın yanındayız, dediklerini duydunuz mu? Ne olacak, Pensilvanya’yla birlikte hareket edenler bunu söyleyebilir mi? 25’inden sonrası kaos, dedikleri buydu. Ekonomi çökecek dediler, çöktü mü? Ekonomide de güçleneceğiz, siyasette de güçleneceğiz, demokraside de güçleneceğiz."
"Gelin yeni bir sayfa açalım. Ey muhalefet, ey muhalefete gönül veren milletim. Türkiye’nin menfaatleri her şeyin üstünde olsun. Türkiye kazanacaksa biz kaybetmeye razıyız dedik. AK Parti kaybetsin de Türkiye’ye ne olursa olsun anlayışı artık tarihe karışsın. Siyasetin temelinde ilke olsun, değer olsun. Türkiye’yi birlikte yüceltelim.
Türkiye’ye saldıranlar bugün hayal kırıklığı yaşamışlardır. Türkiye düşmanlarının maşaları bugün hayal kırıklığı yaşamıştır. Taşeronlar bu milletin ne kadar aziz, ne kadar asil, ne kadar kahraman olduklarını bir kez daha görmüştür."
"Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geldik. Biz büyük bir dava taşının sadece hamallarıyız. Dün biz yoktuk ama bu dava var olacak. Dünya var oldukça, inşallah ay yıldızlı bayrağımız en yüksek burçlarda dalgalanmaya devam edecek. Onun için, ne dedik? Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkesiyle, Abazasıyla, Boşnağıyla, Romanıyla tek millet dedik. Çünkü ben Türk’ü Türk olduğu için, Kürt’ü Kürt olduğu için, Laz’ı Laz olduğu için sevmiyorum. Beni yaratan Allah 77 milyonu yarattığı için seviyorum. Bizde ayrımcılık yok. Bir grup siyasi Kürtçülük yapıyor, bir grup siyasi Türkçülük yapıyor. CHP de ben kumsalların partisiyim diyor. Tek millet, Tek vatan, tek bayrak, tek devlet."
"Hangi kurumumuza girmişler, 35 senedir 40 senedir. Nereye sızmışlarsa sızmışlar. Bizler de iyi niyetimizin kurbanı olduk. Şimdi artık bunları ayıklama zamanı gelmiştir, hukuk içinde. Yasalar içerisinde. Neden? Çünkü bu tür şebekeleri artık ne millet hoşgörüyle karşılar, ne de biz karşılarız. Bakınız, Rabbime sonsuz şükürler olsun ki, bize bu davanın bayraktarlığını yapma şerefini v e izzetini bahşetti. Yarın belki bu makamlarda olmayacağız. Rabbim hangi emaneti yüklediyse onu yüceltmeye çalıştık. Bundan sonra da bu can bu tende oldukça, hangi emanet yüklenirse, Allah’ın izniyle ona sadakatle sahip çıkmaya çalışacağız. İnşallah, son nefesimize kadar milletin ve ülkenin hizmetkârı olarak bayrağımızı, toprağımızı yüceltmenin gayretinde olacağız. Son derece müsterih bir haldeyiz. Bizden öncekilerden devraldığımız büyük Türkiye sancağını yüksek burçlara dikmenin gururu içindeyiz."
"Siyaseti güçlendirmenin memnuniyeti içindeyiz. Büyük AK Parti ailesinin bu şuurla hareket edeceğinden şüphemiz yok. Bugün hiç kimse mahzun olmasın, üzülmesin. 77 milyon bilsin ki, bugün Türkiye kazanmıştır. 77 milyonun her bir ferdi bilsin ki, bugün yeni Türkiye kazanmıştır. Bugün yeni Türkiye’nin düğün günüdür."
"Bugün 2023 hedefleri kazanmıştır, çözüm süreci kazanmıştır, milli birlik ve kardeşlik süreci kazanmıştır. 77 milyon içinde tek bir kişi bile kaybetmemiştir. Çünkü onlara hizmetkâr olan bir kadro ayrımcılık yapmadan işbaşındadır. Farklı düşünebilirler, farklı siyasi partilere oy vermiş olabilirler, bize küfretmiş olabilirler. Bize hakaret etmiş olabilirler. Birçoğunu yuttuk, birçoğunu da yargıya sevk ettik. Seviyesiz muhalefet, statüko, darbe girişimleri, vesayet kaybetmiştir. Ahlak ve edep dışı siyaset kaybetmiştir. 77 milyonun her bir ferdi bugün kaybetmiştir. Bir kez daha milletime teşekkür ediyorum. Aylardır dudaklarından dualar düşmeyen ninelere, hatta çocuklara, gençlere, hanım kardeşlerime, beyefendilere teşekkür ediyorum."
"Bize güvenen, bize inanan kardeşlerime teşekkür ediyorum. Dünyanın her yerinde, Türkiye için, Türkiye’nin istikrarı için dualar edenlere teşekkür ediyorum. Teşkilatıma, genel merkezimden, il teşkilatlarıma, ilçe teşkilatlarıma, belde teşkilatlarıma, ta sandık müşahitlerine kadar hepsine teşekkür ediyorum. Kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza, hepsine tek tek teşekkür ediyorum. Şimdi, seçilen tüm başkanlara, meclis üyelerine, il genel meclis üyeleri, muhtarlara başarılar diliyorum. Rabbim bu seçimleri Türkiye için hayırlara vesile kılsın. Rabbim ülkemi, milletimi korusun."
"Millet yenilmez. Zaferimiz kutlu, mübarek olsun diyorum. Hepinizi yürekten selamlıyorum ve hazır mıyız diyorum?
Beraber yürüdük biz bu yollarda. Beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda. Bana her şey seni hatırlatıyor. Bana her şey Türkiye'yi hatırlatıyor."
© Tüm hakları saklıdır.