Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Romanlar Buluşması'nda "Türkiye hiç ayrımcılık olmadı mı?" diye sorarak, "Vardı, şimdi de az da olsa oluyor. İnsan yanlış yollara sapma eğilimi olan bir varlıktır" dedi.
Romanları sadece Romanlar Günü'nde hatırlayan bazı siyasilerin olduğunu söyleyen Erdoğan, "Her ne kadar birileri Romanları, Romanlar gününde hatırlayarak istismar malzemesi olarak kullanıyorsa da sizler bizim ne yaptığımızı iyi biliyorsunuz" ifadesini kullandı.
Erdoğan, açıklamalarında şu ifadeleri kullandı.
Esad Kabaklı, Burdur'da kaza geçirdi. Az önce ameliyat oldu. Az önce konuştum, dün gecede konuştum. Kendisine, Rabbim şifalar versin." Genel Başkan Yardımcımız Öznur Çalık hanım efendiye teşekkür ediyorum. Bernim doğduğum yere götürdüler. Biz Ateşspor'duk, onlar Erukspor'du. Hep yenerdik onları. O tabloyla 11, 12 yaşıma döndüm. Oradan sadece doktor çıkmıyor, cumhurbaşkanı da çıkıyor.
"Ülkemizde ayrımcılık şimdi de olmuyor mu?"
Bakmayın siz Fransa'nın, Almanya'nın yaptıklarına. Bunlar medeniyiz diye geçinirler ancak medeniyetle alakaları yoktur, bunu böyle bilin. Hepinizi hasret ve muhabbetle selamlıyorum. Burada milletin evinde buluşmaktan gurur duyuyorum. Birileri taklit yapar, biz aslını yaparız. Tüm Roman kardeşlerime sevgi ve selamlarımı yolluyorum. Bizim Roman kardeşlerimle muhabbetlerimiz çocuk yıllarımıza dayanır. Kasımpaşa'da Roman kardeşlerimle yanyana büyüdük. Kağıttan top yapıp oynadık. Sokaklarda yuvarlandık, aynı okula gittik. Aynı camide omuz omuza ibadet ettik. Biz hepimiz birbirimiz Allah için seviyor, Allah'ın bir kulu olarak görüyorduk. Ne diyor şarkıda, İllede Roman olsun, ister çamurdan olsun, o da Allah kuludur, her kim olursa olsun. Ülkemizde ayrımcılık hiç olmadı mı, şu anda olmuyor mu? Vardı, şimdi de az da olsa oluyor. İnsan yanlış yollara sapma eğilimi olan bir varlıktır. Mesele ruhtan ne çıkıyor, o ruh dışarıya nasıl yansıyor. İçeriye girerken bazı sanatçılarımızı da gördüm, şimdi burada yok. Kibariye kardeşimizin ilahisini dinledik, maşaallah.
Kardeşlerim, peygamber efendimiz veda hutbesinde bakın ne buyuruyor. İnsanlar rabbiniz birdir, babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap'ın arap olmayana üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızının siyah tenliye, siyah tenlinin de kırmızı tenliye üstünlüğü yoktur. Üstünlük takvadadır. Peygamberimiz bize insanlara nasıl bakmamız gerektiğinin ölçüsünü açık şekilde gösteriyor. Üstünlük sadece takvadadır, Allah'tan korkmadadır. Hayatımız boyunca yaradılanı severiz, yaradandan ötürü felsefesiyle hareket ettik. İBB'den bu yana Roman kardeşlerim ile hep irtibat halinde olduk. Aynı mahallede büyüdük, oradan başbakan da, cumhurbaşkanı da çıkabiliyormuş. Roman kardeşlerimle hep kucaklaştım, halleştim, helalleştim.
"Biz Roman kardeşlerimize Fransız kalmayacağız"
Biz Roman kardeşlerimize Fransa gibi fransız kalmayacağız. Serkan'da klarnetin virtüözüdür. Serkan klarnetin yanında mı? Buraya geliyorsun klarnetin yanında değil. Az öncede ifade edildi, iskan kanunu değiştirdik ayrımcı ifadeleri kaldırdık. 2009 sonunda 36 ilinde federasyonların katılımıyla Roman Çalıştayı topladık. Cumhuriyet tarihinde ilk kez Roman kardeşlerim devletin en üst düzeyiyle sorunlarını tartıştılar. Nefret suçlaması işleyenlerin cezası artırılmıştır. Roman federasyonlarına sesleniyorum, dil çalışmalarına yoğunlaşın. Bu dil faaliyetleri sizlerin bütünleşmesini sağlayacaktır.
Siroma adıyla yürütülen projeyle 12 ildeki Roman vatandaşlarımızın sağlık, eğitim alanındaki ihtiyaçları gideriliyor. Her ne kadar birileri Romanları, Romanlar gününde hatırlayarak istismar malzemesi olarak kullanıyorsa da sizler bizim ne yaptığımızı iyi biliyorsunuz. Byay Kemal diyor ki, ben sizin ayağınıza geldim, cumhurbaşkanı ayağına çağırıyor diyor. Bay Kemal ben Roman kardeşlerimin içinde doğdum, büyüdüm, geldim.
"Müzik mi yapıyorsunuz, en güzelini yapın"
Biz ülkeyi demokrasi ve ekonomide geliştirdik, geliştirmeye devam ediyoruz. Az önce izlediğimiz Kotra'da ben 6-7 yaşıma gittim. Doğru düzgün hizmet alamadıktan sonra şehrin içinde olsan ne yazar, dışında olsan ne yazar. Kentsel dönüşümşle bunu çözmeye devam ediyoruz. Kotra, şimdi değişiyor. Elbette tek tük olumsuz örnekler çıkabilir. Ancak genel olarak memnun ettiğini söyleyebiliriz. Değişen çevre ve şartlar Romanlarımızı etkiliyor. Önemli olan doğanızdaki neşeyi kaybetmeden değişime ayak uydurmaktır. Sizi, siz yapan şeyleri kaybederseniz yok olur gidersiniz. Elbette daha iyi sağlık, eğitim, iş bulacak, daha iyi şartlarda yaşayacaksınız. Ancak Roman olmanın o cazibesinden de vazgeçmeyeceksiniz. Müzik mi yapıyorsunuz, en güzelini yapın. El sanatları ile mi uğraşıyorsunuz, en güzelini yapın. O zaman önünüzdeki engellerin birer birer yıkıldığını göreceksiniz. Cumhurbaşkanı ve devlet yanınızdadır. Kardeşlerim eğer ben Romanları biraz tanıyorsam, ki öyle olduğunu düşünüyorum. Yeter ki ilk adımı atın, ilk iradeyi ortaya koyun gerisi çok kolaydır.
