Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "reformlarla hukuktan ekonomiye her alanda yepyeni bir Türkiye inşa ettiklerini" söyleyerek, "Burada bir özeleştiri yapmak istiyorum. Tüm bunları yaparken aile, eğitim ve kültür konularında arzu ettiğimiz inkişafı sağlayamadığımızı da kabul etmemiz gerekiyor" dedi.
Erdoğan sözlerinin devamında da, "Ayasofya'dan başörtüsüne, kamuya girişten iş dünyasından kadar her alanda süren bu mücadele hepimizi hem yetiştirdi hem diri tuttu. Bugün tüm bu hususlarda çok daha ileri seviyelerde olmamız gerekirken pek çok sıkıntılı görüntüyle karşı karşıyayız. Demek ki bir yerlerde bir şeyler eksik. İnşallah önümüzdeki dönem aileden eğitime kültürden sanata tüm bu alanları önceliklerimiz arasına alacağız" ifadelerini kullandı.
"Türk yükseköğretim sistemi öncemli bir seviyeye yükseldi, öğretim elemanı sayısı 70 binden 180 bine çıktı" diyen Erdoğan, "Her ile bir üniversite projemiz ve üniversite sayısındaki artış elbette beraberinde bazı tartışmaları da getirmiştir. Hâlâ Anadolu'daki üniversitelerimizin başarısız olmasını isteyenler var. Bu habis zihniyete verecekleri en güzel cevap ulusal ve uluslararası düzeyde gösterecekleri başarılar olacaktır. Ülkemizin dört bir yanındaki üniversitelerde eğitim gören 200 bini aşkın yabancı öğrenci bu konuda kat ettiğimiz başarının göstergesidir" diye konuştu.
Erdoğan, "İnşallah Türkiye 2023 hedeflerine de ulaşacak dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına da girecek, uzaya da gidecek, küresel ve bölgesel lider de olacak. Biz buna inanıyoruz diye konuştu.
Rize’de Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ndeki fakülte ek bina açılışında konuşan Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Birileri adeta üniversitelerimizin sayılarıyla, hani 207'ye çıkardık ya, bunlarla dalga geçerken 'Bugün profesörü olmayan üniversiteler var' diyordu. Ama az önce RTE Üniversitesi'ndeki profesör sayısını duyunca bu kulakları olup da duymayanlar inşallah duymuşlardır."
"Biz yolları kısalttık. Çünkü yol medeniyettir dedik bu adımları attık. İnşallah fırsat bulabilirsek Ayder Yaylası'ndaki çalışmaları da yerinde görmek istiyorum. Yeter mi yetmez biliyorsunuz Ovit Tüneli'ni de ziyaret edeceğiz. Pazartesi günü Rize'de il kongremizi yapacağız. Salı günü Trabzon'daki il kongremizi icra edeceğiz. Rize'ye gelmişken adımızı taşıyan üniversiteyi ziyaret etmemek olmazdı. Ek binaların tüm gençlerimize hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum. Rize'mizde yaklaşık 70 yıllık geçmişi olan özellikle yüksek öğrenim konusundaki yapılaşma alt yapımızı 2006'da üniversitemizle taçlandırmıştık. Sonradan ismimizin verildiği üniversitemize her türlü desteği sağladık sağlıyoruz."
"Üniversiteler için her türlü hizmetkârlığı yapmaya hazırım"
"Her türlü hizmetkârlığı yapmaya hazırım. inşallah adım adım üniversitemizi bu aşamalara çıkartacağız. Bu lojmanlarla birlikte tüm hocalarımızın ayağına gidelim, yavrularımız eğitimlerini alsınlar hiçbir sıkıntı çekmesinler. Bunun dünyada örnekleri var, dünyada varsa bizde de olacak dedik."
"Merkel’e 8 milyon 400 bin üniversite gençliğimiz var deyince şöyle bir şaşırdı, üf dedi"
"Üniversite sayımızı 77’den 207’ye, öğrenci sayımızı bir milyondan, Almanya’dan çok çok ilerdeyiz onu söyleyeyim, Merkel’e 8 milyon 400 bin üniversite gençliğimiz var deyince şöyle bir şaşırdı, üf dedi."
"Bu ruh hali siyasi rekabetle, ideolojik çekişmeyle izah edilemeyecek bir görünüme bürünmüştür"
"Bir kesim var ki ülkelerinde yaşana her hayırlı gelişme onların üzerine adeta kabus gibi çöküyor. Kimi şakaya vurarak kimi de göstere göstere kinlerini sergilemekten çekinmiyor. Dünyada kendi ülkesinin felaketini dileyecek ve yaşanan her felaketten haz duyacak kadar insanına yabancılaşmış başka bir kesim var mıdır bilmiyorum. Türkiye'nin ilan ettiği her hedefi, sağladığı her başarıyı, katettiği her mesafeyi kahırla karşılayan bu kesimi mazur görmek istiyoruz. Ama maalesef bu hüsnüniyeti bile hak etmiyorlar. Artık bu ruh hali siyasi rekabetle ideolojik çekişmeyle hatta çıkar çatışmasıyla izah edilemeyecek bir görünüme bürünmüştür.
"Bu kör husumeti yürütülen işlere takoz olma noktasına getirilmesine izin vermeyiz"
Otoyol yaparsınız buraya uçak mı inecek derler. Havaalanı yaparsınız buraya uzay mekiği mi inecek derler. Uzay programı açıklarsınız yapacak başka işiniz mi kalmadı derler. Kurum bütçesiyle bir çok farklı kurumun aynı amaç doğrultuyla yürüttükleri bütçelerinin farkını bilmeden bu parayla mı diye burun kıvırıyor. Yarın öbür gün uzaya kendi aracımızı, bilim insanımızı gönderdiğimizde dünyaya mı sığmadınız diyeceklerini şimdiden duyar gibiyim. Kimsenin lafında, gemisinde elbette gözümüz yok ama bu kör husumeti yürütülen işlere takoz olma noktasına getirilmesine de izin vermeyiz. Biz ömrümüzü yatırımla, hizmetle, bunları hayata geçirmekle ve açılışlarını yapmakla geçirdik. Bunlarınsa en büyük marifeti temel atmama en fazlası borç bulma törenleri düzenlemek olmuştur. "
İmamoğlu'nun tablet projesine: Şahinbey İlçe Belediyemizin dağıttığı 50 bin tableti kimse görmek istemiyor
"Hiçbir belediye Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın olurunu almadan tahvil çıkaramaz, Cumhurbaşkanı onayı olmadan yurt dışından borçlanamaz. Ana muhalefetin başındaki zatsın bunlar yakışmıyor ama alışkanlıkları. Çünkü yarışa girmek güç ister. Bunlarda bu yok. Geçtiğimiz günlerde baktım birisi öğrenci sayısının 3.5 milyonu geçtiği koskoca İstanbul'da 40 bin tablet dağıtmakla övünüyor. Birileri de bunu şişirdikçe şişiriyor. Böyle allamak pullamak olur mu. MEB bugüne kadar dağıttığı 2 milyonu aşkın dağıttığı tableti bir kenara bırakıyorum. Bizim sadece Şahinbey İlçe Belediyemizin dağıttığı 50 bin tableti kimse görmek istemiyor. "
"İnşallah Türkiye 2023 hedeflerine de ulaşacak dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına da girecek, uzaya da gidecek, küresel ve bölgesel lider de olacak. Biz buna inanıyoruz."
"Aile, eğitim ve kültür konularında arzu ettiğimiz inkişafı sağlayamadık"
"Burada bir özeleştiri yapmak istiyorum. Evet ülkemizde tarihimizin en büyük alt yapı hamlesini gerçekleştirdik. Reformlarla hukuktan ekonomiye her alanda yepyeni bir Türkiye inşa ettik. Ülkemizi güvenlikten diplomasiye her alanda itibarlı bir seviyeye çıkardık. Ama tüm bunları yaparken aile, eğitim ve kültür konularında arzu ettiğimiz inkişafı sağlayamadığımızı da kabul etmemiz gerekiyor. Elbette eskiden beri bu hususlarda ciddi eksiklikler, baskılar, ciddi saptırma gayretleri var. Bizden önceki neslin bizim neslimizin ve bizden sonraki ilk neslin hayatı bu çarpıklıklarla mücadele ederek geçti. Tüm baskılara rağmen ailemize, kültürümüze, inancımıza sahip çıktık. Ayasofya'dan başörtüsüne, kamuya girişten iş dünyasından kadar her alanda süren bu mücadele hepimizi hem yetiştirdi hem diri tuttu. Bugün tüm bu hususlarda çok daha ileri seviyelerde olmamız gerekirken pek çok sıkıntılı görüntüyle karşı karşıyayız. Demek ki bir yerlerde bir şeyler eksik. İnşallah önümüzdeki dönem aileden eğitime kültürden sanata tüm bu alanları önceliklerimiz arasına alacağız. "